01.03.2013 Views

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

dediğimi yaparım Adnan Özer. Daha önce belirtmiştim, çok iyi bir insan olmasına karşın, ticaret<br />

hayatından anlamazdı. Ve altı ay geçmeden yayınevini batıracaktı.<br />

Suçun Piçi’nin devamını andıran beşinci kitabımı yazmaya başladım. En güzel şey<br />

öğrenmek olduğu için, Beşiktaş İstanbul Murat Bilgisayar Dersanesi’ne kaydımı yaptırdım. Saat<br />

09.00-12.30 arası haftada dört gün olan ‘Windows 95’ kursuna başladım. İkinci el bir ‘PC’ de<br />

aldım.<br />

Hiç dergisinde yazmam teklif edildi <strong>ve</strong> yıllar önceki lakabım olan ‘Doberman’ adıyla<br />

yazdım. Üç ay süren ‘Windows’ kursunu bitirdim. Adnan Özer ile karşılaştığımızda ‘Öküz’<br />

dergisinin benimle görüşmek istediğini söyledi. Ve Öküz dergisinde ‘Racon’ adlı sayfamı aldım.<br />

Daha sonra maaş ile bir dergi grubunda çalışmaya başladım. Kitaplarımdan pek para<br />

kazanamamıştım. Fakat, işe başlarken ‘yazar’ sıfatıyla gitmem bana çok şey kazandırmıştı.<br />

Bu arada beşinci kitabım bitmek üzere. Aklıma ilk kitabım için yayınevi aradığım günler<br />

geldi. Elimde büyük bir zarf <strong>ve</strong> Cağaloğlu etrafında turalayışım, her kapıdan sepetlenişimi <strong>ve</strong><br />

solan umutlarımı düşündüm.<br />

Yayıncılıkta ‘Macintosh’ bilgisayar kullanıldığını biliyordum. Çalıştığım işyerinde de<br />

‘Mac’ kullanılıyordu. Araştırdım <strong>ve</strong> Mecidiyeköy’de ders <strong>ve</strong>ren ‘Kök Teknik Hizmetleri’ni<br />

buldum. Yayıncılık <strong>ve</strong> grafikerlik için en önemli programlar olan ‘Quark, FreeHand, Photoshop’<br />

pogramlarını içeren altı haftalık kursu da başarıyla bitirdim. Artık nereye gitsem, anında iş<br />

bulacak bir hale gelmeyi başarmıştım.<br />

Televizyon kanallarını turlarken ‘Kuraldışı Yayınları’ gözüme takıldı. İsmi hoşuma gitti.<br />

“Lan bu yayınevini benim için kurmuşlar herhalde” dedim. ‘Kitap Gazetesi’ alarak telefonunu<br />

aradım lakin yok. Neyse ki Kitap Gazetesi benimle yıllar önce bir röportaj yapmıştı <strong>ve</strong> sahibi<br />

‘Mustafa Karacan’ ile bir merhabamız olmuştu. Bir telefon çaktım <strong>ve</strong> beni hatırladı.<br />

Kuraldışı Yayınları’nın telefonunu aldım. Yayınevi sahibi ‘Nil Gün <strong>ve</strong> Saim Koç’ yoktu, not<br />

bıraktım. Sonraki günlerde telefonlaştık. Saim Koç, beni gazete, dergi <strong>ve</strong> televizyonlardan<br />

tanıdığını söyledi. Randevulaştık <strong>ve</strong> sıkı bir muhabbetimiz oldu. Eşi Nil beni çok sevdi. İşi<br />

bağladık. Beşinci kitabım olan ‘Gecenin Gözleri’ piyasaya çıktı.<br />

Son umut olarak başladığım <strong>ve</strong> susuz, karanlık bir evde, ispirto şişeleri arasında yazdığım<br />

ilk kitabım olan Şeytan Dönemeci, hayatımı değiştirdi. Artık kitaplarım satıyor.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!