19.02.2013 Views

kardemir'de sera gazı emisyonlarının hesaplanmasına - IISS 2012

kardemir'de sera gazı emisyonlarının hesaplanmasına - IISS 2012

kardemir'de sera gazı emisyonlarının hesaplanmasına - IISS 2012

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

International Iron & Steel Symposium, 02-04 April <strong>2012</strong>, Karabük, Türkiye<br />

KARDEMİR’DE SERA GAZI EMİSYONLARININ HESAPLANMASINA<br />

YÖNELİK YASAL VE GÖNÜLLÜ ÇALIŞMALAR<br />

Özet<br />

Ayşegül USLU<br />

* KARDEMİR A.Ş., Endüstri Etüt Proje Müdürlüğü, Karabük / TÜRKİYE, E-Posta: auslu@kardemir.com<br />

Son yıllarda fosil yakıtların yakılması, hızlı nüfus artışı ve toplumlardaki tüketim eğiliminin artması gibi nedenlerle<br />

<strong>sera</strong> gazlarının atmosferdeki yığılması artış göstermiştir. Bu artış küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine neden<br />

olmaktadır.<br />

IPCC’nin kurulması, BMİDÇS ve eki olarak kabul edilen Kyoto Protokolünün yürürlüğe girmesiyle; dünya çapında<br />

<strong>sera</strong> etkisi yapan gaz emisyonunun azaltılması hedeflenmiştir. Ülkemizde de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı<br />

tarafından sanayi tesislerinden kaynaklanan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> <strong>emisyonlarının</strong> izlenmesi, raporlanması ve doğrulanmasına<br />

ilişkin mevzuat çalışmalarına başlanmıştır.<br />

Bu çalışmada, Kardemir’de <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> <strong>emisyonlarının</strong> <strong>hesaplanmasına</strong> yönelik yasal zorunlulukların yanında,<br />

gönüllü olarak yürütülen Karbon Saydamlık Projesi (CDP) ve örnek bir hesaplama metodolojisi olan GHG Protocol<br />

hakkında bilgi verilecektir.<br />

Anahtar Kelimeler: Sera <strong>gazı</strong> emisyonları, CDP, GHG Protocol<br />

Abstract<br />

In recent years, by the reasons of the burning of fossil fuels, rapid population growth and increasing trend in<br />

consumption, the concentration of greenhouse gases increased in the atmosphere. This increase is caused by<br />

global warning and climate change.<br />

The establishment of the IPCC and by coming into force of UNFCCC with the Kyoto Protocol which is accepted<br />

as an attachment of UNFCCC, it is aimed to reduce worldwide greenhouse gas emissions. In our country, the<br />

legislation works such as monitoring, reporting and verification of greenhouse gas emissions from industrial<br />

facilities were started by the Ministry of Environment and Urbanization.<br />

In this study, as well as the legal requirements of Kardemir for the calculation of greenhouse gas emissions, a<br />

study conducted on a voluntary basis to the CDP and an example calculation methodology; GHG Protocol; will be<br />

given as information.<br />

Keywords: calculation of greenhouse gas, CDP, GHG Protokol<br />

1. Küresel Isınma ve İklim Değişikliği<br />

Dünyamızı tehdit eden en büyük çevre sorunlarından birisi olarak adlandırılan küresel ısınma ve iklim değişikliği<br />

olgusu; en başta fosil yakıt kullanımı, sanayileşme, enerji tüketimi, ormansızlaşma ve diğer insan etkinlikleri<br />

sonucunda ortaya çıkmış, ekonomik büyüme ve nüfus artışı bu süreci daha da hızlandırmıştır.<br />

Küresel ısınmanın, gelecekte çok ciddi sonuçlar doğuracağının ve bu ısınmanın büyük ölçüde insanoğlunun kendi<br />

faaliyetleri sonucu oluştuğunun anlaşılması üzerine, hükümetler ani önlemler alınması konusunda harekete<br />

geçme ihtiyacı hissetmişlerdir.<br />

BM Çevre Örgütü ve Dünya Meteoroloji Örgütü tarafından iklim değişikliği konusunun araştırılması için IPCC<br />

(Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli)’nin kurulması, UNFCCC (Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve<br />

