11.04.2013 Views

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

tilerine kapılıp davranmak şöyle dursun, dramı<br />

kendi içinde sessizce oluşur ve bu dram<br />

tek bir kişinin değil de, bütün bir ailenin, giderek<br />

bütün bir toplumun sorunlarını içerdiği<br />

için, dallı budaklı, karmaşık ve çetrefildir.<br />

Hektor Troya savunmasının omuzlarına yüklediği<br />

ağır sorumlulukla kendi kişisel ve duygusal<br />

eğilimlerini birbirleriyle bağdaştırmakta<br />

öylesine güçlük çeker ki, açığa vurmaktan<br />

çekindiği bu çatışma kendisinin modern anlamda<br />

bir tip, bir roman kişisi olarak karşımıza<br />

çıkmasına, iç bunalımlarının da destanda<br />

şaşılacak bir belirti olan sessiz monologlarla<br />

dile gelmesine yol açar. Hektor'un eşsiz kişiliğini<br />

kavrayabilmek için onu hem insan,<br />

hem de kahraman olarak ele almalı, incelemeliyiz.<br />

(1) İNSAN HEKTOR. Destan kahramanlarının<br />

hepsi gibi Hektor da belli niteliklerle tanımlanır:<br />

Çevik ayaklı, oynak tolgalıdır, tanrısal,<br />

Ares'in dengi, Zeus'un sevdiği, giderek<br />

Zeus gibi akıllıdır. Tolgası ışıldar, silahları da<br />

şöyle anlatılır (İl. VI, 319, XIII, 802 vd):<br />

.... On bir dirsek boyunda kargısı elindeydi,<br />

tunç temren dolanmıştı altın bir halkayla,<br />

önünde dört bir yana ışıklar saçıyordu.<br />

Ares'e benzeyen Priamos oğlu Hektor<br />

başlarındaydı,<br />

yusyuvarlak kalkanını tutuyordu önünde,<br />

kaim tunçla örülmüş, sık deridendi bu<br />

kalkan.<br />

Parlak tolgası sallanıyordu şakaklarında,<br />

sıralar boyunca bir gidip bir geliyordu.<br />

Troya şehrinin koruyucusudur Hektor,<br />

onun içindir ki oğluna "Astyanaks" (şehrin<br />

efendisi) adını takmıştır halk (Astyanaks).<br />

Güçlü ve merttir, öyle ki o yaşadıkça, savaştıkça<br />

güven duyar kadın olsun, erkek olsun<br />

Troya'lılann hepsi, o ölecek olursa şehrin de<br />

tutunamayıp düşeceğine inanırlar. Bu güven<br />

ve bu inançtır ki, Hektor'a karşı büyük bir<br />

sevgi uyandırmıştır Troya 'ularda, topluca sevgi<br />

gösterilerinin de yalnız Hektor için yapıldığını<br />

görürüz destanda. Bu sevgiyi Hektor<br />

davranışlarıyla kazanmıştır. Büyüğünü de, küçüğünü<br />

de öyle sayar ve sever ki, örnek bir<br />

insan, çağdaş anlamda olgun ve yetkin bir insan<br />

sayabiliriz Hektor'u İlişkileri bu bakım­<br />

dan ele alınmaya değer. Anasını da babasını<br />

da çok sever ve sayar Hektor, ne var ki onl.ıt<br />

duygusal nedenlerle onu görevinden alıkoy<br />

maya çalıştıkları zaman, sessizce karşılar<br />

önerilerini, ya da sözlerini niçin dinlemediğini<br />

anlatır onlara. Surlar önündeki sahnede<br />

cevap bile vermez yalvarmalarına (İl. XXII,<br />

38-90), şehre gelince dinlenip şarap içmek<br />

şöyle dursun, herkese görevini hatırlatmakla<br />

yetinir (İl. VI, 264 vd.) Baba ve koca olarak<br />

Hektor'un eşsiz bir davranışı vardır, bu denli<br />

ince, sevimli, çok yönlü bir insana rastlanmaz<br />

hiçbir destanda. Eşine hem baba, hem ana,<br />

hem kardeş, hem de sevgili olduğunu Andromakhe'nin<br />

kendi ağzından duyarız şaşa şaşa<br />

(İl. VI, 429 vd.), (Andr'omakhe). En ince ayrıntısına<br />

kadar anladığı karısının üzüntüsünü<br />

nasıl paylaştığını da bir görelim (İl. VI, 441<br />

vd.):<br />

Ben de düşünüyorum bunları, karıcığım,<br />

ama savaştan çekilirsem bir korkak gibi,<br />

Troya erkeklerinden utanırım,<br />

bakamam uzun entarili kadınların yüzüne,<br />

içimden de gelmez, ne yapayım;<br />

ün kazanmak için hem babama, hem<br />

kendime,<br />

öğrenmişim atılgan olmayı,<br />

Troya'lılarla en önde dövüşmeyi<br />

öğrenmişim.<br />

Kafama, yüreğime, komuşum ben şunu:<br />

Elbet bir gün yok olacak kutsal llyon,<br />

Priamos ve onun iyi kargı kullanan halkı.<br />

O vakit ne Troya'lılann acısı umurumda<br />

olacak,<br />

ne Hekabe'nin, ne kral Priamos'un acısı,<br />

ne de kardeşlerimin acısı umurumda<br />

olacak.<br />

Benim üzüntüm sensin asıl,<br />

tunç zırhlı Akha'lılardan biri alacak hür<br />

gününü,<br />

götürecek seni gözyaşları içinde,<br />

düşünüyorum o zaman çekeceğin acıyı,<br />

bu yüzden arkada kalacak gözüm...<br />

Köleliğe sürüklenirken çığlığını<br />

duymaktansa<br />

dağlar gibi toprak örtsün beni daha iyi.<br />

Tolgasından Ürken yavrusunu gülerek kollarına<br />

alıp öperken de şu dilekte bulunur koca<br />

Hektor, yurt içinde ölmeyi göze almış bit<br />

kahramanın ağzından böyle alçakgönüllü, dokunaklı<br />

sözler duyunca gözyaşlarını tutamaz<br />

olur insan (İl. VI, 476 vd.):

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!