Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Anayasa Tartışmaları<br />
1993 yılından önce dayanışmayla hareket eden ufak bir LGBT hareketi<br />
vardı fakat bu konuda çalışan, yasal dayanağı olan herhangi<br />
bir dernek, vakıf vs. yoktu. Türkiye’deki ilk yasal LGBT örgütleri<br />
1990’lı yılların başında kurulan Kaos GL ve Lambda İstanbul’dur.<br />
2000’li yıllardan itibaren ise LGBT meselelerine odaklanan daha<br />
fazla dernek kurulmaya başlandı. Örneğin Eskişehir’de MorEl,<br />
Ankara’da Pembe Hayat, İzmir’de Siyah Pembe Üçgen kuruldu;<br />
Diyarbakır’da da Hebun Oluşumu vardır. Diyarbakır’dan çıkan<br />
örgüt ve partiler sürekli isim değiştirdikleri için onlar da o geleneğe<br />
uyarak önce Hevjin’di şimdi Hebun oldular. Hatta şimdilerde<br />
yeni bir oluşum daha var, Keskesor. Birkaç yıl önceki Newroz<br />
kutlamalarına ellerinde gökkuşağı bayraklarıyla çıktıklarında biz<br />
çok heyecanlanmıştık, çok hoşumuza gitmişti. Bunun dışında bir<br />
sürü üniversitede de öğrenci grupları var. LGBT oluşumlarının<br />
yasal dernek statüsünde olmaları devletin bu kişilerin ve derneklerin<br />
varlığını kabul ettiği anlamına geldiği için politik olarak oluşumların<br />
yasallaşmasını çok önemsiyoruz.<br />
LGBT örgütlerinin tarihsel sürecinde, önce “Eşcinsellik hastalık<br />
değildir,” ve “Biz buradayız, alışın!” sözleri dayanışma vurgusu<br />
ile birlikte yapıldı. Yıllarca dernekler bu amaçlar ile kuruldu.<br />
Siyasetin içine çok sonraları girmeye başladık. Hatta şu anda bile<br />
siyaset içine girmiş değiliz. Biz SPOD olarak bu durumu kırmak<br />
ve siyasete dahil olmak istiyoruz.<br />
Bildiğiniz gibi dünyanın çeşitli ülkelerinde eşcinsellik yasalarda<br />
suç olarak tanımlanıyor fakat Türkiye’deki yasalara göre eşcinsellik<br />
bir suç değil. Suç olarak tanımlanmıyor ancak LGBT bireylerin<br />
haklarını koruyacak yasalar da yok. Örneğin Anayasa’nın<br />
Kanun Önünde Eşitlik Maddesi’nde ‘vb.’ (ve benzeri) ifadesi vardır<br />
ve politikacıların da bize karşı en çok kullandığı şey “vb. herkesi<br />
kapsıyor”dur. Bence de güzel bir madde, eminim her şeyi kapsıyordur<br />
ama pratikte bu öyle olmuyor; bu tamamen o maddeyi<br />
yorumlayan kişinin inisiyatifine kalıyor. Mesela LGBT bireylerin<br />
hak ihlallerini konu alan davalara baktığımızda, genelde işportacılara,<br />
dilencilere kesilen kaldırım işgali cezasının travestilere sırf<br />
travesti oldukları için kesildiğini görüyoruz. Böyle bir dava iki ayrı<br />
yargıca gittiğinde birbirinden 180 derece farklı kararlar verilebiliyor.<br />
Biri “Evet, ayrımcılık vardır,” diyor, diğeri “Hayır, ayrımcılık<br />
yoktur,” diyor ve uygulamadaki bu farklılık Eşitlik Maddesi’nin<br />
muğlaklığından da kaynaklanıyor.<br />
Bu sebepten dolayı 2002 yılından beri LGBT örgütleri olarak<br />
ısrarla Eşitlik Maddesi’ne “cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği”<br />
