11.07.2016 Views

writing_womans_lives_symposium_paper_book_v2

writing_womans_lives_symposium_paper_book_v2

writing_womans_lives_symposium_paper_book_v2

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ayrıntılar da ritüelleri, mitik inançları, geleneksel bilgi ağlarını okuyucuya sunar. Burada Esma Ocak’ın<br />

gözlem ve anlatım gücü kadar kadınlık deneyimlerinin de payı olmalı.<br />

Esma Ocak, kırsal kadınının doğa ve toplumsal kuralların acımasız kurallarla kuşatılmışlığını anlatır<br />

ama anlattıkları bununla sınırlı değildir. Sadece acıları, olanaksızlıkları değil, kadınların neşesini,<br />

gücünü, özgür aşkı, cinselliklerini de yazmıştır. Sabit bir acılı doğu kadını imgesi yoktur eserlerinde.<br />

Doğum yaparken hayatını kaybeden ya da berdel olan kadınlar kadar, evlenecekleri erkekleri seçen,<br />

evlenmeden önce sevdikleriyle yakınlaşan kadınlar da vardır. Onu benzer kırsal yazarlarından ayıran<br />

en önemli özelliği olarak değerlendirilebilecek olan bu durum, iki etkenle açıklanabilir. Bunlardan<br />

birisi Muş Gürcüsü Destanı 7 romanında etkisi çok belirgin olarak hissedilen Kürt sözlü edebiyatıdır.<br />

Dengbejlerden dinlediği destanlardan esinlendiği öyküleri, diğer eserlerinden farklı olarak çok daha<br />

fazla özgür aşkı işler. Çok katı bir aile savunuculuğu ve ahlakçı yaklaşımla feminizmi, evlilik öncesi<br />

cinsel deneyim yaşamayı, boşanmayı, kürtajı eleştirdiği Kadınlar Mektebi romanının yazan Esma Ocak<br />

ile Muş Gürcüsü Destanı’nı yazan Esma Ocak’ın aynı kişi olduğuna inanmak zordur. Kadınlar<br />

Mektebi’nin evlenmeden önce cinsel ilişki yaşayan bedbaht kahramanına karşı çıkarılan ideal kadın,<br />

hem kamusal alanda başarılı bir meslek sahibidir hem de aile değerlerine sıkı sıkıya bağlı, iffetli bir aile<br />

kadınıdır.<br />

Diğer hususun da öykülerini anlattığı kadınların yaşadığı hayatın bizzat içinde olmasıyla alakalı<br />

olduğu belirtilebilir. Her ne kadar bireysel kimliğini modern Türk kadını olarak inşa etse de, anlattığı<br />

kadınlarla aynı dünyayı paylaşmanın verdiği gerçeklik, canlılık ve zenginlik vardır betimlemelerinde.<br />

Dünyanın/toplumun baskısına direnme yolları bulan kadınların hınzır ve buluşçu özellikleri, gündelik<br />

hayatlarını kesen hikayeleştirme gücü Ocak’ın anlatısında yer bulur.<br />

İşte bu nedenle Berdel ya da Kelekteki Kadın isimli trajik öykülerin yazarı Esma Ocak’ın aynı<br />

zamanda Gülün Gücü 8 isimli öykünün yazarı olması şaşırtıcı değildir. Gülün Gücü isimli öyküde, zorla<br />

evlendirilen, doğum yaparken yaşamını yitiren değil, evlenecekleri erkekleri neşeyle seçen şen, canlı<br />

köylü kadınları vardır:<br />

Pınarın başında testileri dolduruyordu kızlar. Bir kaçı birbirlerini dürtüp gülüştüler.<br />

Yokuşu bir delikanlı tırmanıyordu, oldukça yakışıklıydı da elindeki gelişi güzel toplanmış,<br />

demetlenmiş yaban güllerinden bir tanesini Ayşe kıza fırlattı. Kız onu havada kapıp, oluğun<br />

önündeki testisinin kulpuna yapıştı… kız birbirlerine bakıp gülüşenlere aldırmadan, elindeki<br />

gülü bir tokayla başına iliştirdi (…) Gözünü budaktan sakınmayan komşu köyün delikanlısı,<br />

koyunların arasına katılıp yürüdü bir süre. Köyüne giden yola sapmadan oynak bir ıslıkla<br />

uyardı sevgilisini 9<br />

Öykünün devamında, gece kaçma planına ilişkin işaretler anlatılıyor. Berdel isimli öykü kitabında<br />

yer alan bu öykünün ardından, kitapta yer alan ve yine kaçma üzerine olan Hepiniz Kaçın öyküsünde<br />

ise köydeki yaşama dair aşağıda yer verilen bir betimleme yer alır;<br />

Katı bir bağnazlık içindeki kentten ne kadar ayrımlı ve özgürceydi yaşamları. Kadınların<br />

erkeklerle tarlalarda, pınar başlarında, harman yerinde konuşup şakalaştıklarını,<br />

meydanlarda kol kola halay çektiklerini, hatta göğüslerini açıp çocuklarını emzirdiklerini<br />

şaşkın bakışlarla izlemiştim. 10<br />

Bu öyküde köylü kadınlarla beri 11 ye gidişini anlatıyor. Öyküde onlar yürürken iki delikanlı da<br />

kendilerini takip ediyor. Bu delikanlıların kim olduklarını sorduğunda, kadınlar, onların kızların<br />

sevgilileri olduğunu söylüyorlar:<br />

yaa dedim, bu gibi şeyler sizde ayıp yahut yasak değil mi? Hep bir ağızdan:<br />

− Yoo dediler niye ayıp olsun. Bu oğlanlar beri saatini hiç kaçırmazlar, hem gelmeseler<br />

kızlar küser, alınırlar. 12<br />

521

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!