Sözleşmesi) ve eki olarak kabul edilen Kyoto Protokolünün yürürlüğe girmesiyle; dünya çapında <strong>sera</strong> etkisi yapan<br />

gaz emisyonunun azaltılması hedeflenmiştir. “Ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar” ilkesi benimsenerek farklı<br />

ülkeler için farklı yükümlülükler getirilmiştir. Bu hedeflere ulaşmak için de Kyoto Esneklik Mekanizmaları<br />

oluşturulmuştur. Ortak Yürütme Mekanizması (JIM), Temiz Kalkınma Mekanizması (CDM) ve Emisyon Ticareti<br />

Mekanizması (ETM) ile zorunlu ve gönüllü karbon piyasaları oluşmuştur. Bu kapsamda; şirketlerin ve ülkelerin<br />

düşük karbon ekonomisine geçiş sürecinde kendilerine özgü şartlarda karbon yönetim stratejisi oluşturmaları<br />

oldukça önemlidir.<br />

Türkiye, 26 Ağustos 2009 tarihinde Kyoto Protokolü’ne Taraf olmasına rağmen Protokol kabul edildiğinde<br />

BMİDÇS tarafı olmadığından, EK-I Taraflarının sayısallaştırılmış salım sınırlama veya azaltım yükümlülüklerinin<br />

1115


1116<br />

Uslu, A.<br />

tanımlandığı Protokol EK-B listesine dâhil edilmemiştir. Dolayısıyla, Protokol’ün 2008-<strong>2012</strong> yıllarını kapsayan<br />

birinci yükümlülük döneminde Türkiye’nin herhangi bir sayısallaştırılmış salım sınırlama veya azaltım yükümlülüğü<br />

bulunmamaktadır.<br />

2. Sera Gazları Emisyonlarının İzlenmesi için Türkiye’deki Yasal Yükümlülük<br />

Türkiye; AB katılım müzakerelerini sürdüren, iklim değişikliği konusunda yürütülen uluslararası çalışmalara kendi<br />

özgün koşulları dahilinde katkı sağlayan, kalkınma konusunda büyük hedefleri olan bir ülkedir. Türkiye’nin gelişen<br />

ekonomisi, sanayisi ve artan nüfusuna bağlı olarak <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları artmaktadır. Türkiye gerek AB gerekse<br />

BM müzakereleri altında <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonlarını azaltmaya yönelik bir politikası olmadığını belirtmiştir. Çevre<br />

Faslı altındaki AB-ETS mevzuat uyum çalışmaları (2019 yılı teknik altyapının tamamlanması, uygulama tam<br />

üyelikle birlikte) ile politika yapma sürecine katkı sağlamak, iklim değişikliği müzakerelerine destek sağlamak için<br />

çalışmalar devam etmektedir.<br />

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından sanayi tesislerinden kaynaklanan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> <strong>emisyonlarının</strong> izlenmesi,<br />

raporlanması ve doğrulanmasına ilişkin mevzuat çalışmalarına başlanmış olup, karşılıklı görüş alışverişinde<br />

bulunmak üzere kamu kurum ve kuruluşları, sektör temsilcileri ile toplantılar gerçekleştirilmiştir ve paydaşlardan<br />

geri bildirimler alınmıştır. [1]<br />

Söz konusu yönetmelik çalışmalarında 2003/87/EC sayılı Avrupa Birliği Emisyon Ticareti Sistemi direktifinde yer<br />

alan faaliyetler (tesisler) ve ilgili direktifin 2007/589/EC sayılı izleme, raporlama ve doğrulama kılavuzu esas<br />

alınacaktır. Sanayi alt sektörlerine yönelik olarak yapılan söz konusu toplantılarda kapsam dâhilindeki tesis<br />

temsilcilerinin kılavuza çalışmaları ve kılavuzun uygulanmasına yönelik Bakanlığa geri bildirimlerde bulunmaları,<br />

uygulama aşamasında karşılaşılabilecek sorunların belirlenmesi ve kapasite geliştirme konusunda neler<br />

yapılabileceğine ilişkin görüş önerilerinin Bakanlığı bildirilmesi hususunda fikir birliğine varılmıştır. Belirtilen<br />

sanayi alt sektörleri şunlardır:<br />

� Termik ve Isı Santralleri<br />

� Petrol Rafinerileri<br />

� Demir ve Çelik Üretimi<br />

� Çimento Üretimi<br />

� Kireç Üretimi<br />

� Cam İmalatı<br />

� Seramik Ürünleri İmalatı<br />

� Pulpa ve Kağıt Üretimi<br />

� Nitrik Asit, Apidik Asit, Kaprolaktam, Glikoksal ve Glioksilik Asit Üretimi<br />

