01.03.2013 Views

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Çeşitli mağazalardan toptan giyim eşyası alıp, ‘Avon’dan şunları alın, bunları hediye<br />

<strong>ve</strong>recek’ hikayesine malı götürmeye başladı. Avon malı diye eşantiyon <strong>ve</strong>rdiği çorapların<br />

üstündeki etiketleri çıkartmayı unutmuş. Mal sattığı kadın etiket fiyatını görünce çorapları geri<br />

getirdi. “Allah belanı <strong>ve</strong>rsin senin gibi evladın. Avon’un çoraplarına oyun olsun diye etiketleri<br />

niye yapıştırdın, hayvan.” diye beni dövmeye başladı. Kadın inandı mı inanmadı mı bilmem ama<br />

benim yediğim dayağı görünce bin pişman şekilde, “Olur böyle şey kardeşim” deyip gitti. Kadın<br />

gittikten sonra annem beni parka gezmeye götürdü. Sevdiğim ne varsa aldı. Ama yemedim.<br />

“Hayatı kuralına göre oynamak gerekli. Seni dövmeseydim o kadını kaybetmiş olacaktım” dedi.<br />

Sanki kadın bir daha mal alacaktı da. Bir daha yüzünü bile görmedik.<br />

Sonunda ü<strong>ve</strong>y babam iki temizlik işi birden buldu. Biri banka, biri okuldu. Gündüz<br />

uyuyordu. Bu arada ben de uzun zamandır uğramadığım zenciler mahallesine takılmaya<br />

başladım. Sigara, esrar <strong>ve</strong> şarap onların günlük ihtiyacıydı. Annemin temizlik yaptığı beyazların<br />

okuluna defalarca gitmiştim. Beyazların okulunda her katta yiyecek <strong>ve</strong> içecek otomatları vardı.<br />

Zenciler ise bunlardan yoksundu. Boyası dökük bir otomat onlara yetmeliydi. Almanlar<br />

tarafından da sevilmediklerini biliyorlardı. Bu yüzden kendi semtlerine kapanmışlardı. Otobüse<br />

binseler, herkes onlara bir tuhaf bakıyordu. Ama beyaz Amerikalılar herkes tarafından itibar<br />

görüyordu. Sınıf arkadaşım Ralph Coldwell beyazdı. Ve Almanlar onu çok se<strong>ve</strong>rdi. Beyazların <strong>ve</strong><br />

zencilerin çocuk parkı arasında bile çok fark vardı. Babaları aynı ‘Amerikan Üssü’ görevlisiydi.<br />

Ama dünyaları <strong>ve</strong> gördükleri itibarlar farklıydı.<br />

Annem zencilerin okulunda temizlik işi yaptığında, onların okulundan <strong>ve</strong><br />

öğretmenlerinden hiçbir şey araklamadım. Zaten ezik, boyunları büküktü.<br />

Yeni okulumdaki kız arkadaşlarımdan Andrea <strong>ve</strong> Klaudia ile de uzaklaştık. Çünkü, esrara<br />

takıldığımı öğrenmişlerdi. Okulumda da istenmeyen adam olmuştum. Zaten her gün de<br />

gitmiyordum.<br />

Yine yalnız <strong>ve</strong> çöküntü içinde günleri atlatıyordum. Uzun zamandır görmediğim, benden<br />

yaşça büyük Gaby ile <strong>yine</strong> yakınlaştık. Artık odamda kendime ait güzel bir yatağım vardı. Bir<br />

gün Gaby ile uzun uzun seviştik. Annem e<strong>ve</strong> geldiğinde parfüm kokusuna uyanmış; “Lan benim<br />

Avon mallarımı mı açtın” diyerek hemen tokadı yapıştırı<strong>ve</strong>rdi. Gaby ile e<strong>ve</strong> gelirken bizi<br />

görenler ertesi gün hemen yetiştirmişler. Bir dayak da evi ‘mundar’ ettiğim için yedim. E<strong>ve</strong> kız<br />

getirdiğimi karşı alt katta oturan genç Türk kadın yetiştirmiş. Alkolik bir kocası <strong>ve</strong> küçük bir kızı<br />

vardı.<br />

Daha sonraki günler e<strong>ve</strong> hangi kızla gelsem, annemin haberi oldu. Yine aynı kadının

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!