13.03.2013 Views

amargi_feminizm_tartismalari_kitap_2012

amargi_feminizm_tartismalari_kitap_2012

amargi_feminizm_tartismalari_kitap_2012

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Feminist Örgütlenme<br />

Az dinliyoruz, çok konuşuyoruz. Bence daha çok dinleyip, daha<br />

az konuşarak, birbirimizle teması önemseyerek davranmalıyız.<br />

Çünkü elimizde başka da bir güç yok. Kadınların kadınlara ihtiyacı<br />

olduğuna inanıyorum. Kapitalizmi yıkmak istiyorsak da kadınların<br />

yer almadığı bir devrimci dönüşüm başarılı olmayacak.<br />

Kapitalizmi devirmek isteyenlerin de bizi ciddiye almaktan başka<br />

bir şansları olmadığını düşünüyorum. O nedenle bizim de önce<br />

kendimizi ciddiye almamız gerekiyor.<br />

Suna: Nilgün’e geçmeden önce Banu’nun söyledikleri etrafında<br />

sorular sormak istiyorum. O sorular üzerinden de Nilgün katkı<br />

sunabilir.<br />

Mesela ilk bilinç yükseltme gruplarından bahsettin. 1980<br />

sonrası bu deneyimleri de okuyunca, o gruplarda ilk defa karşılaşan<br />

kadınlar arasında sınıf, statü gibi farklılıklar bugünkü kadar<br />

belirleyici olsa da birbirine dokunma hevesinin ve açık olma hissinin<br />

daha yoğun yaşandığını görüyoruz. Bu grup toplantılarında,<br />

konuşmaya pek alışık olmayan bir kadının grupla karşılaşması<br />

nasıl oluyor? Kişilere özenli davranmaktan bahsettin ya, mesela<br />

özenli davranmak ilkesel olarak pratikte nasıl görünür kılınıyor?<br />

Mesela ‘farklılıklarımızı gözetiyoruz’dan bahsettin, bunu nasıl<br />

gözetiyoruz? 1980 sonrası süreçteki ilk deneyimlerde bu farklılıklar<br />

nasıl gözetiliyordu, şimdi SFK’da nasıl gözetiliyor?<br />

1980 sonrası feminist hareket ortaya çıkarken, solla hesaplaşması<br />

var ve o dönemin deneyimlerini okuduğumuzda bununla<br />

bağlantılı olarak disiplin temelli örgütlenmeyi, bir reddediş var.<br />

Bugün de bunları çok fazla yaşıyoruz. Bu “öcü” olarak tanımladığımız<br />

disiplin kavramını sen kendi hayatında nasıl deneyimledin?<br />

Banu: Bilinç yükseltme gruplarının belli kuralları vardı ve o kuralları<br />

biz icat etmedik. Sanırım ilk kez 1969’da kurulan, sonra<br />

da kar tanesi gibi büyüyen bilinç yükseltme gruplarını ortaya çıkaran,<br />

Red Stockings (kırmızı çoraplar) diye radikal feminist bir<br />

grup. Onların devrim modelinin bir parçası aslında bu: bilinç yükseltme<br />

grupları halka halka yayılacak ve toplumu dönüştürecek.<br />

Yani kadın devrimine giden yolda bir örgütlenme modeli olarak<br />

kurgulanmış. Bilinç yükseltme grupları ilk ortaya çıktığı zamanlarda<br />

gerçekten müthiş bir ilgiyle karşılanıyor ve dönüşüme yol<br />

açıyor. Bu grubun belli kuralları var, bence o kurallar hâlâ geçerli.<br />

Örneğin grubun sayısı; gruba katılan her kadının aktif olarak yer<br />

alabileceği bir sayı olmalı. Ayrıca her yaştan ve her gruptan kadının<br />

yer almasına özen göstermek, gruptaki kadınların konuşmaya<br />

teşvik edilmesi, konuşmayan kadınların beklenmesi. Yani diyelim<br />

ki ben çok konuşan biri olarak iki üç kere söz hakkımı kullanmıyorum,<br />

bekliyorum. Ta ki o kadın konuşana kadar. Bazı kadınlar<br />

belki bir ya da iki, üç toplantı konuşmayabiliyorlar, konuşmak istemiyorlar.<br />