2015 yılında yukarıda belirtilen sektörler için <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonlarını hesaplama ve bildirme yasal sorumluluğu<br />

başlayacaktır. Firmalar öncelikle hangi yaklaşımı kullanarak emisyonlarını hesaplayacağını bildiren izleme<br />

planlarını oluşturacaklardır. Bu planların Bakanlık onayından geçmesini takiben, işletmelere özgü faaliyet verileri,<br />

emisyon faktörleri, oksidasyon ve çevirme faktörleri, izleme sınırları ve belirsizlik analizleri göz önünde<br />

bulundurularak <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları hesaplanacaktır. Akredite bir firma tarafından yapılmış hesaplar<br />

doğrulanarak, rapor son haliyle Bakanlık’a sunulacaktır.<br />

3. Türkiye’deki Gönüllü Çalışmalar- Karbon Saydamlık Projesi (Carbon<br />

Disclosure Project- CDP)<br />

Kardemir A.Ş. olarak gönüllülük esasına dayanarak başlatılan CDP projesinden gelen davete 2010 ve 2011<br />

yılında cevap vermiş bulunmaktayız.<br />

CDP, 2000 yılında, şirketlerin, yatırımcıların ve hükümetlerin iklim değişikliği tehdidine karşı önlem almalarını<br />

sağlayacak bilgileri toplamak ve paylaşmak amacıyla başlatılmıştır. İklim değişiklikleri risklerinin şirketler<br />

tarafından nasıl yönetildiğini küresel çapta raporlayan tek bağımsız uluslararası kuruluş olma özelliğini taşıyan<br />

örgüt, dünyada 2011 yılı itibariyle, 71 trilyon dolar değerindeki varlığı yöneten 551 kurumsal yatırımcı adına<br />

hareket etmektedir. [2]<br />

CDP aracılığıyla şirketler ve hükümetler karbon emisyonlarını azaltma hedefleri koyarak performans iyileştirmesi<br />

yapabilmektedir. Bu veriler; kurumsal yatırımcılar, şirketler, kamu politikasını yönlendirenler, resmi kurumlar ve<br />

akademisyenler de dâhil olmak üzere geniş bir kitle ile paylaşılmaktadır.<br />

2000 yılından bu yana dünya genelinde ve 2009 yılında Brezilya, Çin Halk Cumhuriyeti, Kore ve Hindistan’da<br />

hayata geçirilen proje Türkiye’de Akbank sponsorluğunda 11 Ocak 2010 Pazartesi günü hayata geçirilmiş olup<br />

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından yürütülmektedir. Projenin rapor sponsorluğunu ise<br />

Ernst&Young üstlenmiştir. [3]


1117<br />

Uslu, A.<br />

Düşük karbon ekonomisine geçişi küresel boyutta teşvik etmeyi hedefleyen proje sayesinde; yatırım şirketlerinin<br />

yatırım kararlarını alırken iklim değişikliği risklerini dikkate almaları ve emsallerine göre karbon emisyonu düşük<br />

olan şirketlere ağırlık vermeleri sağlanmaya çalışılmaktadır. Bu sayede, iklim değişikliğini bir fırsat olarak<br />

değerlendirebilen şirketlerin değerinin artması beklenmektedir. CDP projesi İMKB şirketlerinin ‘sorumlu’<br />

yatırımcıların radarına girmesi için iyi bir fırsat olarak değerlendirilmekte ve bu projenin Türk şirketleri ile ilgili bilgi<br />

eksikliğini gidermede önemli bir adım olacağı düşünülmektedir.<br />

CDP’nin yönettiği farklı programlar bulunmaktadır:<br />

� CDP Tedarik Zinciri (CDP Supply Chain)<br />

� CDP Kentler Programı (CDP Cities)<br />

� CDP Su Saydamlığı (CDP Water Disclosure)<br />

� CDP Yatırımcı Programı (Investor CDP)<br />

� CDP Karbon Hareketi (Carbon Action)<br />

Ülkemizde 2010 senesinde İMKB-50 endeksine dahil olan 50 şirket, 2011 yılında ise İMKB-100 endeksine dahil<br />

olan, Türkiye’nin halka açık en büyük 100 şirketi CDP tarafından <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> salımlarını ve iklim değişikliğiyle ilgili<br />

politikalarını açıklamaları için Investor CDP programına davet edilmiştir. Davete cevap veren ve raporlama yapan<br />