ifadesinin eklenmesi gerektiğini vurguluyoruz; 2002 yılından beri<br />
LGBT’lerin en somut talebi budur. Bu iki ibarenin birden eklen-<br />
mesini istiyoruz çünkü cinsel yönelim daha ziyade eşcinsel ve<br />
biseksüel bireyleri kapsarken, cinsiyet kimliği de trans bireyleri<br />
kapsıyor. Genelde yurt dışında insanlar cinsel yönelime daha çok<br />
önem verirler ve transları görünmez kılarlar ama Türkiye’deki eşcinseller,<br />
biseksüeller ve translar birlikte hareket ettiklerinden ve<br />
aralarında, çok büyük bir dayanışma olduğundan bu iki talebin<br />
politikasını birlikte yürütüyoruz. Fakat tahmin edersiniz ki politikacılara<br />
bunu anlatmak çok zor çünkü insanların kafası karışıyor.<br />
İnsanlar daha travestiyle eşcinselin arasındaki farkı bile anlamazken<br />
bu büyük terimler onlara çok garip geliyor.<br />
Rastlamışsınızdır, televizyonlarda cinsel tercih denir. LGBT<br />
örgütleri olarak genelde “cinsel tercih” kelimesine çok karşı çıkarız,<br />
“cinsel yönelim” denilmesini daha doğru buluruz. Çünkü<br />
“tercih” denildiğinde; bu geçici bir şeydir, hastalıktır, hormon tedavisi<br />
alırsın, düzelirsin tarzında, sanki bireyin iradesine bağlı bir<br />
şeymiş gibi anlaşılıyor.<br />
Güneş: Bazıları için bireyin iradesine bağlı olma durumu yok mu?<br />
Sedef: Benim kişisel fikrimi sorarsanız bence var. Ben “cinsel tercih”<br />
diyen bir insana, böyle dediği için karşı çıkmam. Ama LGBT<br />
örgütlerinin böyle bir politikası var, yoksa bireysel olarak bana<br />
çok da ters değil. Çünkü bir insanın “Ben eşcinselim,” demesi bile,<br />
bu kimliği kabul ettiğini gösteren bir iradedir. Çünkü eşcinsel ilişkiye<br />
giren herkes kendisini eşcinsel olarak tanımlamıyor.<br />
“Genel ahlâk kimin ahlâkı?”<br />
2007 yılına geldiğimizde bizim başımıza başka bir çorap örüldü.<br />
Derneklerimize, özellikle Lambda İstanbul, Kaos GL ve Pembe<br />
Hayat’a ve yanlış hatırlamıyorsam İzmir Siyah Pembe Üçgen derneklerine<br />
kapatılma davası açıldı. Kapatılma davasının gerekçesi<br />
olarak “Burada fuhuş yapıyorsunuz, genel ahlaka aykırı bir şeyler<br />
yapıyorsunuz,” ifadeleri ileri sürüldü. Ben o zaman Lambda sürecini<br />
çok daha iyi biliyorum, o yüzden ondan bahsedeyim. Lambda<br />
İstanbul’a kapatılma davası İstanbul Valiliği tarafından lezbiyen,<br />
gey, biseksüel, travesti ve transseksüellerin örgütlenmesinin genel<br />
ahlaka aykırı olduğu iddiası ile açıldı. 10 Çok sancılı bir süreçti. İki<br />
sene boyunca bu davayla uğraştık. Sırf travestiler ya da eşcinseller<br />
derneğe geliyor diye “Fuhuş yapıyorsunuz,” diyorlar, polis geliyor,<br />
dosyalarımıza bakıyor. Tabii ki de fuhuş yapıldığına dair bir şey<br />
10 Lambda kapatılma davasının kronoljisi için bkz: Söyle, Fırat, (29.04.2009),<br />
“Lambda İstanbul’a Karşı Kapatma Davası Kronolojisi”, Bianet (http://www.bianet.<br />
org/biamag/bianet/114196-lambdaistanbula-karsi-kapatma-davasi-kronolojisi)<br />
426 427