01.03.2013 Views

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

çoğalmasına neden oluyordu ona göre. Gün geçtikçe ‘Türken Raus’ yazılı duvarları daha sık<br />

görmeye başladık. Otobüs <strong>ve</strong> tramvay koltuklarına bile yazılır oldu.<br />

Akşam karanlığında Türkler dışarı bile çıkmaz oldu. Eskiden gece vakti şehri dolaşıp,<br />

vitrinlere bakardık. Fakat artık o günler geride kalmıştı. Annem küçük bir gaz tabancası almak<br />

ihtiyacı duydu.<br />

Şehre uzak parklar <strong>ve</strong> ıssız arazilerde Dazlaklar <strong>ve</strong> Türk Karayılanlar arasında sopalı,<br />

zincirli kavgalar başladığı haberleri hızla yayılıyordu. Gece vardiyasında çalışan Türkler saldırıya<br />

uğrar oldu. Toplu taşıma araçlarında bile hakaret gören Türkler, sessiz kalmayı tercih ediyordu.<br />

Günler geçti <strong>ve</strong> dayak yemiş olan bir Türk arkadaşımın intikamını almak için zenci<br />

dostlarımı topladım. Parkı bastık <strong>ve</strong> Alman çocukları kovaladık. Daha sonra onlar bizi kovaladı.<br />

Bir onlar, bir bizler dayak yedik. Zamanla bazı parkların ahşap oyuncakları benzin dökülerek<br />

yakıldı. Beyaz <strong>ve</strong> zenci Amerikalılar bile birbirlerini görmeye tahammül edemiyordu. Zenciler<br />

kalabalık oldukları için gece dolaşabiliyordu. Çoğu esrarkeş, biracı ya da hapçıydı. Kafayı çekip<br />

gece sokaklara yayılıyorlardı.<br />

Zaman geçtikçe ağır hakaretler içeren duvar yazıları <strong>ve</strong> saldırılar çoğalmaya başladı.<br />

Okulumuzun en üst katında yer alan ‘İtalyan sınıfı’ sakinleri de yabancı aile çocukları olduğu<br />

için, hakaretlerden pay aldılar. İtalyan sınıfından olan ‘Bruno’ ile sıkı dost olduk. Bir süre<br />

öncesine kadar teneffüste birlikte oynadığımız, aynı sigarayı paylaştığımız Alman arkadaşlarım<br />

ile düşman olduk. Okul çıkışı birbirimize dalışımız gecikmedi. Biz Türkler gibi dışlanmış olan<br />

İtalyanlar, Yugoslavlar, İspanyollar <strong>ve</strong> hatta Yunanlılar birleştik.<br />

Üç senedir aynı sınıfı okuyan ‘Ayı Rudi’ bile ırkçı olmuştu. Almanya’da en gü<strong>ve</strong>ndiğim<br />

Alman dostum, sadece ‘Nowak’ idi. Onun gibi bir arkadaşım zaten hiç olmadı. Cana yakın,<br />

kavgacı, sert <strong>ve</strong> sadık bir dost olmuştu bana. Beni sıkıştıran Almanlara karşı benimle birlikte<br />

kavga ederken, “O bir insandır” deyişini unutmam mümkün değildir.<br />

Almanya ani bir değişikliğe sahne olmuştu. Bir yanda insancıl <strong>ve</strong> bizleri se<strong>ve</strong>n Almanlar,<br />

diğer yanda hızla çoğalan işsiz <strong>ve</strong> ayyaş takımının oluşturduğu ‘Irkçılar’ vardı. Birçok Türk,<br />

saçlarını sarıya boyatarak, Alman isimleri kullanarak işin içinden sıyrılmayı tercih eder oldu.<br />

Kriegshaber Caddesi’nin yakınındaki ıssız bir sokakta, akşam karanlığı çökmeden başlayan bir<br />

kavga sonrası, yaralıların kamyonet kasalarına fırlatılarak atıldığını çok iyi hatırlıyorum.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!