şirketler Çizelge 1’de belirtilmiştir: [4]<br />

Çizelge 1 CDP davetine cevap veren şirketler<br />

2010 & 2011 Yılında Cevap Veren Şirketler 2011 Yılında Cevap Veren Yeni Şirketler<br />

Akbank T.A.Ş. Akenerji Elektrik Üretim A.Ş.<br />

Bağfaş Bandırma Gübre Fabrikaları A.Ş. Akçansa Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş. (g)<br />

Brisa Bridgestone Sabancı Lastik Sanayi ve Ticaret A.Ş.<br />

Kardemir Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş.<br />

(g)<br />

Petkim Petrokimya Holding A.Ş. Coca-Cola Içecek A.Ş.<br />

Sabancı Holding A.Ş. Mondi Tire Kutsan Kâğıt ve Ambalaj Sanayi A.Ş. **<br />

Şekerbank Holding T.A.Ş. T.Şişe ve Cam Fabrikalari A.Ş.<br />

T. Garanti Bankası A.Ş. Tesco Kipa**<br />

Tav Hava Limanları Holding A.Ş. Türk Telekomünikasyon A.Ş.<br />

Türk Ekonomi Bankası A.Ş.<br />

T. Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.<br />

Yünsa Yünlü Sanayi ve Ticaret A.Ş.(g)<br />

Zorlu Enerji Elektrik Üretim A.Ş.*<br />

(*) Global Electric Utilities 250 örneklemine dahil olarak yanıt verenler şirketler<br />

(**) Global 500 örneklemine dahil olan ana şirketleri aracılığı ile yanıt veren şirketler<br />

(g) Gönüllü olarak yanıt veren şirketler<br />

CDP’ ye cevap vermek isteyen şirketlerdeki ilgili kişilerin, davet aldıktan sonra Online Yanıtlama Sistemi (ORS)<br />

ekranını aktive etmeleri ve soruları online olarak cevaplamaları gerekmektedir. Kullanma kılavuzu ve soru<br />

patikalama yöntemiyle katılımcıların cevap vermeleri kolaylaştırılmıştır. CDP Investor <strong>2012</strong> programında yer alan<br />

soruların ana ve alt başlıkları aşağıdaki gibidir:<br />

YÖNETİM<br />

1. Yönetim<br />

� Grup ve bireysel sorumluluk<br />

� Bireysel performans<br />

2. Strateji<br />

� Risk yönetimi yaklaşımı<br />

� İş stratejisi<br />

� Politika yapıcıları ile işbirliği<br />

3. Hedef ve İnsiyatifler<br />

� Hedefler<br />

� Emisyon azaltım insiyatifleri<br />

4. Yayınlar


1118<br />

Uslu, A.<br />

RİSKLER & FIRSATLAR<br />

5. İklim Değişikliği Riskleri (yönetmelikteki değişikliklerden kaynaklanan, fiziksel iklim<br />

parametrelerindeki değişikliklerden kaynaklanan, diğer iklim ile ilgili gelişmelerdeki değişikliklerden<br />

kaynaklanan riskler)<br />

6. İklim Değişikliği Fırsatları (yönetmelikteki değişikliklerden kaynaklanan, fiziksel iklim<br />

parametrelerindeki değişikliklerden kaynaklanan, diğer iklim ile ilgili gelişmelerdeki değişikliklerden<br />

kaynaklanan fırsatlar)<br />

EMİSYONLAR<br />

7. Emisyonlar Metodolojisi<br />

� Taban yıl<br />

� Yöntem<br />

8. Emisyon Verileri<br />

� Sınır<br />

� Kapsam-1 ve Kapsam-2 emisyon verileri<br />

� Verilerin doğruluğu<br />

� Harici tasdik veya doğrulama<br />

� Biyolojik olarak ayrılmış karbondan CO2 emisyonları<br />

9. Kapsam-1 Emisyon Dağılımı<br />

10. Kapsam-2 Emisyon Dağılımı<br />

11. Kapsam-2 Sözleşme Kaynaklı Emisyonlar<br />

12. Enerji<br />

13. Emisyonlar Performansı<br />

� Emisyonlar geçmişi<br />

� Emisyon yoğunluğu<br />

14. Karbon Ticareti<br />

15. Kapsam-3 Emisyonlar<br />

Şirketler karbon salımlarını hesaplamak için farklı metodolojiler kullanabilmektedirler. Fakat cevaplama yaparken<br />

kullandıkları metodolojiyi belirtmeleri gerekmektedir. En bilineni CDP’nin de önerdiği ve şirketimizin de kullandığı<br />

