You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Trans<strong>feminizm</strong><br />
umutlandığım bir dönem olmuştu. Bugün bu tartışmaya, keşke<br />
İFK’dan daha fazla katılım olsaydı. Bugün bu ortam beni ne kadar<br />
umutlandırdıysa, İFK katılımının bu kadar az olması da o ölçüde<br />
sorgulamama neden oluyor. Bir sürü sebebi olabilir, bir eylem<br />
olabilir, etkinlik enflasyonu var, bundan da kaynaklanıyor olabilir<br />
ama bugün değilse bile başka bir gün ortak bir yol bulunabilir.<br />
Gülkan’ın söylediği ve bu çağrı metininde de olan, “beyaz feminist”<br />
diye tanımlanan bir şey var…<br />
Gülkan: Beyazlık deneyiminden bahsediyoruz. Aman ne olur, bu<br />
bir kimlik değil, deneyim… Altını çizmek istedim.<br />
Sezen: Ama işte o beyaz feminist deneyimiyle yaftalanmanın ince<br />
çizgisi ne olacak? Uzlaşmalıyız demek kesinlikle istemiyorum<br />
ama bu dilin hayırlı olabilecek bir çarpışmanın önünü kapatabileceğini<br />
düşünüyorum. Birçok kadın belki böyle tartışmalarda<br />
“Yine yaftalanacağız, yine Ortodoks feminist olacağız, yine beyaz<br />
feminist olacağız,” korkusuyla sözlerini geri çekmek zorunda hissediyor<br />
olabilir.<br />
Gülkan: Buna gerçekten inanıyor musun, Sezen?<br />
Begüm: Ben de her yerde transım, lezbiyenim, biseksüelim diye<br />
yaftalanmak korkusu yaşıyorum ya da bunu devamlı açığa çıkarmak<br />
ve bununla uzlaşmak mecburiyetinde kalıyorum.<br />
Sezen: Ama bu senin zaten sahiplendiğin bir kimlik…<br />
Gülkan: Aslında ironik bir biçimde şu an transfeministlerden<br />
çok, kendimi de içine dahil ederek söylüyorum ki beyaz deneyimden<br />
gelen feministler olarak buradayız. Demek ki beyazlığımızdan<br />
o kadar korkmuyoruz, kendimizi didiklemeye gayret<br />
ediyoruz.<br />
Biz “O beyazlar biziz!” diye başladık konuşmamıza ve kendi<br />
sınıfımızın avantajını sökmek istiyoruz. Yıllardır benim verdiğim<br />
mücadelemin on katını veren Ülker Sokak’ta canını dişine<br />
takmış transfeminist arkadaşım sırf benim beyaz deneyimimden<br />
gelmediği için o teorileri okuyabilmek, yabancı dil bilmek gibi<br />
avantajlara sahip olmadığı için tartışmada boğazına kadar geldiği<br />
yerde “Yeter aaa!” dediğinde, “Kız kardeşimize çok çirkin davrandı,”<br />
denilip, ötekileştirildiği için kendi beyazlığımızla mücadele<br />
etmeliyiz.<br />
Sezen: Feminist hareket içinde bu bahsettiğiniz beyaz deneyime<br />
sahip karakterler çok baskınlar evet ama sayıca çok fazla olmadıklarına<br />
inanıyorum. Bunu böyle görmem belki de benim naif<br />
duruşumla da alakalıdır, bunu baştan kabul ediyorum ama bir şekilde<br />
bu beyaz feminist hayaletine çok öfkelenmenin de politika<br />
yaparken önümüzü kesebileceğini düşünüyorum. Az önce birçoğumuz<br />
beyaz deneyimdeniz dedin ya, ama zaten politika yapma-<br />
nın kendisi belli bir ayrıcalığa sahip olmayı gerektiriyor bence. Bu<br />
kadar katı söylemlerin kimleri o <strong>feminizm</strong>in dışında bırakacağını<br />
da görmek lazım. Örneğin “Feministsin ama aile kuruyorsun,” dediğinde<br />
bunun kimleri dışarıda bıraktığını da görmek lazım.<br />
Gülkan: Öyle demedim, evlilik kurumu dedim.<br />
Sezen: Aynı şey.<br />
Gülkan: Aynı şey değil bence, benim bir ailem var mesela.<br />
Sezen: Aile derken ben evliliği kastederek söylüyorum. Evlilik<br />
kurumunun içinde olmak bazı kadınlar için bir konfor olabilirken,<br />
bazıları içinse kaçınılmaz olabiliyor.<br />
Gülkan: Onlar da yeraltından direniş yollarını yaratıyorlardır<br />
eminim.<br />
Leman: Fransa’da Queer Teori Amerika’dan, Anglosakson dünyadan<br />
çok farklı bir yerde. Çok güzel isimler ve çok güzel tartışmalar<br />
var. Fakat Fransa’da queerin yaşanış biçiminin sadece bir performans<br />
ve kostümlenmek üzerinden yaşanması politik LGBT ya da<br />
Queer Teori’ye daha yakın LGBT’leri irrite eden bir noktada. Bu<br />
arada ortada hiç trans yok, mekanlar devlet tarafından kapatıldığı<br />
için bir araya gelme alanları şu anda çok sınırlı. Sokakta hiçbir<br />
trans bireyle karşılaşamıyorsunuz gerçekten. Le Marie diye bütün<br />
homoseksüellerin (bilerek bu adlandırmayı kullanıyorum, çünkü<br />
çok steril ve hijyenikler) kahvelerini, mocchalarını içtikleri bir yer<br />
var. Fransa’da Queer Teori gündelik yaşamda bütün bu çerçevenin<br />
içerisinde algılanıyor. Partilerde geylerin çeşitli cross-dresser 11<br />
hallerinde kostümlendiği bir yaşayış biçimi olarak görülüyor.<br />
İsmigül’ün söylediklerinin hepsini kabul ederek, üstüne<br />
şunu diyorum: Bu durumu görerek işte tam da burada transların<br />
sesini çıkarması lazım. Queer Teori’nin bu kadar liberal, bu kadar<br />
küçük burjuva, bu kadar içi boşaltılmış bir halde gündeliğe geçmesine<br />
karşı tam da burada Trans<strong>feminizm</strong>’in sesini duyurmak<br />
lazım.<br />
Gülkan: Bir slogan var: “Queer is not a fashion but a liberation!”<br />
diye. Yani “Queer bir moda değildir, bir özgürleşmedir,” diyerek<br />
kapatabiliriz herhalde.<br />
11 Cross-dressing: İkili cinsiyet anlayışında karşı cinse yakıştırılan kıyafetleri giymek,<br />
aksesuarları kullanmak ve bu şekilde tarzını karşı cinsinkiyle tanımlamak. Bunu<br />
yapan kişiye ise cross-dresser denir. (E.N.)<br />
292 293