You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Seks İşçiliği ve Feminizm<br />
Bu düzenlemenin dayandığı kanunun tarihi 1930. Farklı genelev<br />
tanımlamaları var. Bunlardan biri, birkaç kişinin bir araya<br />
gelip, sağlık kurallarına uyarak, reklam vermeyerek ya da dışarıya<br />
taşmadan, apartmanın da üçte ikisinin iznini alarak çalışabilecekleri<br />
yasal evler. Bunun için Ankara’da Ahlak amirleriyle konuştuğumuzda<br />
“Böyle bir talep gelmedi,” dediler, bir de apartmanın<br />
üçte ikisinin izin vermesi gerekiyor. O üçte ikisi galiba bir türlü bir<br />
araya gelememiş ama mesela bizim tanıdığımız, trans kadınların<br />
yaşadığı trans komünler var. Bütün apartman trans, hepsi de seks<br />
işçiliği yapıyorlar ama yine böyle bir izin alamıyorlar. Göreceli<br />
olarak komüncükler halinde yaşamak bizim için çok korunaklı,<br />
hayati önem taşıyor.<br />
Kriminal ruhta olan bir insan bile olsa oraya zaten o niyetle<br />
gitmiyor çünkü biliyor ki orada otuz tane kız var. Bir diğeri, tek<br />
başına fuhuş yapılan evler. Bu şekilde evde çalışabilmek için ise,<br />
tek başına Ahlak’a gidiyorsun, “Ben tek başıma evimde seks işçiliği<br />
yapacağım. Sağlık kurallarına uyacağım, eve on kişi almayacağım,<br />
içki içmeyeceğim, reklam vermeyeceğim, cama kırmızı<br />
ışıklar takmayacağım,” gibi şeyler söyleyerek yasal olarak çalışabiliyorsun<br />
aslında ama bu iki genelev çeşidini de devletimiz bugüne<br />
kadar hiç kullandırtmamış.<br />
Bir de daha yaygın olan bildiğimiz genelevler var. Türkiye’de<br />
yaklaşık elli iki hâlihazırda çalışan genelev ve 3100 civarı da kayıtlı<br />
çalışan kadın var fakat devlet bunları yavaş yavaş kapatıyor.<br />
Ya yanına camii inşaatı yapıyor, ya altında tarihi eser buluyor ama<br />
bunlar olduğunda da genelevi başka bir yere taşımıyorlar, kapatıyorlar.<br />
İstanbul, Ankara ve İzmir dışındaki şehirlerde seks işçiliği<br />
yapan kadınlar kendi güvenlikleri için genelevde yaşamak zorundalar.<br />
Küçük yerlerde “genel kadın” oldukları için dışarı çıkmaları<br />
izne tabi. Ama bu hapishanede oldukları anlamına gelmiyor.<br />
Sadece kadınlar dışarı çıkacakları zaman haber veriyorlar bunun<br />
üzerine koruma veriliyor, dışarıdaki ihtiyaçlarını giderip tekrar<br />
eve dönüyorlar. Dolayısıyla İstanbul, Ankara ve İzmir dışında yıkılan<br />
genelevlerdeki kadınlar hem evsiz, hem işsiz kalıyorlar.<br />
Eğer seks işçileri arasında refah hiyerarşisi ya da sosyoekonomik<br />
bir hiyerarşi piramidi çizilecekse en tepedeki kitle genelevde<br />
çalışanlar. Seks işçiliği politikası perspektifinden bakıldığında<br />
hiçbir sorunları yok (kişisel sorunları tabii ki de vardır), kaç yıldır<br />
cinayete rastlanmıyor, son yirmi yıldır sigortasız çalıştırmak yok,<br />
nefret cinayetleri yok, HIV/AIDS’e rastlanmıyor, kadınlar öldürülmüyor.<br />
Bu beş tane gerekçe benim için gayet tatminkâr çünkü bu<br />