Greenhouse Gas Protocol’de yer alan hesaplama araçlarıdır.<br />

4. Sera Gazı Emisyonlarının Hesaplanması için Örnek Metodoloji - The<br />

Greenhouse Gas Protocol (GHG Protocol)<br />

Hükümet ve iş dünyası liderleri tarafından <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonlarını anlamak, ölçmek ve yönetmek için en yaygın<br />

olarak kullanılan uluslararası muhasebe aracıdır. GHG Protocol; Dünya Kaynakları Enstitüsü ve Dünya<br />

Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi arasında on yıl aşkın süren ortaklık ile; tüm dünyadaki işletmeler, hükümetler<br />

ve çevre grupları ile; iklim değişikliğiyle mücadele için güvenilir ve etkili programlar oluşturmak için çalışmaktadır.<br />

4.1. HESAPLAMA ARAÇLARI<br />

Emisyonların hesaplanması, çok-adımlı bir işlemdir. Doğru ve yararlı bir envanter ancak dikkatli şekilde kalite<br />

kontrol konuları ve gerekli faaliyet verilerinden sonra geliştirilebilir. Sadece bundan sonra emisyonları tahmin<br />

edilmelidir. Sera <strong>gazı</strong> Protokolü Kurumsal Standart tüm envanter geliştirme süreci konusunda rehberlik sağlar.<br />

Her bir hesaplama aracı sektör uzmanları tarafından hazırlanmıştır ve en iyi uygulama yöntemlerini<br />

yansıtmaktadır. Her bir hesaplama aracı bir Excel çalışma kitabı ve bir PDF rehber belgeden oluşmaktadır.<br />

Çoğu şirketin, kendi emisyonlarını karşılamak için birden fazla aracı uygulaması gerekmektedir. Farklı<br />

endüstriyel sektörlere yönelik olarak hesaplama araçları bulunmaktadır. Bu sektörler:<br />

� Adipik Asit<br />

� Alüminyum<br />

� Nitrik Asit<br />

� Amonyak<br />

� Çimento<br />

� HCFC-22<br />

� Demir ve Çelik<br />

� Kireç<br />

� Selüloz ve Kağıt<br />

� Soğutma ve Klima cihazları (imalat, montaj, işletme ve atık bertarafı)<br />

� Yarı iletkenler<br />

� Ağaç ve Orman Ürünleri şeklindedir.


Demir ve Çelik Tesisleri ile ilgili tüm emisyon kaynakları aşağıda listelenmiştir. [5]<br />

� Kapsam-1 Doğrudan Emisyonlar (Firma tarafından kaynaklanan ya da kontrol edilen)<br />

� Demir ve çelik üretim proseslerinden kaynaklanan CO2 emisyonu<br />

� Sabit yanmadan kaynaklanan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları<br />

� Taşıma veya mobil kaynaklardan gelen <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları<br />

� Kapsam-2 Dolaylı Emisyonlar (Satın alınan elektrik, ısı ya da buhar kullanımı kaynaklanan<br />

emisyonlar)<br />

� Satın alınan elektrikten kaynaklı <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları<br />

� Kojenerasyondan kaynaklı emisyonların tahsisi<br />

� Kapsam-3 Diğer Dolaylı Emisyonlar<br />

� Ürünlerin kullanımını sırasında açığa çıkan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları<br />

� Satın alınan malzemelerin üretiminden kaynaklanan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları<br />

� Ürünlerin taşınmasından kaynaklardan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonları<br />

Şekil 1. Entegre demir-çelik tesisleri temel <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyon kaynakları [6]<br />

1119<br />

Uslu, A.<br />

4.2. Kapsam-1’de Yer Alan Üretimden Kaynaklanan Sera Gazlarını Hesaplama İçin Örnek<br />

Denklemler:<br />

Entegre demir-çelik tesislerinde kok üretiminden kaynaklanan emisyonların hesaplanması: [6]<br />

