01.03.2013 Views

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

iplik parçaları koyuyordum. Annem <strong>ve</strong>ya Mahmut yere düşürdüklerinin farkında bile olmazlardı.<br />

Yaşları büyük olduğu için, hep onlar daha çok akıllıydılar. Tabii bu onların fikriydi.<br />

İyileştiğimin ilk günü parka gittim. Tanıdığım bir çocuk elindeki yirmi mark ile parktan<br />

geçiyordu. Alış<strong>ve</strong>rişe gidiyormuş. İsterse parasını yüz marka bile yükseltebileceğini söyledim.<br />

Merak etti. Cebimde bol olan bir pfennigleri biraz geriden duvarın dibine atacaktık. Birikmiş<br />

paralara kim çarptırırsa, bir mark kazanacaktı. Beş dakika sürmeden elindeki yirmi markı aldım.<br />

Akşam Mahmut e<strong>ve</strong> gelirken, çocuk ona derdini anlatmış. Kaybettiği yirmi mark<br />

yüzünden e<strong>ve</strong> gidememiş. Mahmut çocuğu bahçede bekletmiş. İçeri girer girmez yirmi markı<br />

istedi. “Param yok ki” dedim. Numara yapmamamı söyleyerek ceplerime saldırdı. Ama para<br />

banyo rafının altındaydı. Çocuk canlı şahitlik yapınca parayı <strong>ve</strong>rmek zorunda kaldım.<br />

“Kaybederken aklı neredeymiş?” dememe, “Kazık kadar adamsın, küçücük çocuğu kandırıp<br />

parasını alıyorsun” cevabını aldım. Oysa, ben çalmamıştım, bir şekilde kazanmıştım. Kumara<br />

başladığım için, Mahmut benim geleceğimden korktuğunu söyledi.<br />

Bir süre normal yaşantımıza devam ettik. Mahmut’un üni<strong>ve</strong>rsiteden okul arkadaşı olan<br />

Kamuran Bey <strong>ve</strong> eşi, Stuttgart’tan misafir geldi. Akşam yemeği sonrası, Kamuran efendi bana<br />

“Poker oynayalım seninle” dedi. Mahmut’a baktım, “Beni ilgilendirmez. İstersen oyna” dedi.<br />

Poker nasıl oynanır, kısaca gösterdi Kamuran Bey. Kumbaramı kırdım <strong>ve</strong> otuz marka yakın çıktı.<br />

Kısa bir süre içinde, Kamuran Bey paramı kazandı. Gıcık oldum. Paramı geri istedim. Kumarda<br />

kaybedilen paranın geri <strong>ve</strong>rilmez olduğunu söyledi. İyice çıldırdım. “Eşek kadar adamsın, benim<br />

gibi çocuğa mı gücün yetiyor be” dediğim anda, Mahmut yanıma geldi. “Yaa, sen eşek kadar<br />

çocuk, küçücük çocuğun parasını alırken bir şey yoktu. Ama kaybedince, mosmor oldun”<br />

deyince, düşünmeye başladım. “Ama ben Büyücü Gudrun gibi olduğum için yapabilirim” dedim.<br />

“O da kimmiş yahu?” deyip aval aval yüzüme baktı. Tommiks romanını getirip gösterdim.<br />

İki günlük misafirlik boyunca, Kamuran Bey’den paramı istedim ama <strong>ve</strong>rmedi. Gitmek<br />

üzere kapıdan çıkana kadar onunla <strong>ve</strong> eşiyle konuşmadım <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>dalaşmadım bile. Mahmut beni<br />

kanepeye oturtup bozuk paralarla dolu küçük torbayı <strong>ve</strong>rdi. Ve ayrıca, otuz mark <strong>ve</strong>rdi. Kamuran<br />

Bey beni üzdüğü için otuz mark harçlık <strong>ve</strong>rmişti. Paramı almayacak kadar boş bir adam<br />

olmadığını hırsım yüzünden anlayamamıştım. Mahmut’a sarıldım, “Bir daha hayatım boyunca,<br />

kumar oynamayacağım baba. İnan bana oynamayacağım” dedim. Çünkü, kumar gerçekten iğrenç<br />

bir oyundu. Hayatım boyunca da -İstanbul’da hatır için oynadığım bir kereyi saymazsak- kumar<br />

oynamayacaktım. Her şeyi bir bisiklet sahibi olmak için yaptığımı söyledim.<br />

Ertesi akşam okuldan döndüğümde, ince <strong>ve</strong> büyük bir kutu vardı kapının önünde.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!