11.04.2013 Views

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

AM-ltKUlN<br />

toprakları sulayan ırmaklar bereketin simgesidir<br />

(Deianeira, Herakles).<br />

Akheron. Yeraltı dünyasını, ölüler ülkesini<br />

bize ilk anlatan Homeros'tur. Onun ardından<br />

Vergilius gelir ilkçağda, sonra da ortaçağın<br />

en büyük şiiriyle Dante. Ama Homeros'un<br />

taslağı, adları kavramlarıyla o gün bugün<br />

hep yeni filiz veren bir ağaç gibi yaşar.<br />

Yeraltında akan ırmakları şöyle tanımlar Homeros<br />

(Od. X, 508):<br />

Ama geçtiğin zaman Okeanos'u geminle,<br />

Orada alçak kıpı var ve Persephone'nin<br />

koruluğu,<br />

uzun uzun kavaklar göreceksin, kısır<br />

söğütler,<br />

derin anaforlu Okeanos'un kıyısında çek<br />

karaya gemini,<br />

sonra çık yola, Hades bataklığına doğru,<br />

orada Akheron'a Pyriphlegeton ve Kokytos<br />

akar,<br />

Styks'ten gelen sular da dökülür oraya.<br />

Aeneas destanında da (Aen. VI, 295) anlatılan<br />

Akheron çamurlu suların kaynayıp- burgaçlandıgı<br />

dipsiz bir bataktır. Kharon'un kayıgıyla<br />

bu çamur ırmağını geçtikten sonradır<br />

ki varılır asıl Hades'e (Hades).<br />

Akheron Yunanistan'ın Epir bölgesinde<br />

akan bir ırmağın da adıdır. Belki ıssız bir bölgede<br />

derin bir yarın içine dalıp kapkara bir batak<br />

olarak denize döküldüğü içindir ki, ilkçağ<br />

bu ırmağın yeraltı dünyasına aktığına inanmıştı.<br />

Yanlış bir etimoloji adını "Acılar Irmağı"<br />

(akhos, Yun. acı demek) diye tanımlardı.<br />

Efsaneye göre Akheron Helios'la Gaia'nın<br />

(güneşle toprağın) oğludur. Olympos tanrılarıyla<br />

Titan'lar arasındaki savaşta susuzluktan<br />

yanan devlere su içirdiği için Zeus'un lanetine<br />

uğramış ve yeraltı ülkesine kapatılmıştır.<br />

Akhilleus. Akhilleus Yunan mythos'una en<br />

çok konu olmuş kişidir. Homeros'un büyük<br />

İlyada destanı aslında İlyon, yani Troya şehrinin<br />

destanı değil, Akhilleus'un destanıdır, bu<br />

kahramanın bir eylemiyle başlar, bir eylemiyle<br />

biter. Ne var ki İlyada'da anlatılan olaylar<br />

Akhilleus efsanesinin ancak çok kısa bir bölümüdür.<br />

Bu kahraman üstüne ilkçağın başından<br />

sonuna dek uydurulan efsane ve masallar<br />

o kadar çoktur ki, onları kapsayarak özetlemek<br />

için, bölüm bölüm ayırmak gerekir.<br />

(1) SOYU VE DOĞUŞU. Soy ağaçlarından<br />

(Tab. 21) belli olduğu gibi Akhilleus, Peleus'la<br />

Thetis'in oğludur. Thetis, bir Nereus kızı,<br />

yani bir deniz tanrıçasıdır (Tab. 6), ama<br />

Akhilleus ana tarafından olduğu kadar baba<br />

tarafından da tanrılara ve en büyük tanrılara<br />

bağlıdır: Dedesi Aiakos, Zeus'la Aigina'nın<br />

oğludur, Aigina ise ırmak tanrı Asopos'un kızı<br />

ve Okeanos ile Tethys'in torunudur.<br />

Akhilleus'un. doğuşu üstüne anlatılan efsane<br />

şudur: Nereus kızı Thetis'e tanrılar tanrısı<br />

Zeus da, deniz tanrı Poseidon da âşıktırlar, o<br />

kadar ki Zeus onunla evlenmeyi bile düşünür,<br />

ama bir kâhin (bir anlatıma göre tanrıça Themis,<br />

bir başkasına göre Prometheus) Zeus'a<br />

haber verirler ki, Thetis'ten doğacak olan çocuk<br />

kaderin buyruğuna göre babasından daha<br />

güçlü olacaktır; bunun üzerine tanrılar<br />

Thetis'i bir ölümlü ile evlendirmekten başka<br />

çare bulamazlar ve kendisine koca olarak<br />

Phthia kralı Peleus'u seçerler. Thetis bu evlenmeyi<br />

oğlu Akhilleus için silah istemeye gittiği<br />

Hephaistos'a yana yakıla şöyle anlatır (İl.<br />

XVIII, 429 vd.):<br />

Söyle, Hephaistos, Olympos'taki tanrıçalar<br />

arasında,<br />

yüreği benim gibi acılı biri var mı?<br />

Zeus bunlar arasında bir bana verdi acıları,<br />

bunca deniz tanrıçalarından bir beni verdi<br />

ölümlü kocaya, Aiakos oğlu Peleus'a,<br />

katlandım bir adamın yatağına girmeye,<br />

istemeye istemeye, tiksine tiksine.<br />

Thetis ile Peleus'un düğünü Tesalya'da Pelion<br />

dağının tepesinde kutlanır, tanrıların<br />

hepsi de hazır bulunurlar. Kavga tanrıçası<br />

Eris'in düğüne çağrılmadı diye kızıp masanın<br />

üstüne bir altın elma atması üç tanrıça arasındaki<br />

güzellik yarışmasına yol açar (Paris).<br />

Uğursuz başlayan bu evlilik uğursuz gider.<br />

Gerçi Thetis'in birçok çocukları olur, ama bir<br />

ölümlü ile evlendiğine üzülen ve çocuklarını<br />

kendisi gibi ölümsüz kılmak isteyen Thetis<br />

geceleri kalkar, onları ateşin üstüne tutarmış,<br />

bundan amaç gövdelerindeki ölümlülük tohumlarını<br />

yok etmekmiş. Birçok çocuğu böylece<br />

yanarak öldükten sonra, bir gece Peleus<br />

uyanmış, bakmış ki karısı olacak deniz kızı<br />

küçük Akhilleus'u topuğundan tutmuş, aleve<br />

vermiş. Tepesi atmış, çocuğu kaptığı gibi,<br />

Thetis'i evinden kovmuş, bir ölümlüyle düşüp

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!