elli iki tane genel evde üç bin küsur kadın ve pembe kimliği almış<br />
olan çok az sayıda trans kadın çalışıyor ama kayıt dışı, sokaklar-<br />
da çalışan seks işçisi sayısı Türkiye’de yüz bin civarı olarak ifade<br />
ediliyor. Bizim aldığımız duyumlara göre de bu yüz bin kadından<br />
kırk bin tanesi genelevlere girmek için başvuruda bulunmuş ama<br />
yeni hükümet izin vermiyor çünkü “Biz kadınları kendi elimizle<br />
vesikalandırmayız!” diyor. Sanki kendi eliyle insanları seks işçisi<br />
yapacakmış gibi bir halüsinasyon içindeler. Hâlbuki bu kadınlar<br />
zaten hâlihazırda sokaklarda kayıt dışı fuhuş yapıyorlar ve ölmek<br />
istemiyorlar tabii ki de. Psikopatlarla, kolluk güçleri ile uğraşmak<br />
istemiyorlar. Genelevler tabii ki de bir kadın için kurtuluş yerleri<br />
değil; annenize, kız kardeşinize tavsiye edebileceğiniz yerler değil<br />
ama bir seks işçisi için hayati önem taşıyabilen yerler.<br />
İki üç sene evvel bir 8 Mart’ta, EHP’li arkadaşlarla genelevlerle<br />
ilgili bir eylem yaptık, “Biz sizi unutmadık,” diye genelevlerin<br />
olduğu yerlere gidip karanfil attık. Sonra o eylem birden<br />
“Kapatılsın buralar!” diyen bir seks işçisinin şovuna dönüştü.<br />
Evlerdeki kadınlardan “Şevval hanım, ne yapıyorsunuz?” diye<br />
soranlar oldu. Bizim oraya gitme amacımız genelevler kapatılsın<br />
demek değildi. Eğer genelevler yıkıldığında seks işçiliği bitecekse<br />
ilk balyozu ben vuracağım ama bu kadınları mağdur edip, daha<br />
da yer altına, daha karanlık sokaklara, daha korunmasız alanlara<br />
iteceksek ben de tepkimi gösterip, bunun yanlış olduğunu söylemeye<br />
devam edeceğim.<br />
Bedeli cezasından büyük!<br />
Devlet 79 lira ceza kesiyor ve “Başka bir şey yapamıyoruz,” diyorlar.<br />
Hapse atamıyorlar ama şöyle de bir yanılgıları var: Para cezası<br />
keserek ya da copla transların, seks işçilerinin kafalarına vurarak<br />
insanlar buharlaşmıyor. Bu uygulamalar bir sorun çözme yöntemi<br />
değil, bir yıldırma bile değil. Bugün kafası acıdığı için evine<br />
gidecek olan seks işçisi, yarın aç kaldığı için ya da kirasını ödeyemediği<br />
için sokağa geri dönecek ve daha fazla para kazanmak için<br />
daha fazla çalışacak. Fuhuşla mücadele bu işi yapanlarla mücadele<br />
ederek olmuyor, ikisi çok farklı. Seks işçiliğini meydana getiren<br />
sebepleri burada hep beraber tartışalım: Ekonomik kriz, kadın/<br />
erkek eşitsizliği vs. bu liste uzayıp gider ama fuhuş yapanlarla<br />
mücadele etmek bize bir şey kazandırmıyor. Bir de toplum sağlığı<br />
açısından da önemli rolleri var çünkü onlar hepimizden çok seks<br />
yapıyorlar. Onların sağlığı en az toplum sağlığı kadar da önemli.<br />
Bu bilgi de kulağımızda bulunmalı.<br />
Benim şöyle bir teorim var: Bence artık seks işçiliği miadını<br />
dolduruyor. Artık o kadar çok rağbet gören bir meslek değil. Seks<br />
işçileri de artık varlıklı insanlar değiller. Ben iyi zamanları gör-<br />
230 231