08.12.2012 Views

brazıl / brezilya - FIBA.com

brazıl / brezilya - FIBA.com

brazıl / brezilya - FIBA.com

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>FIBA</strong> DÜNYA ŞAMPİYONASI TARİHÇESİ<br />

<strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası dünyadaki en büyük uluslar arası basketbol<br />

mücadelesi.<br />

Turnuva ilk olarak Arjantin’de yapılırken o zamandan beri 15 kere düzenlendi.<br />

Yugoslavya turnuvayı beş kez zaferle kapatırken Sovyetler Birliği’de üç kez altın<br />

madalyaya sahip olma şansını yakaladı. İspanya ise son şampiyon.<br />

Düzenlenen 16 Olimpiyat Oyunu’nun 13’ünü kazanan Amerika Birleşik Devletleri<br />

ise 15 kez katıldıkları <strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası’nı sadece üç kere kazanabildi.<br />

Gelin, son dört <strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası’na şöyle bir göz atalım.<br />

2006- JAPONYA<br />

İspanya zafere ulaşan takım olurken 2006 <strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası o zaman<br />

için tarihin en çekişmeli ve en büyük basketbol organizasyonu olmuştu. Katılan<br />

takım sayısının 16’dan 24’e yükseltildiği turnuvada İspanya, Yunanistan’ın<br />

önünde altın madalyayı kazanan takım olurken son sekize kalan takımlardan<br />

altısı Avrupalı idi.<br />

Diğer dört kıtanın katılımcılarıda turnuva boyuncu kendileri adına unutulmayacak<br />

anlara imza attılar. Afrikalı devler, Angola ve Nijerya eleme turlarına katılmaya hak<br />

kazanırken Nijerya, Dirk Nowitzki’li Almanya’ya sadece bir sayı farkla kaybedip<br />

turnuvaya veda etti. Okyanusya’nın temsilcileri olan Yeni Zelanda ve Avustralya<br />

son 16’ya kalırken, Yao Ming’te <strong>FIBA</strong> Asya Şampiyonu Çin’i son sekize taşıdı.<br />

Amerika ise ABD ve Arjantin’le yarı finallerde temsil edildi.<br />

Turnuva giderek heyecan verici bir atmosfere bürünerek taraftarların iki tane<br />

nefes kesen yarı finale tanıklık etmesine zemin sağladı. ABD,Yunanistan,<br />

İspanya ve Arjantin’den oluşan son dört takım yenilgi yüzü görmemiş ekiplerden<br />

oluştuğundan her bir takım Final’e ulaşma amacındaydı.<br />

İlk yarı final maçında Yunanistan geriden gelip ABD’yi 101-95’lik skorla mağlup<br />

etti. Maçın ilk bölümlerinde 12 sayı geriye düşen Yunanistan, Theo Papaloukas’ın<br />

pasları ve Sofoklis Shortsianitis’in pota altındaki gücüyle beraber ilk yarının<br />

bitiminde skoru 45-41’e getirmeyi başardı ve maçıda bu şekilde kazanarak<br />

Yunan taraftarların Atina sokaklarına dökülmesine neden oldu.<br />

İkinci yarı finalde ise 2004 Olimpiyat Şampiyonu Arjantin İspanya’ya 75-74’lük<br />

skorla boyun eğdi. Andres Nocioni’nin son saniyelerde boş bir üç sayılık atış<br />

kaçırdığı maçı hak eden taraf olan İspanyollar kazandı. Zafer Pau Gasol’un<br />

ayağını kırıp belirleyici bölümde oynayamamasıyla beraber düşünülenden daha<br />

pahalıya mal oldu.<br />

Buna rağmen, İspanya Yunanistan’ı finalde 70-47’lik skorla yenerek tarihindeki ilk<br />

Dünya Şampiyonası zaferini yaşadığı maçta kendisine pekte ihtiyaç duyulmadı.<br />

ABD ise Arjantin’i 96-81’lik skorla geçerek bronz madalya ünvanını korudu.<br />

2002- ABD<br />

2002 <strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası tarihe basketbolun doğduğu kıtada yapılan<br />

ilk şampiyona ve tarihteki en heyecanlı <strong>FIBA</strong> turnuvalarından biri olarak tarihe<br />

geçti.<br />

Turnuvanın başlamasından önce pek çok uzman 16 takımın yarısından<br />

fazlasının yarı finallere gelebileceğini düşünüyordu. Buna rağmen 2000 Sidney<br />

Olimpiyatları’nın altın madalya kazanan takımı olan ABD, evlerinde oynamanın<br />

verdiği etkiyle güçlü favorilerden biriydi.<br />

Ev sahibi takım son sekizde Arjantin’e 87-80 yenilip Çeyrek Finallerde son<br />

şampiyon Yugoslavya’nın rakibi oldu.Bu maçı da 81-78’lik skorla kaybeden ABD,<br />

NBA oyuncularının takımda yer almaya başladığı ilk dönemden bu yana ilk defa<br />

madalya yolculuğundan uzak kalmış oldu.<br />

Finalde ise Yugoslavya, büyük bir çekişmeye sahip olup uzatmaya giden maçta<br />

