TÜRKİYE NOTERLER BİRLİĞİ HUKUK DERGİSİ

2015-2 2015-2

25.12.2015 Views

Türkiye Noterler Birliği Belirsiz alacak davasında, talep sonucunun miktar veya değerinin, tam ve kesin olarak belirlenebildiği anda, davacı, alacağının tutarını, belirlilik kazanan bu tutara çıkarmışsa, mahkeme, davanın başında, dava dilekçesinde gösterilen asgarî tutar üzerinden hesaplanan ve peşinen ödenmesi gereken karar ve ilâm harcını, kesin talep sonucu üzerinden yeniden hesaplamalı ve eksik kalan kısmı, davacı tarafa tamamlattırmalıdır; tamamlama işlemi gerçekleştirilmediği sürece, davaya devam olunamaz (HK. m.30; m.16, IV). Davacının, geçici talep sonucunu, kesin talep sonucuna dönüştürdüğü hususunda, davalı haberdar edilmeli ve bu suretle, davalıya, bu tutarı değerlendirebilme, tutara ilişkin görüşlerini açıklayabilme olanağı tanınmalıdır 37 . Yargılamaya ilişkin temel bir hak olan hukukî dinlenilme hakkı (HMK m.27) uyarınca, davalıya, bu şekilde bir bildirimin yapılması zorunludur 38 . Davalı, bildirim üzerine, beyanda bulunurken, savunma sebeplerini genişletip değiştiremez 39 . Geçici talep sonucunun, kesin talep sonucuna dönüştürülmesi halinde, mahkeme, artırılan bu yeni tutara, yani kesin talep sonucuna göre, davaya devam etmeli ve karar vermelidir. B. Belirsiz Alacak Davası Bağlamında Ortaya Çıkan Hukukî Sonuçlar I. Medenî Usul Hukuku Bakımından Belirsiz alacak davasında derdestlik olgusu, bu davanın açılmasıyla birlikte, sadece dava dilekçesinde belirtilen asgarî tutarla sınırlı olarak değil; alacağın belirsiz olan kısmı da dâhil, tamamı bakımından, davanın açıldığı andan itibaren ortaya çıkar 40 . Daha önce de vurgulandığı üzere, belirsiz alacak davasının, dava açana sağlamış olduğu en önemli avantaj, davacının, karşı tarafın verdiği bilgi veya belge yahut tahkikat sonucuna göre, alacağının miktar veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda, davanın başında, dava dilekçesinde belirtmiş olduğu tutarı 37 Simil, s.292; Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s.459-460. 38 Simil, s.292. 39 Simil, s.292. 40 Simil, s.302. 14 | Hukuk Dergisi / 2015-2

Prof. Dr. Süha TANRIVER (asgarî tutarı), iddianın genişletilmesi yasağına tâbi olmaksızın, yani, davalının açık muvafakatına ya da ıslaha gerek olmadan, tam ve kesin olarak belirlilik kazanan tutara çıkartabilmesi, bu tutara kadar, talebini artırabilmesidir (HMK m. 107, II) 41 . II. Maddî Hukuk Bakımından Belirsiz alacak davası açılmasının, maddî hukuk bakımından da, ortaya çıkarmış olduğu birtakım hukukî sonuçlar mevcuttur: Belirsiz alacak davasının açılması ve dava dilekçesinin kendisine tebliği ile birlikte, davalı, sadece, dava dilekçesinde belirtilen asgarî tutarla sınırlı olarak değil; alacağın, belirsiz olan kesimi de dâhil, tamamı bakımından, artık, iyiniyet iddiasında bulunulamaz 42 . Buradaki iyiniyetten maksat, hakların kazanılması bağlamında işlev gören, sübjektif iyiniyettir (TMK m. 3). Belirsiz alacak davasında, zamanaşımının kesilmesi olgusu, kısmî davadan farklı olarak, alacağın, sadece dava dilekçesinde gösterilen kesimi bakımından değil; belirsiz olan kesimi de dâhil olmak üzere, tamamı açısından, bu davanın açıldığı andan itibaren ortaya çıkar 43 . Çünkü, belirsiz alacak davasında, kısmî davadan farklı olarak, 41 Bkz.: yuk. A. 42 Simil, s.345. 43 Pekcanıtez – Belirsiz Alacak Davası, s.59; Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s.462; Ercan, s.114; Özbay, s.128; Budak, s. 84; Yılmaz – Dava Çeşitleri, s.100; Yılmaz – Şerh, s.757; Yavaş, s.59; Simil, s.348; Kiraz, T. Ö.: 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu İle Getirilen Yenilikler, 2. B., Ankara 2012, s.17; Çil/Kar, s.26; Pekcanıtez – Soyer’e Armağan, s.936; Özkaya-Ferendeci, H. Ö.: Alman ve İsviçre Hukuklarındaki Kademeli Dava İle 6100 Sayılı HMK’ya Göre Belirsiz Alacak Davasının Karşılaştırılması (Marmara Üniversitesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2012/1, s. 353-382), s.355; Kılıçoğlu, A.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 16. B., Ankara 2012, s. 881-882. “…Belirsiz alacak davası açılmasının sonuçlarından biri ........tüm alacak yönünden zamanaşımının kesilmesidir. Yargıtay’ın bugüne kadarki uygulamalarına göre zamanaşımı kesilmesi dava dilekçesinde talep edilen miktarla sınırlıdır ve dava edilmeyen kısım için zamanaşımı kesilmez. Ne var ki, bu kuralı hukukumuza yeni giren belirsiz alacak davası bakımından uygulayabilmek mümkün değildir. Aksinin kabulü, belirsiz alacak davasının kanun koyucu tarafından usul kanununda düzenlenmesine rağmen (daha başlangıçta) reddi anlamına gelir. Belirsiz alacak davasında, kısmî alacak davasından farklı olarak, dava sırasında belirli hâle gelen alacağın davaya sokulmasına izin verildiğinden, geçici talep sonucuyla açılan belirsiz alacak davasında, ileride belirli hâle gelen alacağın tamamı için zamanaşımı kesilmesi sonucu ortaya çıkar…” (7. HD.’nin, 01.12.2014 günlü ve 16138/21779 sayılı kararı). Hukuk Dergisi / 2015-2 | 15

