11.07.2016 Views

writing_womans_lives_symposium_paper_book_v2

writing_womans_lives_symposium_paper_book_v2

writing_womans_lives_symposium_paper_book_v2

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

üzerinden ortaya koyduklarının da açık bir göstergesidir. Erkeklerin yokluğunda yaşanan kısa süreli<br />

rahatlama, kadının öteden beri itinayla örülen ataerkinin kusursuz dünyasında erkeksizliğin başlı<br />

başına bir kusur olduğunu hatırlamasıyla son bulacaktır. Kadınların bu doğrultudaki söylemleri,<br />

anlatıcının dilsel kurulumunda sakız imgesiyle parodileştirilir.<br />

Kadınların bir kısmı, ‘İyi ki kocamız yok,’ diyordu, ötekiler ‘ne yazık ki kocamız yok...’<br />

Ama ‘İyi ki’ ile de başlasa ‘Ne yazık ki’ ile de başlasa, her cümle bir koca doğuruyordu.<br />

‘Koca’ kelimesi, hep birlikte çiğnedikleri kocaman bir sakız gibiydi. Bu sakız çok<br />

çiğnenmekten tadını kaybedip kadınların dillerinin altına ve dişlerinin arasına yapıştığında<br />

onu parmaklarıyla çekip alıyor ve havada iplik iplik sündürüyorlardı. Wonaym’daki salonda<br />

masaların yanından geçerken ellerimle memelerimi biraz kapamaya, ayaklarımın altındaki<br />

parkeleri fazla gıcırdatmamaya çalışıyordum ki sakızları saçlarıma ya da kazağıma<br />

yapışmasın. Çıkan her ses kadınların sakızı daha da büyütmelerine yarıyordu. ‘Kız salla<br />

memelerini, salla. Bir erkek görecek olsa bunu.’ Ağızlarında erkekleri sakız gibi çiğneyen<br />

kadınlar, içlerinden biri sakızından balon yapıp havada patlattığında susuyorlardı ancak.<br />

PAT! 26<br />

Sonuç<br />

Haliçli Köprü romanı, temelde aynı ataerkil toplumsal kodlarla örülü kadın belleğinden hareketle,<br />

göçmenliğin cinsiyet özelinde sınandığı noktadaki duruş ve davranış biçimlerini işaret eder. Büyük<br />

oranda birbiriyle örtüşen ve bu anlamda temsili bir yapı arz eden “göçmen kadınlık”, tanımlanmış<br />

idealin dışına çıkan unsurları içinde eritmek, eritemediği durumlarda ise dışlamak eğilimindedir.<br />

Romandaki anlatıcı genç kızın göçmenlikle imtihanı da giderek bir farkındalığa dönüşmeye başlar.<br />

Annelik, dil, bekaret, erkeksizlik kavramları üzerinden hayatı sorgulayan ve uzun süre gelenekle<br />

müzakere yolunu seçen anlatıcı, zamanla kadınlık deneyiminin bu sorgulamanın merkezine olması<br />

gerektiğini kavrar. Yine de bu kadınlık keşfi her kadın için ayrı duygu ve durumları harekete<br />

geçirecektir. Göçmen kadınlar, özdenetimi sağlayan anne imgesi ve erkek tahakkümü sınır dışında<br />

kalmış olsa da bazı ihtilafları kendi içlerinde barındırırlar. Ataerkil kodları sarsan bu genç anlatıcı<br />

kadının karşısında, ataerkinin bekçiliğine soyunan kadın göçmenler hep vardır.<br />

Özdamar’ın anlatısı; ataerkil düzenin milliyetçi söyleminde kendisine biçilen roller ve çizilen sınırlar<br />

üzerinden, “erdemli/namuslu” kalarak bağlı bulunduğu topluluğun kimliğini korumak amacındaki<br />

kadının, göçmenlik yoluyla içine girdiği yeni toplumla ilişkilenmeden yaşamaya çalıştığını gösterir.<br />

Ancak genç kızın romandaki varlığı, geleneğin ve iktidarın dilini sahiplenmektense sorgulamaya<br />

yönelik bir aklın da her daim mümkün ve var olduğunu göstermesi açısından son derece önemlidir.<br />

Keywords: Emine Sevgi Özdamar, The Bridge of the Golden Horn, Gender, Women migrants,<br />

Autobiographical novel<br />

Ömür Akyüzlü<br />

İstanbul Technical University,<br />

Departmen of Turkish Language<br />

akyuzlu@itu.edu.tr<br />

Notlar<br />

1<br />

E. Sevgi Özdamar, Haliçli Köprü, çev. İlknur Özdemir (İstanbul: Turkuvaz Kitap, 2008).<br />

2<br />

Hülya Adak, “Otobiyografik Benliğin Çok‐Karakterliliği: Halide Edib’in İlk Romanlarında Toplumsal<br />

Cinsiyet” ed. Sibel Irzık ve Jale Parla, Kadınlar Dile Düşünce: Edebiyat ve Toplumsal Cinsiyet<br />

(İstanbul: İletişim Yayınları, 2004), 162.<br />

3<br />

Selda Şerifsoy, “Aile ve Kemalist Modernizasyon Projesi” der. Ayşe Gül Altınay, Vatan, Millet,<br />

Kadınlar (İstanbul: İletişim Yayınları, 2013), 170‐171.<br />

4<br />

Nira Yuval‐Davis, Cinsiyet ve Millet, çev. Ayşin Bektaş (İstanbul: İletişim Yayınları, 2010), 132.<br />

5<br />

Rubina Saigol, “Militarizasyon, Ulus ve Toplumsal Cinsiyet: Şiddetli Çatışma Alanları Olarak Kadın<br />

847

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!