07.04.2013 Views

F. M. Dostoyevski - Karamazov Kardesler.pdf

F. M. Dostoyevski - Karamazov Kardesler.pdf

F. M. Dostoyevski - Karamazov Kardesler.pdf

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Đşte sizin bütün kurnazlığınız bundan ibaret! Ama siz böyle kurnazlıklarla köylüleri uyutun, beni değil. Ben işin ne<br />

olduğunu anlıyorum. Kendim de görevde bulundum. Ha! Ha! Ha!<br />

Onlara şaşılacak bir açık yüreklilikle bakarak:<br />

— Bana darılmıyorsunuz ya baylar? Bu küstahlığımı bağışlıyorsunuz ya? diye bağırdı. Bunları Mitya <strong>Karamazov</strong><br />

söylediğine göre bağışlamak mümkündür. Çünkü akıllı bir insan bunu yaparsa bağışlanmaz. Ama Mitya<br />

bağışlanabilir! Ha! Ha! Ha!<br />

Nikolay Parfenoviç, dinliyor ve o da gülüyordu. Savcı ise gerçi gülmüyordu, ama gözlerini hiç ayırmadan, sanki en küçük<br />

bir sözünü, en küçük bir davranışını, yüzündeki en küçük titreyişi bile gözden kaçırmak istemiyormuş gibi Mitya'ya<br />

bakıyordu.<br />

Nikolay Parfenoviç, gülmeye devam ederek:<br />

— Zaten biz de sizinle başlangıçta öyle konuşmaya başlamıştık, diye karşılık verdi. Sizi sorularla şaşırtmıyorduk:<br />

Sabahleyin nasıl kalktığınızı, neler yediğinizi sormadık ama artık en basit şeylerden başladık.<br />

— Anladım, anlıyorum ve bana karşı gösterdiğiniz o eşsiz, o en soylu kişilere yakışır iyi yürekliliğe değer verdim.<br />

Şimdi daha da büyük bir değer veriyorum. Biz burada bir araya gelmiş üç soylu kişiyiz. Bu bakımdan aramızda<br />

herşey iyi tahsil görmüş, yüksek sosyeteye mensup, aralarında soyluluk ve şeref bağları olan insanlar gibi karşılıklı bir<br />

güven içinde olmalı. Ne olursa olsun hayatımın şu anında, şerefimin ayaklar altında çiğnendiği sırada, sizleri en iyi<br />

dostlarım olarak saymama izin veriniz. Bu sizin için gurur kırıcı bir şey olmaz değil mi? Baylar.<br />

Nikolay Parfenoviç ciddi ve destekliyen bir tavırla bunu kabul ederek:<br />

— Aksine bunu o kadar güzel söylediniz ki, Dimitriy Pi-<br />

yodoroviç.<br />

Mitya, zafer kazanmış bir tavırla:<br />

— Önemsiz ayrıntılara gelince, bütün o kargacık burgacık ayrıntılar bir tarafa! diye bağırdı. Yoksa bu iş Allah bilir neye<br />

varır, öyle değil mı?<br />

Savcı Mitya'ya doğru dönerek birden söze karıştı:<br />

— Bu akıllıca öğütlerinize tam anlamında uyacağım, dedi. Yalnız soracağım sorudan vazgeçemem. Sizin böyle bir<br />

paraya daha doğrusu o üç bin rubleye neden ihtiyaç duyduğunuzu kesin olarak öğrenmemiz gerekiyor.<br />

— Neden mi ihtiyacım vardı? Söyliyeyim, şey için... onun için... Yani borç ödemek için.<br />

— Kime ödeyecektiniz bu borcu?<br />

— Buna karşılık vermeyi kesin olarak reddediyorum baylar! Bakın, işte bunu söyliyemiyeceğim. Bunu söylemek<br />

cesaretini kendimde bulamıyacağımdan ya da bunu söylemekten korktuğumdan, bütün bunların bir tükürük kadar bile<br />

önemli şeyler olmadığından, saçma bir şey olduğundan ötürü değil, şunun için söylemiyeceğim: bu işin içinde<br />

prensip meselesi var. Bu benim özel hayatımla ilgilidir, özel hayatıma ise kimsenin karışmasına izin<br />

vermiyeceğim. Benim prensibim bu. Bu sorunuz konu ile ilgili değil. Bu işle ilgili, olmayan her şey ise, benim özel<br />

hayatım ile ilgilidir! Birine borcumu ödemek istiyordum, birine şeref borcum vardı, ama kime? Bunu söyle-.miyeceğim.<br />

