01.03.2013 Views

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ama anlamamış gibi davrandım. Bir gün Mahmut beni gezmeye götürdü. Ü<strong>ve</strong>y oğlu olmama<br />

rağmen, bana hiç bir zaman kötü davranmazdı. Bazen suç işlediğimde bile, beni dağa, tenise <strong>ve</strong>ya<br />

havuza götürürdü. Hani, suçuma karşılık <strong>yine</strong> iyilikle cevap <strong>ve</strong>rirdi. “Bir kardeşin olacak” dedi.<br />

Karışık duygular içindeydim.<br />

Günler sonra Mahmut evde yokken, annemle yoktan yere tartıştık. Tam bu arada “Bir<br />

daha oğlum olmasın. İnşallah kız doğururum” dedi. Sertçe yüzüne baktım, “Patlayana kadar<br />

yedirip, ellerinden beşiğe bağlayarak boğulmasına neden olmak için mi kız doğuracaksın?”<br />

dedim. Yüzünde büyük bir nefret duygusu gördüm. Oklavayı alıp bana girişti. Bir yandan da<br />

ağzına geleni söylüyordu. Ama söylediklerinden biri çok özeldi: “Babanın ne bok olduğunu da<br />

söyleyeyim. Makine Kimya Fabrikasında çalışırken, birçok parça çalmış. Bu yüzden işten atıldı.<br />

Evimiz ekmeksiz kaldı. Baban da işe yaramazın tekiydi. Hırsızın biriydi. Aynı ona çekmişsin. Ne<br />

olacak, kanınız aynı değil mi. Kanlı gömleklerin gelsin diye az beddua etmemiştim. Sonunda<br />

babanın kanlı gömleğini getirmişlerdi bana. Dilerim, senin kanlı gömleğini de getirirler.”<br />

Aylarca süren bir konuşmazlığın başlangıcı böyle olmuştu. Zaman geçti <strong>ve</strong> karnı iyice<br />

şişti. Ve bir gün e<strong>ve</strong> döndüğümde kimse yoktu. Akşama kadar televizyon seyrettim. Yalnız<br />

kaldıkça hep ölmüş olan babamı düşündüm. Gerçekten hırsız mıydı? Yoksa annem<br />

kızgınlığından mı söylemişti? Babamın kanlı gömleğini beklemiş <strong>ve</strong> almıştı. Artık sıra benim<br />

kanlı gömleğimin gelmesine mi kalmıştı? İşte o gün, bu ailede fazlalık olduğumu düşünmeye<br />

başladım.<br />

Akşama Mahmut yalnız geldi. Karşılıklı bira içtik. “E<strong>ve</strong> bir kız misafirimiz geliyor, hem<br />

de yarın” dedi. Tepkimi bekliyordu. “Ben size fazlayım, gitmek istiyorum” dedim. Bunun saçma<br />

bir fikir olduğunu söyledi. Yeni doğan bebeğin bize mutluluk getireceğini düşünüyordu.<br />

Bebek e<strong>ve</strong> geldi. Ne de olsa o bir bebekti. O, bir melekti. Yanak-larından öptüm.<br />

Kucağıma almak istedim. Ama, annem <strong>ve</strong>rmedi. Mahmut bir şey söyleyemedi.<br />

Sonraki günler hep bebekle ilgilendi. Kendimi hayvandan farksız görüyordum. Yollarda<br />

yavrusuyla oynayan köpekler bile bizim ailemizden daha mutluydu. Kız kardeşimle oynamam<br />

bile yasaktı artık. Yine de onu sevmiştim.<br />

Evde ani bir toparlanma faslı başladı. Ve on gün geçmeden Kriegshaber cad. 26 numaralı<br />

apartmanın en üst katına taşındık. Yeni eşyalar alındı. Almanlar gibi güzel bir evimiz olmuştu.<br />

Büyük bir mağazalar zinciri olan ‘Quelle’den bana alınan kırmızı siyah renkli raylı yatağın sağ<br />

tarafında kitaplık, baş kısmında yatak malzemelerini koymak için kutusu vardı. İlk kez şahsıma

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!