0002823
0002823
0002823
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
elli etmemek için bunlara da “bir karının koçasından mektûb gelmiş bize ânı gösterdi<br />
yazusı okunmaz güc ile kırâ’at eyledim” (32) şeklinde yalan söyler.<br />
Diğer tüm hikâyelerde toplumsal düzeni koruyan ve kimsenin dolandırmaya<br />
cüret edemediği tek bir karakter vardır; bu, Sultan Murat’ın kendisidir. Ne var ki “Tıflî<br />
Efendi Hikâyesi”nde, bu en yüksek otorite mercii bile ciddiye alınmaz. Tıflî, sevgilisine<br />
varmak için padişaha “vâlidesine” gittiğini söyler (66). Kara Mustafa, padişaha, Tıflî’nin<br />
âlem yaptığı ev hakkında “bir ihtiyâr âdem evlâdına makâmât ile mevlüd ta‘lîm ideyor”<br />
diye yalan söyler (75). Yine Mustafa, padişahın yanından yalıdaki gence varabilmek için<br />
“hay böğrüm” diye feryat koparıp uzaklaşır (86). Padişah yalıya geldiğinde ise Tıflî,<br />
Mustafa ve genç, ona görünmemek için hasta numarası yaparlar (90). Diğer hikâyelerde<br />
son derece hiddetli bir kişi olarak çizilen Sultan Murat’ın kendisi de, bu hikâyede<br />
oldukça hoşgörülüdür. Böylece padişah, Tıflî’nin sevgilisine gitmek için yalan<br />
söylediğini bilir ama göz yumar (67), yalıdaki gencin güzelliğini görünce Mustafa’ya<br />
yalanından dolayı hak verir (92) ve hikâyenin sonunda “kendi kürkin arkasından<br />
çıkarub” Tıflî’ye giydirir ve onu da affeder (94).<br />
Tüm bu öğeleri, eleştirisi yapılan ya da onaylanan belli bir toplumsal yapıdan<br />
çok, hikâyenin güldürmece boyutunun ağırlıkta olmasına ya da en azından toplumsal bir<br />
eleştiri yapılıyorsa bile bunun parodi yoluyla gerçekleşmesine bağlayabiliriz.<br />
“Hikâyet”teki olaylar genelde büyük bir ciddiyetle ele alınırken “Tıflî Efendi<br />
Hikâyesi”nde, karakterlerin kendilerini içinde buldukları durumların saçmalığına bilinçli<br />
bir vurgu yapılmaktadır. Padişahın kullarıyla ilişkisi, yaramaz çocuklarıyla başa çıkmaya<br />
çalışan bir babanın durumunu andırmaktadır. Bektaş’la Tıflî arasındaki düşmanlık ise,<br />
ölümüne bir nefretten çok ikide birde barışıp tekrar kavga eden kardeşlerin çekişmesini<br />
andırır. Hikâyenin sonunda Bektaş’a ne olduğunu öğrenmeyişimiz de, bu çekişmenin o<br />
123