Prof. Dr. Süha TANRIVER<br />

(asgarî tutarı), iddianın genişletilmesi yasağına tâbi olmaksızın, yani,<br />

davalının açık muvafakatına ya da ıslaha gerek olmadan, tam ve kesin<br />

olarak belirlilik kazanan tutara çıkartabilmesi, bu tutara kadar, talebini<br />

artırabilmesidir (HMK m. 107, II) 41 .<br />

II. Maddî Hukuk Bakımından<br />

Belirsiz alacak davası açılmasının, maddî hukuk bakımından da,<br />

ortaya çıkarmış olduğu birtakım hukukî sonuçlar mevcuttur:<br />

Belirsiz alacak davasının açılması ve dava dilekçesinin kendisine<br />

tebliği ile birlikte, davalı, sadece, dava dilekçesinde belirtilen asgarî<br />

tutarla sınırlı olarak değil; alacağın, belirsiz olan kesimi de dâhil, tamamı<br />

bakımından, artık, iyiniyet iddiasında bulunulamaz 42 . Buradaki iyiniyetten<br />

maksat, hakların kazanılması bağlamında işlev gören, sübjektif<br />

iyiniyettir (TMK m. 3).<br />

Belirsiz alacak davasında, zamanaşımının kesilmesi olgusu,<br />

kısmî davadan farklı olarak, alacağın, sadece dava dilekçesinde gösterilen<br />

kesimi bakımından değil; belirsiz olan kesimi de dâhil olmak<br />

üzere, tamamı açısından, bu davanın açıldığı andan itibaren ortaya çıkar<br />

43 . Çünkü, belirsiz alacak davasında, kısmî davadan farklı olarak,<br />

41 Bkz.: yuk. A.<br />

42 Simil, s.345.<br />

43 Pekcanıtez – Belirsiz Alacak Davası, s.59; Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s.462;<br />

Ercan, s.114; Özbay, s.128; Budak, s. 84; Yılmaz – Dava Çeşitleri, s.100; Yılmaz<br />

– Şerh, s.757; Yavaş, s.59; Simil, s.348; Kiraz, T. Ö.: 6100 Sayılı Hukuk<br />

Muhakemeleri Kanunu İle Getirilen Yenilikler, 2. B., Ankara 2012, s.17; Çil/Kar,<br />

s.26; Pekcanıtez – Soyer’e Armağan, s.936; Özkaya-Ferendeci, H. Ö.: Alman ve<br />

İsviçre Hukuklarındaki Kademeli Dava İle 6100 Sayılı HMK’ya Göre Belirsiz<br />

Alacak Davasının Karşılaştırılması (Marmara Üniversitesi Hukuk Araştırmaları<br />

Dergisi, 2012/1, s. 353-382), s.355; Kılıçoğlu, A.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler,<br />

16. B., Ankara 2012, s. 881-882. “…Belirsiz alacak davası açılmasının<br />

sonuçlarından biri ........tüm alacak yönünden zamanaşımının kesilmesidir. Yargıtay’ın<br />

bugüne kadarki uygulamalarına göre zamanaşımı kesilmesi dava dilekçesinde<br />

talep edilen miktarla sınırlıdır ve dava edilmeyen kısım için zamanaşımı<br />

kesilmez. Ne var ki, bu kuralı hukukumuza yeni giren belirsiz alacak davası bakımından<br />

uygulayabilmek mümkün değildir. Aksinin kabulü, belirsiz alacak davasının<br />

kanun koyucu tarafından usul kanununda düzenlenmesine rağmen (daha<br />

başlangıçta) reddi anlamına gelir. Belirsiz alacak davasında, kısmî alacak davasından<br />

farklı olarak, dava sırasında belirli hâle gelen alacağın davaya sokulmasına<br />

izin verildiğinden, geçici talep sonucuyla açılan belirsiz alacak davasında,<br />

ileride belirli hâle gelen alacağın tamamı için zamanaşımı kesilmesi sonucu ortaya<br />

çıkar…” (7. HD.’nin, 01.12.2014 günlü ve 16138/21779 sayılı kararı).<br />

Hukuk Dergisi / 2015-2 | 15

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!