02.03.2013 Views

Göçün 50. Yılında Avrupa'da Din Hizmetleri-2 - Diyanet İşleri ...

Göçün 50. Yılında Avrupa'da Din Hizmetleri-2 - Diyanet İşleri ...

Göçün 50. Yılında Avrupa'da Din Hizmetleri-2 - Diyanet İşleri ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

34<br />

sanatta ve zanaatta iz bırakmış<br />

kimselerin çoğunlukta soylu bir<br />

aileden geldiği ve iyi bir eğitim<br />

aldığı görülür. Bu durum, bireye<br />

ailenin ve ailenin geçmişten geleceğe<br />

tevarüs ettiği geleneğin<br />

sağladığı bir avantajdır. Öte yandan<br />

servetin, bir ailenin elinde en<br />

fazla dört yüz yıl kaldığı ve daha<br />

sonra el değiştirdiği gözlemlenmiştir.<br />

Bu da, uzun süre devam<br />

eden refahın yol açtığı rehavet<br />

dolayısı ile geleceğe hazırlıksız<br />

girenlere geleceğin kestiği bir<br />

cezadır.<br />

Bazen sıradan bir ailede parlak<br />

zekalı bir çocuğun, aklı, yeteneği<br />

ve sistemli çalışması ile sosyal<br />

hayatta hızla yükseldiğine şahit<br />

oluruz.<br />

Bir ağacın kökü ve gövdesi geçmişi,<br />

dalları, yaprağı ve meyvesi<br />

şu anı, meyve içindeki çekirdek<br />

ise geleceği sembolize eder. Bir<br />

meyve çekirdeğinin ağaç olup<br />

meyve vermesi için onlarca yıl<br />

geçmesi gerekir. Atalarımızın dik-<br />

Aralık 2011 - 152<br />

tiği meyve fi danlarının semeresini<br />

biz yiyoruz. Gelecek neslin meyve<br />

yiyebilmesi için, bizim de meyve<br />

dikimine devam etmemiz gerekiyor.<br />

Meyve ağacı örneğinden<br />

hareketle hayatın her alanı için<br />

bu uygulamanın zaruri olduğu<br />

aşikardır. Öte yandan meyve vermeyen<br />

ağaç gibi verimli olmayan<br />

ve üretmeyen kişi ve toplumların<br />

da orta ve uzun vadede yokluğa<br />

mahkum olması kaçınılmazdır.<br />

İftihar edeceğiniz bir geçmişe<br />

sahip olup olmadığınızı anlamak<br />

için şu an içinde bulunduğunuz<br />

duruma bakınız. Çünkü sizi bugüne<br />

dün ve daha önceki zamanlarda<br />

yaptıklarınız getirdi. Yarınınızın<br />

nasıl olacağını da merak ediyorsanız<br />

yine bugüne bakacaksınız.<br />

Çünkü bugünlerde yaptıklarınız<br />

sizi yarına hazırlıyor.<br />

“At ölür meydan kalır, yiğit ölür<br />

şan kalır.” “Eser de müessiri ile<br />

anılır.” Eğer gelecekte adımız eserimizle<br />

anılacaksa şu anda tıbben<br />

ölmemizin fazlaca bir önemi yok.<br />

Eğer bin yıl sonrası esamemiz<br />

okunmayacaksa, o günün insanları<br />

açısından bizim bir zamanlar<br />

yaşamış olmamızın her hangi bir<br />

ehemmiyeti yok.<br />

“Söz uçar yazı kalır.” Bugünün<br />

mürekkep yalamış kültürlü ve<br />

erdemli yetişkinleri, yayınladıkları<br />

kitap, dergi, gazete ve web sayfalarıyla,<br />

öğretmenler eğitimleri<br />

ile yarının toplumunu bir mühendis<br />

gibi projelendirip mimar<br />

gibi şekillendirmeye çalışıyorlar.<br />

Tarihe not düşen mütefekkirler<br />

ve sanatkârların eserleri zihnimizi<br />

süslerken, sohbeti ve nidası<br />

dinlenir hocaların hoş sedaları da<br />

kulaklarımızda yankılanıyor. Bu<br />

gerçeğe işaret eden Bâkî şöyle<br />

demiştir:<br />

Âvâzeyi bu âlemde Davut gibi sal<br />

Bâkî kalan bu kubbede hoş bir<br />

sada imiş.<br />

Kur’an’da, yeryüzünün dolaşılması,<br />

tarihin ve geçmiş milletlerin<br />

incelenmesi ve ibret alınması<br />

emredilmiştir:

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!