Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Seks İşçiliği ve Feminizm<br />
bilmiyorum ama Türkiye’de öyle istatistikî bir bilginin olmadığını<br />
biliyorum; ama Avrupa’ya dair bu tür bir bilgi var. Öğrenci olup,<br />
bir üniversitede bir mesleğin eğitimini alıp, genel kültür ve bilgi<br />
açısından belli bir birikimi olan, bu anlamda da seks işçiliği yapmaya<br />
mecbur olmayan ama okul harcını ödemek için seks işçiliği<br />
yapanlar da var.<br />
Şevval: Ama o muhtemelen kendisini seks işçisi olarak tanımlamıyordur.<br />
Özlem: Tanımlayan da tanımlamayan da var. Eskortluk, bilebildiğim<br />
kadarıyla konuşuyorum, ömürlük bir meslek seçimi olarak<br />
değil de daha ziyade anlık, durumluk, düzenli bir işte çalışamadığı<br />
için veya kafede restoranda çalışmaktan çok daha yüksek meblağlar<br />
kazanabildiği için, iş olarak görüldüğü için özellikle kadın<br />
öğrenciler (erkekler için bilmiyorum böyle bir durum var mıdır,<br />
mesela) tarafından tercih edilebiliyor. Bu kadınlar genel olarak<br />
var olan seks işçiliği algısını da kırıyorlar. Burada belli bir dönemlik<br />
de olsa bir tercih var aslında. Bir sürü risk var tabii ki ama yine<br />
okuduğum kadarıyla belli kuralları olan eskortluk servisleriyle<br />
birlikte çalışıyorlar. Ancak hiçbir servise ya da şirkete bağlı kalmadan<br />
bağımsız çalışan kadınlar da var. Buna dair bir şeyler okuduğumda<br />
seks işçiliğine dair genel algım kırılmıştı.<br />
Şevval: Onlar geneli yansıtmıyorlar ama. Bunlar créme dela créme<br />
(kaymak tabaka), eminim böyle deneyimler vardır. Rus bebekleri<br />
vardı mesela, onlarla “10.000 dolara on beş dakika geçiririm,” diyen<br />
bir kitle de var tabii ki ama onlar sorunun en az olduğu kitle.<br />
Özlem: Bunu bu kadınlar da sorun yaşamışlar diye söylemiyorum.<br />
Tahakküm ve sömürünün ötesinde kadınlar bunu yapmayı<br />
tercih de edebiliyorlar.<br />
Şevval: Bunu sadece genç ve güzel olanlar kendi iradeleriyle tercih<br />
ediyor değiller ki, bundan gayet hoşnut olan bir sürü insan da<br />
var.<br />
Özlem: Oraya getirmeye çalışıyorum zaten. Ben de gençlik, güzellikten<br />
bahsetmiyorum. Üniversite öğrencisi olan biri, geleceğini<br />
bunun üzerine kurmuyor olsa bile bunu tercih edebiliyor. Seks<br />
işçiliğine dair mağduriyet söyleminden çıkarıp bu kadınları özneler<br />
haline getirdiği için bunu öğrenmek bana iyi gelmişti. Evet,<br />
hakikaten işin içinde sömürünün, tahakkümün çok yaygın olduğu<br />
bir dünya var ama bunun dışında “Her insanın kendi bedenini<br />
kullanımı ve ona dair tahayyülleri kendine aittir,” diyen bir politik<br />
söz kurmak için de bu örnekleri görmemiz lazım demek istedim.<br />
Şevval: Benim 1 Mayıs’taki tişörtümün üzerinde “My body is my<br />
business,” (Bedenim işimdir) yazıyordu. Bunu da bir seks işçiliği<br />
örgütü vermişti.<br />
Katılımcı (e): Bununla bağlantılı olarak ben de şunu merak ediyorum:<br />
Kapitalist sistem olmasaydı, başka ekonomik koşullar olsaydı<br />
acaba kaç insan seks işçisi olmak isterdi?<br />
Şevval: Bence merak etmemiz gereken şey eğer kapitalist bir<br />
düzen olmasaydı acaba ne kadar iş olurdu? Ben çünkü hâlâ, tekel<br />
işçisi olup, onurlu diye sunulan kadının 600 lira maaşla hem<br />
patronu hem de evdeki kocası tarafından sömürülmesiyle kendi<br />
ekonomisini kurabilmiş, sokakta seks işçiliği yapan bir kadın arasında<br />
çok fazla fark göremiyorum.<br />
Katılımcı (f): “Para karşılığı girilen tüm cinsel ilişkiler cinsel şiddettir,”<br />
dediniz az önce. Eğer vajina kasını çalıştırmakla kol kasını<br />
çalıştırmak arasında bir fark yoksa bunu nereden kuruyorsunuz?<br />
Şevval: Hocalarımız bize ilk eğitim verirken bunun böyle olduğunu<br />
söylüyorlardı. O etik olarak söylemem gereken bir şey. Arada<br />
irade var, ama “Bunu tercih eder miydi?” önermesinin karşısında<br />
bunu söylemek gerekebiliyor.<br />
Özlem: Ben de seks işçiliği yapmadım, bunu bir deneyim üzerinden<br />
söylemiyorum ama bedenin diğer kol ve bacak emeğine<br />
kutsallık atfedilirken, seks işçiliğinin ahlaki engele takılıp harcanan<br />
emeğin görülmüyor olması beni rahatsız ediyor. Bu zamanında<br />
solcuların “Biz devrim yapınca kadınlar da zaten kurtulacak,”<br />
demelerine benziyor. Oysa kapitalizm yıkılıp devrim olana kadar<br />
geçen sürede insanca yaşamdan payını alanlar ve alamayanlar var.<br />
Bu farklılığın altını çizmek seks işçiliğini meşrulaştırmak demek<br />
değil, bu işin içinde olan insanların daha insanca yaşayabilmeleri<br />
için yaşadıkları sorunları görünür kılmak ve bunlarla mücadele<br />
etmek demektir. Neden bu mücadele tukaka ve seks işçiliğini<br />
meşrulaştırmak oluyor da örneğin fabrikalarda çalışan insanların<br />
emeği kutsallaştırılıyor? Fabrika emek mücadelesi için çok kutsal<br />
bir yer ama aslında kapitalizmin en çürümüş yerleri. Birine kutsal<br />
diğerine tukaka diyen bu zihniyetle derdim var benim.<br />
Şevval: İffetin iki bacak arasında olduğunu iddia eden zihniyetin<br />
yaratıcısı kim? Belki de biraz bunu sorgulamak lazım.<br />
Hilal: Seçmekle zorunlu yapmak arasındaki farka çok önem veriliyor.<br />
“Bu seçim mi, zorunlu mu?” diye ama kim şu anda yaptığı<br />
mesleğini seçiyor ki? Çoğumuz aslında çalışmak istemediğimiz<br />
işlerde çalışıyoruz.<br />
Şevval: Eğer yüz yıl sonra, bin yıl sonra refah içinde yaşayacağımız<br />
bir zaman olacaksa bile o yıllarda da seks işçiliğinin olmayacağını<br />
söyleyemeyiz ki!<br />
Eskiden, “İleride seksin satın alınabilir bir şey olmadığı algısı<br />
olacaktır,” diye düşünürdüm ama öyle de olmayabilir. Böyle<br />
bir fantezi biçimi ya da böyle bir mutluluk ya da çalışma biçimini<br />
242 243