11.12.2015 Views

istanbuldergisi12sayi

istanbuldergisi12sayi

istanbuldergisi12sayi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

konuşmamışlar, hiç üniversite mezunu ile<br />

bile tanışmamış olanları var aralarında. Yani<br />

bu onlar için şaşırtıcı birşey, ilginç bir durum.<br />

Dolayısıyla bu anlamda bu gençlere yönelik<br />

olacak çalışmalarda bireysel ya da grup halinde<br />

onların tamamına tesir edecek ve hem<br />

evi hem okulu hem de kendi ruh dünyalarını<br />

toparlayacak bir sistem dahilinde ilerlemeli.<br />

Bu anlamda devlete çok iş düşüyor aslında.<br />

Toplumsal travmalar yaşanmadan gençlik<br />

üzerine daha çok düşünmemiz gerekiyor<br />

hocam ne dersiniz?<br />

Sadece bir suça karıştıkları zaman Türkiye’de<br />

gündem olan bir gençlikten bahsediyoruz.<br />

Onun dışında onlara dair bir proje üretilmeyen,<br />

konuşulmayan bir gençlik var. Patlamaya<br />

hazır bir bomba da diyebiliriz. Gelecekte<br />

sosyal olarak büyük bir yara da açabilir.<br />

Yani zaten şu anda bir yara akıyor aslında<br />

biz görmüyoruz. En son sentetik uyuşturucu<br />

madde üzerinden son bir yıldan beri Türkiye<br />

de biraz gündem oluştu. Aslında bu gündem<br />

bu gençliğin sonucuydu. Fakat biz bunu<br />

çok önemli görmedik, görmek istemedik.<br />

Paranteze aldık. Evet dediğiniz gibi eğer<br />

müdahale edilmezse ve yeteri kadar desteklenmezse<br />

ileride bizi çok daha sıkıntılı<br />

zamanlar bekliyor.<br />

Bahsi geçtiği için şunu da sormuş olalım.<br />

Gençlik ve bağımlılık meselesinde düşünceleriniz<br />

nelerdir?<br />

Şimdi insanların yalnızlaşmasıyla bağımlılıkların<br />

arttığını biliyoruz ve görüyoruz. Gençler<br />

çok daha yalnız ve tek başına. Bir de onları<br />

destekleyecek alternatiflerden yoksun<br />

durumda. Dolayısıyla madde kullanmak bir<br />

çözüm gibi, bir kaçış, bir arayışın sonucu gibi<br />

ortaya çıkıyor. Türkiye de madde kullanma<br />

anlamında pek iç açıcı bir tablo yok. 2012’de<br />

İstanbul’da liselerarası yapılan bir araştırma<br />

sonucunu ben sizle paylaşayım. İnternete<br />

girdiğinizde bu sonucu görebilirsiniz. Yüzde<br />

kırk beş sigara kullanımı var. Yüzde otuz beş<br />

alkol kullanımı var. Yüzde sekiz uyuşturucu<br />

madde kullanımı var. İstanbul’da liselerden<br />

bahsediyoruz bu oran yapılmış bir araştırma<br />

sonucu. Dolayısıyla bu anlamda ciddi sıkıntı<br />

var, problem var.<br />

Biz bu işte yeni başlayan ‘’Son Çıkış’’ dizisinde<br />

bunu anlatmaya çalıştık. Gençlerin<br />

özellikle lise dönemlerinde birbirlerini nasıl<br />

kötüye teşvik ederek uyuşturucu maddeye<br />

yönelttikleri ama aslında bu sonuca nasıl<br />

yöneldikleri, anne babalarıyla yaşadıkları<br />

gerginlikler, kendi akran ilişkilerinde yaşadıkları<br />

bir takım problemler, para yoksunluğu<br />

idealsizlik. Asıl önemli şey bu.<br />

Peki, bu gençliğin söylediğimiz bu olumsuzluklara<br />

bulaşmadan yetişmesi için ailelere<br />

düşen görev nedir?<br />

Ebeveynler, ellerindeki cep telefonlarına,<br />