Arjantin’i 84-77 yendi. Almanya ise Yeni Zelanda’yı 117-94’le geçerek<strong>FIBA</strong><br />

Dünya Şampiyonası tarihlerindeki ilk madalyaları olan bronz madalyaya ulaştı.<br />

1998-YUNANİSTAN<br />

NBA’deki grevden dolayı ABD’nin en iyi oyuncuları bu turnuvaya katılmayı<br />

reddetti.<br />

Her ne kadar bu turnuvanın başarısını ve ününü zedelemiş olsa da bu özellikle<br />

Yugoslavya’nın da dönmesiyle beraber daha önce hiç olmadığı kadar fazla<br />

sayıda madalya adayının oluşmasını sağladı. Bu noktadan sonra Yugoslavya<br />

takımı sadece Sırbistan ve Karadağ’dan gelen oyunculardan oluşuyordu.<br />

Favorilerin arasından oynanan maçlar oldukça yakın geçerken bu maçlar birkaç<br />

sürpriz sonuca da zemin hazırladı. Örneğin Litvanya Arturas Karnishovas’ın 29<br />

sayısıyla ABD’ni 84-82 yenerken Yugoslavya’nın Rusya’yı 82-74’le geçmesi için<br />

bir uzatma periyodu gerekti.İspanya ise Arjantin’i 68-67 ile turnuvanın dışına itti.<br />

195<br />

ABD daha sonra Yarı Finaller için İtalya’yı 80-77 yenerken ünvanlarını Sergei<br />

Babkov’dan 30 sayılık katkı bulan Rusya’ya karşı 66-64’le sona eren maçla<br />

kaybettiler.<br />

Diğer yari finalde ise maçın başlarında Yunanistan’ın uzunlarına çare üretemeyen<br />

Yugoslavya ikinci yarıda Dejan Bodiroga ve Zeljko Rebraca’ın katkısıyla geriden<br />

gelip 78-73’le finale uzanan taraf oldu.<br />

Yugoslavlar Avrupa’daki üstünlüklerini Rusya’yı 64-62 yendikleri maçla tekrar ilan<br />

ederken galibiyete katkıda bulunan isimler olan Bodiroga ve Rebraca’da ülkeye<br />

dördüncü zaferini Predrag Danilovic,Vlade Divac ve Zoran Savic’in eksikliklerine<br />

rağmen getiren takımın önemli parçaları oldular.<br />

1994-KANADA<br />

Bu şampiyona birkaç nedenden dolayı diğerlerinden farklıydı. Bunun öncelikli<br />

nedeni Toronto’nun profesyonel beyzbol takımı olan Toronto Blue Jays tarafından<br />

kullanılan 70,000 kişilik SkyDome’un bu şampiyonada kullanılmış olmasıydı.<br />

Stadyum bu organizasyon için yeniden yapılandırılırken final gününü bir <strong>FIBA</strong><br />

Dünya Şampiyonası rekoru olan 32,616 kişiye ev sahipliği yaptı.<br />

Turnuva Shaquille O’Neal, Alonzo Mourning, Dominique Wilkins ve Reggie<br />

Miller’dan oluşan ve Rüya Takım 2 ünvanını kazanan ABD takımıyla birlikte<br />

farklı bir boyut kazandı. 2 sene önce Barcelona Olimpiyatları’nda altın madalyayı<br />

kazanan Rüya Takım 1’in izlerini takip eden bu takım da zafer için doğru adımları<br />

attı.<br />

Bu değişim rüzgarı turnuvadaki diğer takımları da etkiledi. SSCB, Rusya’ya<br />

doğru yol alırken Birleşmiş Milletler’in ambargosuna maruz kalan Yugoslavya’da<br />

Toronto’ya kabul edilmedi. Hırvatistan ise <strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası’nda ilk defa<br />

kendi bayrağıyla boy gösterdi.<br />

ABD Final’de Rusya’yı 137-91’lik skorla yenerek hükümdarlığını kanıtlamış<br />

oldu.<br />

Ancak yinede Ruslar için sonucu yumuşatan şartlarda mevcuttu. Bir önceki gün<br />

Ruslar, Toni Kukoc ve Dino Radja önderliğindeki Hırvatistan’ı 66-64 yenerek<br />

adlarını finale yazdırmaya hak kazanmıştı.<br />

Kazananı belirleyecek olan mücadelede ise Babkov,Mikhail Mikhailov ve Sergei<br />

Bazarevich’in katkıları ABD adına her iki potada da oyunu domine eden O’Neal’ı<br />

engellemeye yetmedi.<br />

Avrupa ise yenilmez bir görüntü çizen Rüya Takım 2’nin üç takım yerleştirmeyi<br />

başardı. Rusya’nın gümüş madalyaya ulaştığı şampiyonada Hırvatistan’da bronz<br />

madalyaya ulaşarak tarihlerinin en büyük başarısına imza attı.<br />

Geçmişteki diğer <strong>FIBA</strong> Dünya Şampiyonası turnuvalarıyla<br />

ilgili bilgilere archive.fiba.<strong>com</strong> ’dan ulaşılabilir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!