You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Seks İşçiliği ve Feminizm<br />
sında gidip gelen bir politik söylem var. “Seks işçileri bu sistemin<br />
mağdurlarıdır,” diyenler, bunun şiddet, zorlama, cinsel sömürü<br />
olduğunu ve bu alanda çalışan insanların kendi istekleri dışında<br />
bu işi yaptıklarını savunuyorlar. Bir diğer görüş ise, işin içinde<br />
şiddetin, sömürünün ve tahakkümün var olduğunun aşikâr<br />
olduğunu kabul etmekle birlikte bunun, özellikle kadınların diğer<br />
çalışma alanlarında gördükleri şiddet, baskı ve tahakkümden<br />
daha farklı olmadığını, bu yüzden seks işçiliğinin emek üzerinden<br />
bir iş kolu olarak görülmesi ve çalışma koşullarını iyileştirmek<br />
için düzenlemelerin de yapılmasını gerektiğini savunuyor.<br />
Şevval: 1995 yılından beri Kadın Kapısı’nın hem kurucularından<br />
hem de çalışanlarındanım. Kadın Kapısı 1995 yılında bir grup seks<br />
işçisi tarafından sosyal bir merkez ve program olarak kuruldu. Biz<br />
kendisini seks işçisi olarak tanımlayan insanlarla beraber çalışıyoruz.<br />
İlk yedi sekiz yıl boyunca genelde Birleşmiş Milletler ve<br />
Sağlık Bakanlığı’yla cinsel yollarla bulaşan hastalıklar ve AIDS’in<br />
önlenmesi konularında çalıştık ve ben de bu projenin sahasında<br />
çalışıyordum. Proje, devletin sağlıklı insanları seks işçilerinden<br />
korumak üzere geliştirmiş olduğu bir modeldi aslında; seks işçilerinin<br />
sağlıklarını korumak için değil.<br />
2000’li yıllardan beri ise insan hakları ihlallerinin en yoğun<br />
olduğu alanlardan biri olduğu için çalışmalarımızı biraz daha insan<br />
hakları ihlalleri, savunuculuk, hukuki ve tıbbi destek yönünde<br />
değiştirdik, o günden beri de bu konuda çalışıyoruz. Bu sene<br />
ilk defa kırmızı şemsiyelerimizle 1 Mayıs’a katıldık. Hatta o gün<br />
bir canlı yayına da katıldık, sürekli LGBT’lerle ve nefret cinayetleriyle<br />
ilgili soru soruluyordu, ben ise sürekli konuyu seks işçilerine<br />
getirdim. Çünkü onların doğru görünürlüğü önemliydi; küçük bir<br />
grup, mağdur ve marjinal bir grup olmadıklarını, haklarını talep<br />
eden politik bir kitle olduklarını anlattık, güzel de oldu.<br />
Suç değil kabahat (!)<br />
Şu anda Türkiye’de seks işçiliği ile ilgili Özlem’in saydığı bu sistemler<br />
içerisinde güya düzenleyici bir sistem var gibi dursa da aslında<br />
yok. Var olan yasaların altında yatan mantık, seks işçisini<br />
korumak değil, “Toplumu seks işçisinden nasıl korurum?”dur.<br />
Çünkü genelevlere yapılan denetlemeler, sağlık kontrolleri, on<br />
beş günde bir yapılan kan kontrolleri –benim şahsi fikrim- seks<br />
işçilerini korumak için değil, seks işçileriyle münasebete giren<br />
sağlıklı insanları korumak üzere yapılandırılmış bir sistemin ürünü.<br />
Türkiye’de seks işçiliği tanımı biraz gri bir alan… Yasal di-<br />
yemiyoruz çünkü yasal değil, bir kabahat bu aslında. Sizi hapse<br />
atmıyorlar ama seks işçiliği ile bağlantılı yaptığınız her iş bir suç<br />