masa üzerinde bilgisayarlarına, sosyal medya<br />

hesaplarına ayırdıkları vakit kadar evlatlarına<br />

vakit ayırmıyorlar.<br />

Yani evde bu anlamda temas kurulamayan,<br />

iletişime geçilemeyen, görülmeyen ve görülmek<br />

istenmeyen bir çocuk gerçekliği var.<br />

Üzerinde büyük yatırımlar yapılan sözde<br />

onun için çalışılan, onun için gecelere kadar<br />

çalışılan fakat aslında onun içinde olmadığı<br />

bir mekanik durum var. İlginç bir durum.<br />

Görüştüğümüz gençlerin pek çoğundan<br />

aynı şeyleri duyduk. “Babam yok ki, annem<br />

yok ki, yani bilmiyorum tanımıyorum kim<br />

olduğunu, o da beni bilmez” yani ya da<br />

onun bilmediği tanımadığı anne babanın<br />

ona yaptığı zulümleri, sıkıntıları, işkenceleri<br />

reva gördüğü haksızlıkları anlatan bir hikâye<br />

var karşımızda.<br />

Bu anlamda ve özellikle belki de aklı selim<br />

bir şekilde ben bir hesap teklif ediyorum<br />

genellikle anne babalara. Bugün twitter<br />

hesabınıza ayırdığınız yarım saat kadar<br />

evlatlarınıza yarım saat ayırdınız mı? Bunun<br />

hesabını yapın. Twitter uçup gider kuş<br />

yani. Ama evlat uçup gidiyor evden vakit<br />

ayırmadığınızda asıl sıkıntımız bu, asıl problemimiz<br />

bu. Dolayısıyla vaktimizi zamanımızı<br />

planlarken önce aile merkezli planlamalıyız.<br />

Ben uyuşturucu madde kullanan ve bir süre<br />

sonra yardım ve destek almak için bize gelen<br />

ve görüştüğümüz pek çok aileye bunu<br />

söylüyorum. Bu evlatlar sizin elinizden çıktı.<br />

Sizin evinizde büyüdü. Sizin muamelenizle,<br />

tavrınızla, konuşmanızla, oturup kalkmanızla<br />

şekillendi. Dolayısıyla dışarıdan ne kadar<br />

torbacı, uyuşturucu madde satıcısı, şiddeti,<br />

mafyası gelse kapınıza bir şey yapamazlar.<br />

Eğer yeteri kadar evladınıza zaman ayırabilirseniz<br />

siz kazanırsınız.<br />

Bazı olumsuzluklar yaşanmasına rağmen<br />

gençlerden umudunuz var mı?<br />

20 sene önceye göre şimdi gençler için daha<br />

çok umutluyum, şu anda organize olabiliyorlar.<br />

Anadolu`da pek çok yere konferansa<br />

gidiyoruz. Lokal bazda, kulüp çatısı altında<br />

toparlanmış pek çok farklı siyasi görüşten<br />

gençler bir arada iş yapabiliyorlar. Bu önemli<br />

bir şey. Mentorluk yapacak insan krizimiz var<br />

maalesef. Bu aşılırsa ben bu topraklarda bir<br />

umudun yeşerdiğini görüyorum. Bunu bir<br />

ham hayal değil, yüzlerce gençlerle ilgilenen<br />

birisi olarak söylüyorum.<br />

Teknolojinin özellikle sosyal medyanın gençler<br />

üzerinde etkisi nedir? Sosyal medya üzerinden<br />

gençler besleniyorlar mı, tükeniyorlar mı,<br />

tüketiyorlar mı, üretiyorlar mı?<br />

Mehmet Emin Babacan sosyal medya ve<br />

gençlik üzerine çok esaslı bir tez yazdı. Bu<br />

konuda uzmandır. Ama bu konuda şunu<br />

söyleyeyim kısaca size. Sosyal medya çift<br />

taraflı bıçak gibi nasıl kullandığınızla doğrudan<br />

bağlantılı.<br />

İstanbul Eğitim ve Kültür Dergisi 65

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!