21.02.2013 Views

0002823

0002823

0002823

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

içimde izlenir. Örneğin, Hançerli Hikâye-i Garîbesi’nde Süleyman’a üç günlük bir tatil<br />

veren patronu, gencin iki gün sonra dönmesi üzerine “aferin oglım ben sana üç gün<br />

ruhsat virmişken iki günceğiz ile iktifâ eylemişsin göreyim seni işte böyle olmalı deyü<br />

medh ü senâ ve nasihat”lerde bulunur (39). İki Birâderler Hikâyesi’nin kahramanları<br />

Hasan ve Hüseyin de, işletecekleri kayığı “mâh-be-mâh altmış pâre” (4) karşılığında<br />

kiralar. Ancak aynı mekân konusunda olduğu gibi, zaman konusunda da en ince ve<br />

ayrıntılı tutuma Reşad Ekrem Koçu’nun hikâyelerinde rastlarız. “Bursalı’nın<br />

Kahvehanesi”nde, “Yeniçeri ağasının 500 yeniçeri ve bostancıbaşının da 500<br />

bostancıyla Galata’ya gelmesi en çok bir saat sürmüştü” (136) ve “O çarşamba-<br />

perşembe gecesini de Abdi Bey küf kokulu taş bir mahzende bir don bir gömlekle yarı<br />

çıplak geçirdi” (130) gibi bilgiler alırız. Binbirdirek Batakhanesi Cevahirli<br />

Hanımsultan’da, bir adım daha ileriye gidilir. “Zerefşan’ın Cellatbaşı Kara Ali’yi oynaş<br />

edinmesinin üstünden bir ay kadar geçmişti ki, 1629 haziranın on beşinci cuma günü<br />

İstanbul’da iki cinaî vaka oldu” (24) ve “Hamamcı Hurşid Ağa’nın tembihi üzerine bu<br />

hamamda 1629 yılı haziranının 22-23 cuma-cumartesi gecesi şekavet yolunda mühim bir<br />

toplantı yapıldı” (47) gibi bilgiler, Tıflî hikâyelerinde zaman ve tarih kaygısının doruk<br />

noktasını oluşturmaktadır.<br />

Tıflî hikâyeleri, günlük hayatın kullanım nesneleriyle ilgili ayrıntılara da sıklıkla<br />

yer vermektedir. Bu bağlamda, “Tıflî Efendi Hikâyesi”nde örneğin “büyük serâyların<br />

ahur penceresi” bulunduğunu öğreniriz (83). İçki meclisleriyle ilgili ayrıntılar, birçok<br />

Tıflî hikâyesinde karşımıza çıkmaktadır. Meşhûr Tıflî Efendi ile Kanlı Bektâş’ın<br />

Hikâyesi’nde, bir mecliste “çelebi etmeği meyveler şekerlemeler kestâneler kavurma sulı<br />

külbastı kama [?] kebâbı salatalar taratorlar [?] İngiliz surâhîler ile Fırânca bâdeleri”<br />

(18) gibi yemeklerin yenip “ ‘arûsek tanbûr ‘arûsek kemân sentûr bozuk miskâl ‘arûsek<br />

151

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!