Savcı:<br />

— Đzin verirseniz bunu zapta geçirelim, dedi.<br />

— Buyurun, zapta geçirin. Öylece yazın: Söylemiyorum ve söylemiyeceğim! Hatta zapta şunu da geçirin baylar:<br />

Ben bunu açıklamayı şerefsizlik sayıyorum. Yazın bakalım, yazmaktan başka vaktinizi ne ile geçirirsiniz ki.<br />

Savcı, garip ve oldukça sert, ama etkiliyen bir tavırla:<br />

— Đzin verirseniz size bir kez daha şunu hatırlatayım ve önceden söyliyeyim ki, eğer bunu bilmiyorsanız... size simdi<br />

sorduğumuz sorulara karşılık vermemekte serbestsiniz. Buna karşılık, şu ya da bu nedenden ötürü kendiliğinizden<br />

bize karşılık vermek istemiyorsanız, sizi, baskı yaparak bir karşılık vermeye zorlamaya hiç hakkımız yok. Bu iş tüm<br />

olarak sizin.40<br />

KARAMAZOV KARDEŞLER<br />

kavrayışınıza bağlıdır. Ama gene de görevimiz böyle bir durumda size şu ya da bu açıklamada bulunmaktan kaçınarak<br />

kendinize ne derece kötülük ettiğinizi belirtmektir. Şimdi lütfen devam edelim.<br />

Mitya, kendisini etkileyen bu sözlerden biraz mahcup olmuş bir tavırla:<br />

— Ben darılmıyorum ki baylar... Ben... diye mırıldandı. Jşte, bakın baylar. O zaman baş vurduğum Samsonov var ya...<br />

Tabiî okuyucuya artık bildiği ve Mitya'nın o sırada anlattığı hikâyeyi ayrıntıları ile verecek değiliz. Mitya bunu anlatırken<br />

her şeyi en küçük noktasına kadar belirtmek ve mümkün olduğu kadar çabuk bitirmek için sabırsızlık gösteriyordu. Ama<br />

kendisi açıklamalarda bulundukça, bu açıklamalarını zapta geçiriyorlardı, bu yüzden de ikide bir onu dur-; durmak<br />

sorunda kalıyorlardı. Dimitriy Piyodoroviç bunu yanlış buluyor, ama boyun eğiyor, öfkeleniyordu. Bununla birlikte şimdilik<br />

öfkesi yumuşaktı. Gerçi arada bir «Baylar, bu Tanrıyı bile çileden çıkarır» ya da «Baylar, biliyor musunuz ki, beni boşuna<br />

öfkelendiriyorsunuz?» 'diye bağırıyordu. Ama bağırırken bile hâlâ o dostça heyecanlı tavrını henüz değiştirmiyordu.<br />

Böylece üç gün önce Samsonov'un ona nasıl «kazık attığını» anlattı. (Şimdi artık tam anlamıyla o zaman kendisini<br />

aldatmış olduklarını anlamıştı). Yol parası bulmak için, saatin altı rubleye satılması gibi sorgu yargıcı ile savcının henüz"<br />

hiç bilmedikleri bir olay, hemen, hemen olağanüstü bir olaymış gibi dikkatlerini çekti. Sonra Mitya'nın artık sınırsız bir<br />

öfke göstermesine rağmen, bu olayı, bir gün önce elinde beş parası olmadığını ikinci kez ispatlayan bir delil olarak tüm<br />

ayrıntıları ile zapta geçirmeyi gerekli buldular.<br />

Mitya yavaş yavaş somurtmaya başlamıştı. Lyagaviy'e gidişini, kömür dumanı ile dolu izbede geçirdiği geceyi ve ondan<br />

sonra olup bitenleri anlattıktan sonra, hikâyesini kente dönüşüne dek getirmiş, oraya gelince de artık ısrara gereklilik<br />

kalmadan, ayrıntılı olarak Gruşenka'yı kıskandığı için çektiği acıları anlatmaya koyulmuştu. Kendisini hiç konuşmadan<br />

dinliyorlardı. Özellikle büyük bir dikkatle Gruşenka'yı gözetlemek için Fiyodor Pavloviç'in «arkasında> Mariya Kondrat-<br />

KARAMAZOV KARDEŞLER<br />

41<br />

yevna'nın evinde, bir gözetleme yerinin bulunması ve haberleri kendisine Smerdyakov'un getirmiş olması üzerinde<br />

durdular. Buna çok önem vererek anlattıklarını zapta, geçirdiler.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!