Grup baskı yapmıyor. Aslında bilinç yükseltme gruplarının<br />

başka birçok işleyiş kuralı var. 1980 sonrası kurduğumuz<br />

gruplarda biz de geçmiş deneyimlere bağlı kalmaya çalıştık.<br />

Örneğin ben cinselliğin yoğun olarak konuşulduğu bir bilinç yükseltme<br />

grubuna katılmıştım. İlk defa o grupta karşılaştığım, adlarını<br />

bile belki o grupta öğrendiğim kadınlar vardı. Tabii ki ilk<br />

bir iki toplantıda zorlandık ama daha sonra en zor konuştuğumuz<br />

konulardan biri olan cinsel sorunlarımızı, açıklıkla konuşabildik.<br />

1980’ler <strong>feminizm</strong>le yeni tanışma dönemiydi ve feminist deneyimin,<br />

birikimin olmadığı bir dönemdi. Bugün baktığımda bilinç<br />

yükseltme gruplarından geçerek <strong>feminizm</strong>e gelmeseler de bir<br />

sürü genç kadın şu ya da bu düzeyde <strong>feminizm</strong>le tanışmış olarak,<br />

örgütlenme ihtiyacı duyuyor. Çünkü bugüne kadar çeşitli düzeylerde<br />

feminist hareketin bir birikimi oldu. 80’li ve 2000’li yılları<br />

koşulları bakımından karşılaştırmak çok doğru değil. Ama bu demek<br />

değil ki bugün bilinç yükseltme gruplarına ihtiyaç yok. Bilinç<br />

yükseltme gruplarının felsefesi hâlâ önemli. Bilinç yükseltme<br />

gruplarının bütün prensiplerini yerine getiremesek bile, örneğin<br />

cinsellik deneyimleri ya da başka kadınlık konularını konuşmak<br />

isteyen küçük gruplar yaratmak faydalı oluyor. Konuşma ihtiyacımız<br />

olan bir sürü kadınlık sorunumuz var.<br />

Küçük grup büyük grup çatışması<br />

Kitleselleşme konusuyla ilgili olarak da, SFK büyüdüğü anda sorunlar<br />

çıktı. Büyüklük demek birbirine daha az değmek demek.<br />

Örneğin biz SFK’da şunlara dikkat ediyoruz: Bütün kararlarımızı<br />

ve politik metinlerimizi mümkün olduğu kadar ortak ve büyük<br />

toplantılarda almaya çalışıyoruz. Yani sadece İstanbul’da değil,<br />

Ankara, İzmir, Eskişehir, Samsun, Adana gibi SFK üyesi arkadaşlarımızla<br />

birlikte karar vermeyi önemsiyoruz. Bu işleyişi sağlamak<br />

için çaba harcıyoruz. Üç ayda bir iller arası toplantılar yapıyoruz.<br />

Ne politik komitemiz ne de merkez komitemiz var. Rotasyonla<br />

değişen bir yayın komisyonumuz ve örgütlenme komisyonumuz<br />

var. Onun dışında çeşitli ihtiyaçlarla ilgili komisyonlar oluşturuyoruz<br />

ve bir de küçük gruplarımız var. SFK içindeki küçük grupları<br />

kadınların coğrafi olarak ulaşımını gözeterek oluşturduk, çünkü<br />

SFK’nın mekanı Taksim’de, ama aramızda Beylikdüzü’nde oturan<br />

da var. Küçük gruplar genellikle ayda bir toplanıyor. SFK’nın<br />

genel gündeminin yanı sıra kendi belirlediği konuları tartışıyor.<br />

Tabii yayın dağıtımı, parası ve aidatlar küçük gruplarda toplanıyor.<br />

Aidat meselesine de değineceğim. (Gülüşmeler) SFK olarak<br />

302 303

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!