sayılıyor. Yani seks işçiliği için giyinmek suç, seks işçiliği için iki<br />
arkadaşın yan yana gelmesi suç çünkü organize suç örgütü kurmak<br />
sayılıyor ve ağır hapis cezası var. Ev sağlamak, yer sağlamak<br />
diye suçlar listesi uzayıp, gidiyor. Ama sokakta seks satan biriyseniz,<br />
polis sizi alıp, hapse atmıyor, size Kabahatler Kanunun 37.<br />
maddesi 2 kapsamında 79 liralık bir para cezası kesiyor. Bu da gayet<br />
soru işaretleri doğuruyor. Eğer seks işçileri arasında sosyoekonomik<br />
bir hiyerarşi varsa ben en alt tabakayla çalışıyorum, yani bu<br />
işi komik fiyatlara yapan bir kitleyle çalışıyorum ve asıl kalabalık<br />
olanları da onlar. 20 liraya, 30 liraya, 40 liraya yapıyorlar, hatta 15<br />
liraya kadar düşüyor bu.<br />
Bizim merkezimize 60-65 yaş arasında olup da gelen teyzeler<br />
var, Manukyan’ın ilk kızları bunlar. Manukyan’ın evleri kapanınca<br />
bunlar sokakta kalıyorlar, devletten bir sürü yardım istiyorlar<br />
ama devlet herhangi bir yardımda bulunmuyor. Bu teyzeler şimdi<br />
Taksim meydanındalar ama siz gitseniz onların seks işçiliği yapan<br />
kadınlar olduklarını fark edemezsiniz çünkü komşu teyzeler gibi<br />
görünüyorlar ve çok düşük fiyatlara çalışıyorlar. Taksim meydanından<br />
başka bir yere de gitmiyorlar. Bu teyzeleri bir yandan çok<br />
protest buluyorum.<br />
Bir de genelevler mevzusu var. Mevzuatımızda genelevlerin<br />
ve genel kadınların tanımı yapılmıştır. 3<br />
2 Madde 37: (1) Mal veya hizmet satmak için başkalarını rahatsız eden kişi, elli Türk<br />
Lirası idari para cezası ile cezalandırılır.<br />
(2) Bu kabahat dolayısıyla idari para cezası vermeye kolluk veya belediye<br />
zabıta görevlileri yetkilidir.<br />
3 Genelev ve genel kadın tanımları, 19.04.1961 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmış<br />
olan, Genel Kadınlar Ve Genelevlerin Tabi Olacakları Hükümler Ve Fuhuş Yüzünden<br />
Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğü’nün İkinci Kısım, Tarifeler<br />
Bölümü’nde yer almaktadır.<br />
GENEL KADINLAR:<br />
Madde 15 - (Değişik madde: 31/01/1973 - 7/5786 K.)<br />
Başkalarının cinsi zevkini menfaat karşılığı tatmin etmeyi sanat edinen ve bunun<br />
için değişik erkeklerle münasebette bulunan kadınlara (Genel kadın) denilir.<br />
GENELEVLER:<br />
Madde 16 - Genel kadınların bir arada oturarak fuhuş yaptıkları veya bu maksat<br />
için toplandıkları yerlere (Genelev) ismi verilir.<br />
BİRLEŞME YERLERİ:<br />
Madde 17 - Fuhuş maksadıyla muhtelif kimselere kısa müddetler için açık bulundurulan<br />
kapalı yerlere (Birleşme yerleri) denilir.<br />
TEK BAŞINA FUHUŞ YAPILAN EVLER:<br />
Madde 18 - Fuhuşu tek başına yapan kadınların ikametgâh edinip içinde fuhuş yapmayı<br />
itiyat ettikleri yerlere (Tek başına fuhuş yapılan ev) denir.<br />
FUHUŞ YERLERİ:<br />
Madde 19 - Bu Tüzükte geçen (Fuhuş yerleri) tabiri; genelev, birleşme yerleri ve tek<br />
başına yapılan evleri kapsar.<br />
228 229