Denklemdeki;<br />

ECO2, energy = kok üretiminden kaynaklanan CO2 emisyonları, ton<br />

CC = kok üretimi için koklaşabilir kömür miktarı, ton<br />

PMa = kok üretimi için kullanılan diğer proses girdilerinin miktarları, (yüksek fırın <strong>gazı</strong>, doğalgaz, fuel-oil), ton<br />

BG = kok fırınlarında tüketilen kok <strong>gazı</strong> miktarı, m 3 (ton veya GJ olarak ta hesaplanabilir)<br />

CO = üretilen kok miktarı, ton<br />

COG = koklaşma sonucu açığa çıkan ve tesise gönderilen kok <strong>gazı</strong>, m 3 (ton veya GJ olarak ta hesaplanabilir)<br />

COBb = kok <strong>gazı</strong>nın temizlenmesinden elde edilen ve diğer tesislere gönderilen yan ürünler, ton<br />

Cx = girdi veya çıktı malzemelerin karbon içerikleri, ton C/birim malzeme x<br />

(1)


1120<br />

Uslu, A.<br />

Entegre demir-çelik tesislerinde sinter üretiminden kaynaklanan emisyonların hesaplanması:<br />

[6]<br />

Denklemdeki;<br />

ECO2 = sinter üretiminden kaynaklanan CO2 emisyonları, ton<br />

CBR = sinter üretiminde kullanılan, satın alınan ve kok fırınlarında üretilen kok tozunun miktarı, ton<br />

COG = sinter üretiminde, tüketilen kok <strong>gazı</strong>nın miktarı, m 3<br />

BG = sinter üretiminde, tüketilen yüksek fırın <strong>gazı</strong>nın miktarı, m 3<br />

PMa = sinter üretimi için kullanılan diğer proses girdilerinin miktarları, (yüksek fırın <strong>gazı</strong>, doğalgaz, fuel-oil), ton<br />

SOG = sinterleşme sonucu açığa çıkan ve tesise gönderilen sinter <strong>gazı</strong>, m 3<br />

Cx = girdi veya çıktı malzemelerin karbon içerikleri, ton C/birim malzeme x<br />

Entegre demir-çelik tesislerinde demir ve çelik üretiminden kaynaklanan emisyonların<br />

hesaplanması: [6]<br />

E<br />

CO2<br />

Denklemdeki;<br />

�CBR<br />

� CCBR<br />

� COG � CCOG<br />

� BG � C<br />

E � CO2 �<br />

��<br />

�A ( PM a � Ca<br />

) � SOG � CSOG<br />

�<br />

�<br />

� PC�<br />

CPC<br />

� (COBa<br />

� Ca<br />

) � CI � CCI<br />

� L � CL<br />

� D � C<br />

�<br />

a<br />

�<br />

�<br />

� ( � ) � � � � � � � �<br />

� � Ob<br />

Cb<br />

COG CCOG<br />

S CS<br />

IP CIP<br />

BG C<br />

� b<br />

ECO2 = demir ve çelik üretiminden kaynaklanan CO2 emisyonları, ton<br />

PC = demir ve çelik üretiminde kullanılan kok (sinter içermeyen), ton<br />

COBa = yüksek fırınlarda tüketilen kok yan ürünleri, ton<br />

CI = yüksek fırına enjekte edilen pülvarize kömür miktarı, ton<br />

L = demir ve çelik üretiminde tüketilen kireçtaşı miktarı, ton<br />

D = demir ve çelik üretiminde tüketilen dolomit miktarı, ton<br />

CE = elektrikli ark ocaklarında tüketilen karbon elektrod mikrarı, ton<br />

Ob = demir çelik üretimi için kullanılan diğer proses girdilerinin miktarları, ton (sinter veya atık plastik)<br />

COG = yüksek fırınlarda tüketilen kok <strong>gazı</strong>, m 3<br />

S = üretilen çelik miktarı, ton<br />

IP = çeliğe dönüşmeyen, üretilen pik demir miktarı<br />

BG = üretilen ve diğer tesislere gönderilen yüksek fırın <strong>gazı</strong>nın miktarı, m 3<br />

