Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Feminist Örgütlenme<br />
Nilgün: Hangimiz cevap versek buna, çok zor soru bu.<br />
(Kahkahalar)<br />
Banu: Bunun bence önemli bir nedeni, feminist hareket ilk ortaya<br />
çıktığında geleneksel örgütlenme biçimlerine bir tepki olarak<br />
doğdu ve bunda haklıydı da. Geleneksel örgütlenme biçimlerinin,<br />
solun ya da diğer muhalif hareketlerin bütün denediği yolların<br />
yanlış olduğu gibi bir toptancı sonuç çıkarmak bence çok doğru<br />
değil, ta ki yerine daha işleyen yeni formlar koymadıkça. Yani<br />
bir şeyi eleştirmek başka, toptan inkâr etmek başka. Bu örgütlenme<br />
biçimlerini biz inkâr ederken bu kurtarıcılık misyonuna,<br />
solun işçi sınıfı adına hareket etmesi, onun liderliğine soyunması,<br />
emekçilerle, işçilerle kadınlarla anti-demokratik ilişki kurma biçimine<br />
haklı eleştiriler getirdik. Başka bir sınıfı kurtarma adına<br />
yola çıkan sol gruplar da başarılı olamıyorlar zaten.<br />
Burada sorun belli yöntemleri miras alabilecekken almıyor<br />
oluşumuz, örneğin örgütlenme gibi. Ben örgütlenmenin çok ciddi<br />
ve önemli bir şey olduğunu ve buna ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.<br />
Çünkü örgütlülük sadece siyasi fikirlerimizi ya da düşüncelerimizi<br />
etkili bir biçimde kamuoyuna, topluma duyurmak<br />
değil. Aynı zamanda da tek tek kadınlar olarak bizim için de ciddi<br />
bir eğitim. Örgütlü olmak fedakarlık bencilliğin törpülenmesi<br />
demek; dayanışmayı öğrenmek, bazen geride durmayı, bazen de<br />
önde durmayı öğrenmektir. Bunu da ancak birbirimiz üstünde<br />
yumuşak bir denetimle sağlayabiliriz ve bu bence önemli bir şey.<br />
Haset yanlarımızı, kıskançlıklarımızı görebilmek. Özgürleşmek<br />
var olan bütün değerleri birden reddetmek değil bana göre. Biz<br />
dönüşümden söz ediyoruz, karşılıklı etkileşimden söz ediyoruz.<br />
Tabii ki bütün bunları yapabilmek bahsedildiği kadar kolay değil<br />
ama benim bir aynaya, güvenebileceğim bir aynaya ihtiyacım var.<br />
Onun için kadınlar olarak birlikte olmamız önemli. Birbirimizde<br />
kendi akışlarımızı görmek, güçlü ve zayıf yanlarımızı bilerek ilerlemek<br />
önemli.<br />
Dışarıya şu kapıdan çıkıp gittiğinizde yönlü saldırılara maruz<br />
kalıyorsunuz. Veya aile içinde yaşadığınız sorunları bir kadın<br />
olarak göğüsleyebilmeniz için bir yerden güç almanız lazım. O<br />
yüzden de evet, örgütlü olmalıyız.<br />
Örneğin SFK’da hepimizin birer göçmen olduğunu düşünürüm.<br />
Sadece geliş tarihlerimiz farklı. Kavga ediyor, birbirimize küsüyoruz<br />
ama sonra bir anlaşma yolu buluyoruz. Şirvan geldiğinde<br />
onunla da bir yol bulmak zorundayız çünkü biz kendi fikirlerimizin<br />
yayılmasını istiyoruz. Çünkü sen kurtulmadığın zaman ben<br />
de kurtulamayacağım. Sen özgürleşmediğinde ben de özgürleşemeyeceğim.<br />
Ne kadar çok kadın özgürleşirse ben o kadar daha<br />
yakınlaşacağım.<br />
Ben eleştirileri çok ciddiye alıyorum, eğer siz SFK’yı kapalı<br />
olarak algılıyorsanız bunu ciddiye almamız gerekiyor. Bana kapalı<br />
gibi gelmiyor ama ben içerideyim. Demek ki biz dışarıya böyle bir<br />
görüntü veriyoruz ve bunu düşünmemiz gerek. Biz bu görüntüyü<br />
nasıl değiştirebiliriz? Hele ki bize ulaşmak için adımlar atmış kadınlara…<br />
Hele ben şimdi belli bir yaşa geldim, her seferinde eski<br />
şeyleri anlat, bu yorucu bir şey ama ne yapalım? Bir kere yola çıkmışız.<br />
Nilgün: Baş koymuşuz bu yola.<br />
Banu: Bence artık şansımız yok bizim. Bu <strong>feminizm</strong> böyle bir<br />
şeydir, “mutsuz” eder insanı. Her şeyi sorgulamaya başlarsın hayatında.<br />
Birçok genç kadının feminist politikayla çok tanışmak istediklerini<br />
biliyorum. Bu yüzden sesimizi özellikle üniversitelere<br />
ulaştırmalıyız. Genç kadınlarla ilişki kurma konusunda çok eksiğiz.<br />
‘Biz bize yeteriz’den vazgeçmek gerekiyor. Bu bizi de, grupları<br />
da çok besleyecek bir şey çünkü işte o zaman “farklılıklar bizi<br />
zenginleştirecek” lafının pratikte de karşılığı olacak. Bilmiyorum<br />
burada başka SFK’lı arkadaşlar da var, onlar da biraz hesap versinler.<br />
(Gülüşmeler)<br />
Lale: Büşra’nın sorusu eksik kaldı. Yoksul kadınlar konusunda bir<br />
iki şey söylemek isterim ben de. Bence örgütleyemeyiz. Bir tahayyül<br />
olarak örgütlemek istiyoruz, sonuçta bir kadın devriminden<br />
söz ediyoruz, inanıyoruz ki bütün kadınlarla birlikte başka bir<br />
dünya kurulacaktır ama bugünden <strong>feminizm</strong>in yoksul kadınları<br />
örgütlemesi bence mümkün değil. Feminizmin kitleselleşmesi<br />
mümkün değil.<br />
Büşra: Ben de onu sormak istemiştim.<br />
Lale: Bence mümkün değil. Aslında bugün biz daha provakatif<br />
şeyler yapıyoruz. Hem eylemlerde, hem sözümüzde, bütün kadınların<br />
talepleri üzerine ya da ezilmişlikleri üzerine tavır alıyoruz<br />
ama bugün bütün o kadınların ezilmişlikleri üzerinden <strong>feminizm</strong>le<br />
örgütlenecekleri bir hayal çünkü çok güçlü bir patriarka var ve<br />
bu patriarkanın yıkılması bence kapitalizmin yıkılmasından çok<br />
daha zor. O yüzden de bugün bütün o kadınlarla örgütlenmemiz<br />
zor. Ama mesela Amargi, SFK, Mor Çatı olarak hep beraber kadın<br />
cinayetlerini takip ediyoruz. Kadın cinayetlerinin muhatabı sadece<br />
orta sınıf kadınlar, burjuva kadınlar olmuyor, yoksul kesimlerde<br />
de kadınlar öldürülüyor veya şiddete uğruyor. Mor Çatı onlara<br />
şiddet alanında destek veriyor. Dolayısıyla aynı örgütlerde ol(a)<br />
masak da kadına yönelik şiddeti politikleştirebildiğimiz alanlarda<br />
yollarımız dolaylı olarak kesişiyor. Ancak, solcuların yaptığı gibi<br />
bir mahalle çalışması yapalım ve onları bir yere kanalize edelim<br />
322 323