01.03.2013 Views

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

HAYATIM HARBİDEN ROMAN Önsöz Bilinmezden gelmiş ve yine ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Augsburg’da kongre salonunda gördüğüm Muhammed Ali Clay, öğretmenlerim, kız<br />

arkadaşlarım, bisikletim. Ve dönüş yolunda tır içinde Alman topraklarından uzaklaşırken<br />

altımızda uzadıkça uzayan beyaz yol şeritleri. Her şeridi geçtiğimizde, demek ki Paşakapısı’na<br />

abone oluşum yaklaşıyordu. Ama nereden bilecektim?<br />

Paşakapısı’na altıncı girişimde her şey aynıydı. Tek değişen, dünün alt sübyan<br />

çocuklarının ‘gasp’ <strong>ve</strong> ‘oto çenç’ gibi çok ağır yükümlülükler taşıyan suçları bile göze almış<br />

olmasıydı. Eskiden ‘gasp koğuşu’ tek tük dolu olurdu. Oto çenç işinden gelen az olurdu. Ama<br />

artık, gasp koğuşu dolup taşmış <strong>ve</strong> taşanlar hırsızların yanına <strong>ve</strong>rilmişti. Oto çenç işi yapanlar<br />

gittikçe çoğalıyordu. ‘Belki büyük parayı bulurum’ düşüncesiyle gaspa çıkanlar, uzun yılların<br />

faturasını ödemek için isyanlar içinde bekler olmuştu. ‘Dört oto kasnaklarsam, bir mekan açarım<br />

kendime’ hesabı takılanlar da, <strong>yine</strong> ağır faturalar için beklemekten başka şey yapamayacaktı.<br />

Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde yattığımda, Menenjit belirtisi olan eklem yeri<br />

ağrılarını iyi öğrenmiştim. İş olsun hesabı revire bu belirtileri anlatarak hastaneye sevk raporu<br />

aldım. Mahkumlar Bayrampaşa hastanesine götürülürdü. Hani, şöyle birkaç saat dışarıyı görüp<br />

dönmek için herkes aynı dalga dümeni yapardı. Fakat, mahkum arabası hiç ummadığım bir<br />

hastane önünde durdu. Askerler inmemizi istedi. Ben hasta olmadığımı, yanlışlıkla geldiğimi<br />

söyledim. Lakin, asker, “Ben anlamaz hemşo” dedi. Bayrampaşa Hastanesi’ne gideceğimi<br />

umduğum için, menenjit belirtisi hikayesi anlatmıştım. Yani, intaniye servisine götürülecektim.<br />

Mahkum arabası azlığı nedeniyle, yakın olan Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne getirileceğim hiç<br />

aklıma gelmezdi. Artık dönüş yoktu <strong>ve</strong> merdi<strong>ve</strong>nleri çıkmaya başladık. İntaniye servisine girdik.<br />

Kollarımı sıkıca tutan iki asker <strong>ve</strong> ellerimde zincir kelepçeler. Başımı öne eğdim. Doktor odasına<br />

girdik. Beni tedavi etmek için aylarca uğraşan, beni hayatta tutabilmek için aylarca çırpınan<br />

doktorlarla karşılaşınca, dünyam karardı. Başımı kaldırmadığım halde tanımışlardı. İnsan bazen<br />

‘keşke şimdi ölebilseydim’ der ya, işte ben öyle bir an yaşıyordum. “Geldim doktor bey” diyen<br />

bayan sesi kulaklarımda çınladı. Doktorların asılmış yüzünü gören hemşire benim yüzüme baktı.<br />

Ölüm yatağında başucumdan ayrılmayan, beni hiç yalnız bırakmayan, sevdiğim yiyecekleri<br />

evinde hazırlayarak sefer tasıyla bana getiren Nermin Hemşire ile böyle bir şekilde karşılaşmam,<br />

milyon değil, milyar kez ölmekten daha beterdi. Nermin Hemşire masa üzerinde duran<br />

evraklarıma baktı. “Sen iftiraya uğradın değil mi? Yoksa, benim tanıdığım sen, böyle bir şeyi asla<br />

yapmazsın. Buna inanamam.” derken gözlerinden yaşlar akıyordu. Bir zamanlar bana umut<br />

<strong>ve</strong>rmek için, iyileşir iyileşmez evleneceğimizi söyleyen Nermin Hemşire’nin sözlerine <strong>ve</strong>recek<br />

cevabım olamazdı. Askerlerden biri “Bu bizim cezaevinin demirbaşıdır bacım. Gelir, gider, gelir,<br />

gider” demese olmazdı sanki. Nermin Hemşire hala inanamıyordu. “İnsanları sevmek suç mu?<br />

Sen nasıl böyle suçlar yaparsın? İnanamıyorum bu nasıl oluyor” derken dudakları titriyordu.<br />

Sonra öbür hemşireler girdi içeriye. Evrakımda yazan suçumu okuyan şaşırdı kaldı. Kimse<br />

inanmak istemiyordu.<br />

Muayene sonrası bir şeyim olmadığı ortaya çıktı. Bir şey çıkmayacağını ben de<br />

biliyordum zaten. Doktor odasından çıkarken Nermin Hemşire yanıma geldi. “Sen can

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!