Cx = girdi veya çıktı malzemelerin karbon içerikleri, ton C/birim malzeme x<br />

İşletmelerde tüketilen veya üretilen malzemelerin karbon içerikleri, tesislere özgü analizler<br />

yapılarak kullanılacağı gibi, Çizelge-2’den de yararlanılabilir. [6]<br />

(2)<br />

(3)<br />

BG<br />

D<br />

�<br />

� �<br />

�<br />

�<br />

BG<br />

44<br />

12<br />

� CE � C<br />

CE<br />

�<br />

� 44<br />

�<br />

�<br />

12<br />

�<br />


Çizelge 2 Proses malzemelerinin karbon içerikleri<br />

Proses Malzemeleri<br />

Karbon İçerikleri<br />

(kg C/kg)<br />

Yüksek Fırın Gazı 0.17<br />

Taş kömürü 0.91<br />

Diğer kömürler 0.67<br />

Katran 0.62<br />

Kok 0.83<br />

Kok Gazı 0.47<br />

Koklaşabilir Kömür 0.73<br />

Direct reduced Iron (DRI) 0.02<br />

Dolomit 0.13<br />

EAF Karbon Elektrodlar 0.82<br />

EAF Şarj Karbon 0.83<br />

Fuel Oil 0.86<br />

Sıcak Briketlenmiş Demir 0.02<br />

Kireçtaşı 0.12<br />

Doğal Gaz 0.73<br />

Çelikhane konverter Gazı 0.35<br />

Petrol Koku 0.87<br />

Pik Demir 0.04<br />

Hurda Demir 0.04<br />

Çelik 0.01<br />

1121<br />

Uslu, A.<br />

Sabit yanma, parlama, DRI üretimi, ve kireç üretiminden kaynaklanan CO2 ile tüm proseslerden<br />

kaynaklanan CH4 emisyonları da farklı denklemlerle kılavuzda açıklanmıştır. Ayrıca hazırlanmış Excel<br />

sayfalarını kullanarak her bir üretim sürecindeki emisyonların hesaplanması kolaylaştırılmıştır. Kapsam-2<br />

ve Kapsam-3 <strong>emisyonlarının</strong> da hesaplanması için hazırlanmış kılavuz ve Excel sayfaları mevcuttur. [5]<br />

5. Sonuç<br />

Üretilen bir değerin, tüketiciye ulaştırılmasında ve tüketim sonrasındaki aşamalarda atmosfere en az miktarda<br />

<strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> salımı verecek şekilde bir ekonominin oluşturulması için ulusal ve/veya sektörel kalkınma stratejileri ile<br />

iklim değişikliği politikalarının, kurumsal yapılanma ve mevzuatların entegrasyonu gerekmektedir.<br />

Türkiye’nin <strong>2012</strong> yılı sonrası (Kyoto Protokolü’nün 2. Yükümlülük Dönemi) dönem için hazırlıklı olması<br />

gerekmektedir. Öncelikle tüm sektörlerde ve firmalarda karbon ayak izi hesaplamalarının gerçekleştirilmesi<br />

sağlanmalıdır. Tüm firmalar, karbon yönetim ilkelerini hem çevre yönetiminin bir parçası hem de işletme verimliliği<br />

ve rekabetinin arttırılmasının bir aracı olarak uygulamaya sokmalıdır.<br />

Kardemir A.Ş. olarak bundan sonraki hedeflerimiz; prosesler sonucu açığa çıkan <strong>sera</strong> <strong>gazı</strong> emisyonlarımızı<br />

kontrol altına almak için düzenli izlemelerini yapılmasını sağlamak, emisyon azaltımı sağlayan projeler geliştirmek<br />

ve kredilendirme olanaklarının incelenerek karbon emisyon ticaretine dâhil olabilmektir. Ayrıca tüm<br />

çalışanlarımızda küresel ısınma ve iklim değişikliği konularında bilincin geliştirilmesini hedeflemekteyiz.<br />

Kaynaklar<br />

[1] http://iklim.cob.gov.tr/<br />

[2] https://www.cdproject.net/<br />

[3] http://cdpturkey.sabanciuniv.edu/<br />

[4] CDP Turkey-100 Report 2011<br />

[5] http://www.ghgprotocol.org/calculation-tools/iron-and-steel-sector<br />

[6] GHG ProtocolCO2 emissions from the production of iron and steel (Guidance document)

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!