11.04.2013 Views

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ni dillere destan olacak biçimde yetiştirir:<br />

Ona avlanmayı ve savaşmayı öğrettiği gibi,<br />

müzik, ahlak ve hekimlik dersleri de verir.<br />

Akhilleus'un üstün yeteneklerini, Tesalya'nın<br />

Pelion dağı eteklerindeki mağarada hocası<br />

Kheiron'la geçirdiği eğitim yıllarına borçludur.<br />

Kherion'un ölümü Herakles'in elinden<br />

olur. Kronos, deniz perisi Philyra'yla birleşmek<br />

için bir at biçimine girmiş derlerdi, Kheiron'un<br />

da at adam olarak dogması ondanmış.<br />

Ne var ki tanrı oğlu olduğundan ölümsüzmüş.<br />

Herakles kendisine saldıran at<br />

adamları püskürtünce oklarından biri Kheiron'un<br />

etine saplanmış. Yarasının iyileşmeyeceğini<br />

anlayan Kheiron da ölümsüzlüğü<br />

Prometheus'la değişerek ölmeyi yeğ görmüş<br />

(Kentauroi).<br />

Khimaira. İkisi de yeraltı yaratıktan olan<br />

Typhon'la Ekhidna'nın birleşmesinden Khimaira<br />

diye bir canavar doğar. Hesiodos onu<br />

şöyle anlatır (Theog. 318 vd.):<br />

Khimaira'yı da doğurdu Ekhidna,<br />

söndürülmez ateşi üfleyen Khimaira'yi,<br />

korkunç ve büyük, hızlı ve güçlü,<br />

bir yerine, üç kafalı Khimaira'yi:<br />

Biri azgın bakışlı aslan kafası,<br />

öteki keçi, öteki yılan, ejderha kafası<br />

Pegasos hakkından geldi bu Khimaira'mn<br />

koca yiğit Bellerophontes'le birlikte.<br />

Homeros aşağı yukarı Hesiodos gibi tanımladığı<br />

Khimaira'yı Bellerophontes efsanesine<br />

bağlar (Bellerophontes). Homeros'la Hesiodos'ta<br />

sözü geçmeyen bir anlatıma göre, Bellerophontes<br />

Khimaira'ya saldırmak için Pegasos<br />

atma binmekle kalmamış, kargısının<br />

ucuna (ya da kullandığı oklara) kurşun koymuş,<br />

canavarın ağızlarından fışkıran ateşle<br />

eriyen kurşunlar etini dağlayıp yakmış, korkunç<br />

ejderha da böylece can vermiş.<br />

Khimaira'mn bulunduğu yer Lykia'da Olympos<br />

(bugün Çıralı) kentinin arkasındaki Yanartaş<br />

diye gösterilir. Burada ilkçağda olduğu<br />

gibi bugün de dağdan doğal gazlar fışkırır ve<br />

bunlar kendiliğinden ya da bir kibritle tutuşturulup<br />

hiç durmadan yanar. Öyle ki dağda yer<br />

yer yanan ateş denizden bile gözüküp gemici<br />

lere kılavuz olurmuş. İlkçağ yazarları da Khimalra<br />

ateşini bilir, ne var ki yeri üstünde<br />

bir uygunluk yoktur anlattıklarında, Plinius'a<br />

göre, "mons Chimaera" Phaselis'e yakındır,<br />

Skylax'ın açıklaması gerçeğe daha uygundur:<br />

"Dionysias adası, Siderus limanı ve burnu;<br />

bunun üstünde, dağda Hephaistos mabedi ve<br />

topraktan kendiliğinden fışkıran büyük alev<br />

bulunmaktadır ki, hiçbir zaman sönmemektedir".<br />

Her iki yazar da doğal ateşin fışkırdığı<br />

yerde Hephaistos'a bir tapınak bulunduğunu<br />

söylemektedirler. Gerçekten de bugün orada<br />

yapı kalıntıları ve Hıristiyanlık çağına kadar<br />

uzanan bir tapınak yeri olduğunu gösteren<br />

yazıtlar bulunmaktadır.<br />

Khrysaor. Khrysaor, Gorgo'lardan Medusa'nın<br />

oğlu sayılır (Tab. 6). Doğumunu şöyle<br />

anlatır Hesiodos (Theog. 280 vd.):<br />

Perseus kestiği zaman kafasını<br />

Khrysaor'la Pegasos çıkıverdi kanından.<br />

Biri deniz kıyısında doğduğu için,<br />

öteki elinde altın kılıç tuttuğu için<br />

almışlardı Pegasos'la Khrysaor adlarını<br />

Khrysaor, Okeanos kızı Kallirhoe ile evlenir<br />

ve Geryoneus'u üretir. Kallirhoe'den Ekhkl<br />

na da doğar (Ekhidna).<br />

Khryscis. Troya savaşı bir kadın yüzünden<br />

çıkmıştır. Bu savaşta kadınlar önemli bir rol<br />

oynar. Hele ikisi, Helene'nin kaçırılmasından<br />

çok sonraki olayları canlandıran İlyada'da<br />

Helene'den de daha büyük bir yer tutarlar:<br />

Bunlar Khryseis'le Briseis'tir.<br />

Destan bir korku sahnesiyle açılır: Akha ordusu<br />

salgından kırılmaktadır. Neden? Akhalar<br />

Troya'yı kuşattıktan sonra yıllarca beklerler<br />

güçlü kentin surları önünde: Troya düşmez<br />

de düşmez. Bu sırada, Akhilleus başta<br />

olmak üzere, saldırgan Akhalar çapulculuk<br />

seferlerine girişerek talan etmeye uğraşırlar<br />

zengin Anadolu şehirlerini. Altın, tunç, demir,<br />

değerli silahlar almakla kalmazlar, yağma<br />

ettikleri şehirlerden seçkin kızlar, kadınlar<br />

da kaçırırlar. Yığın yığın mallar, sürü sürü'tutsaklar<br />

ortaya konup Akha yiğitleri arasında<br />

bölüşülür. En büyük pay her zaman krallar<br />

kralı Agamemnon'a gider. Troas bölgesine<br />

yaptığı bir çıkarmada Akhilleus Khryse kentinin<br />

Apollon rahibi Kryses'in kızı Khryseisi<br />

tutsak olarak almış, getirmiştir. Onu barakasında<br />

karisi gibi kullanır, giderek sever, ni

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!