19.04.2016 Views

AramızdanAyrılanlar

Türk Fizik Derneği

Türk Fizik Derneği

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sayfa 291<br />

Doğu Teknik Üniversitesi’ne profesör olarak atandı. Erdal İnönü ile birlikte kuramsal fizik<br />

bölümünde çalışmaya başladı. Erdal İnönü ismi<br />

Feza Bey için meçhul değildi: Erdal Bey, “İnönü-Wigner Grup Daralması” olarak bilinen grup<br />

kuramı çalışmasından dolayı isim yapmıştı. Aynı yıllarda, Fizik Bölümü’nde Prof. Adnan<br />

Şaplakoğlu ve Suha Gürsey bulunuyordu. ODTÜ Fizik Bölümü’nün başlangıç yılları çok ilginç.<br />

ODTÜ henüz yeni yerleşkesine taşınmamış, TBMM’nin Dikmen yolu üzerinde bulunan yan<br />

bahçesindeki çamaşırhanesinin etrafındaki barakalarda faaliyet gösteriyordu. Benim Feza Bey<br />

ile ilk karşılaşmam 1962-63 öğretim döneminde bu barakalarda oldu.<br />

İlk Karşılaşma:<br />

Feza Bey, doktorasını yapıp İstanbul Üniversitesi’ne döndüğünde ben, Osmaniye’nin ücra bir<br />

köyünde ilkokul ikinci sınıfta okuyordum. O, ODTÜ’ye geldiği zaman, Ankara Üniversitesi<br />

Fen Fakültesi Fizik Bölümü’nde öğrenciydim. Karmaşık müfredatlar izleyerek kendimi AÜ<br />

Fen Fakültesi’nde bulmuştum. Orada iki yıl eğitim gördükten sonra, Milli Eğitim Bakanlığı’nın<br />

maarif kolejlerine öğretmen yetiştirme projesi çerçevesinde ODTÜ’ye transfer edildim.<br />

Böylece, ünlü fizikçimizin varlığından habersiz, kendimi AÜ Fen Fakültesi’nin o görkemli taş<br />

binası, düzenli laboratuvar ve sınıflarından sonra, ODTÜ’nün barakalarında buldum. O yıl,<br />

Erdal Bey’den termodinamik, Özcan Öktü’den elektronik laboratuvarı derslerini aldık.<br />

Matematik ve mühendislikten de seçmeli derslere giriyorduk. Düşününüz, Feza Bey 1962-63<br />

öğretim döneminde hemen yanıbaşımızda, ama kendisinin varlığından habersiz yaşıyoruz.<br />

Bu sözcüğü çoğul kullanıyorum. Çünkü, Yüksek Öğretmen Okulu’nun öğrencisi olarak<br />

arkadaşlarım Hüseyin Akçay, Ziya Sümengen ve ben ODTÜ’ye transfer olmasaydık, beş kişilik<br />

sınıfımız yarıdan fazla öğrencisinden yoksun kalacaktı. Denilebilir ki, o başlangıç yıllarında<br />

bölümde her öğrenciye bir hoca düşüyordu. Oysa, ayrıldığımız AÜ Fen Fakültesi’ndeki<br />

sınıfımızda yüze yakın öğrenci vardı. ODTÜ Fizik Bölümü tarihine dönüp bakılırsa, bölüme en<br />

çok yabancı öğretim üyesi ve araştırmacının davet edildiği yıl 1962-63 öğretim yılı olarak<br />

görülür. Kimler gelmemiş ki? Kısa bir ziyaret için Nobel Ödülü sahibi T.D.Lee davet edilmiş.<br />

Nispeten uzun süreli ziyaretlerde bulunanlar ise, her biri kendi alanlarında ünlü fizikçiler<br />

Louis Michel, G.F.Chew, Moris Jacob ve R. Shaw. Bu son saydığım bilim insanlarını o öğretim<br />

yılında gördüğümü hiç hatırlamıyorum. T.D. Lee, Chicago Üniversitesi’nde doktorasını<br />

yaparken, arkadaşı C.N.Yang ile zayıf etkileşmelerde paritenin bozulduğunu ortaya atan<br />

bilim insanı. Columbia Üniversitesi’nden Feza Bey’in yakın arkadaşı. Birlikte bilimsel<br />

Aramızdan Ayrılanlar<br />

Türk Fizik Derneği

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!