e-imzalıdır

diyarbakir diyarbakir

28.11.2015 Views

T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas Adli kolluğun tamamı devletin resmi araçlarını her gün her tarafta kullanıyorlar Kendi işlerinde kullanmaması gerekirken maalesef kendi işlerinde kullanmaktadırlar. Sayın heyetin, biz hukukçuların yaptığı iş bireyin adalet duygusunu tatmin etmektir, eğer biz bunu sağlayamazsak başka bir yargı çıkar, başka bir güç çıkar ve kaos olur. Meslektaşlarımın elzem ile beraat etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Kamu zararı yönündeki bir araştırmadan sarfı nazar edilmesi gerekmektedir. Meslektaşlarımın beraat etmesi gerektiğini düşünüyorum. Hatay Baro Başkanının da söylediği gibi önceden de buna benzer bir durumda soruşturma açılmamıştı. 2007 yılında aynı sorunları yaşadık. 35 baro atama yapmadı. Hiç birine soruşturma izni verilmedi. Bu adil bir soruşturma yapılmadığını da ortaya koyuyor. Av. Doğan İlhan'dan soruldu: Meslektaşlarımın savunmalarına iştirak etmekteyiz. Takdir edersiniz ki Diyarbakır Baro başkanı ve yönetim kurulu seçilmiş kişilerdir. Diyarbakır Barosunun üyelerinin iradesi de yargılanmaktadır. Diyarbakır Barosu noter görevini yerine getirmemektedir. Baroların ve yönetim kurulu Avukatlık kanunun 76 ve 95 maddesindeki görevlerini yerine getirmesi için Diyarbakır Barosu üyeleri kendilerine yetki vermiştir. Diyarbakır Barosu yönetiminin yaptığı da budur. Hak olan bir şey hiç bir şekilde suç olarak tanınamaz. Bu taleple ilgili olarak Van Barosu olarak karar aldık, yol gideri adı altında ödemeler yapmaktayız. Yine Türkiye'de bir çok baroda bu ödemeler yapılmaktadır. Bunun için böyle bir karar almıştır ve kararı aldıktan sonra da askıya alınmış bir şey yoktur. Fiilen de görevlendirmeler devam etmiştir. Tüm meslektaşlarımın yapmış olduğu savunmalara iştirak etmekteyiz. İvedilikle beraat kararı verilmesini talep ediyoruz, dedi. Av. Saide Ekmen'den soruldu: Savunma yapmayacağım çünkü ortada suç yoktur. Savunmayı savunmak için barolarımızda avukat hakları merkezinin kurulması, yargı sürecinin durumunun ne kadar vahim olduğunu zaten ortaya koymuştur, meslektaşlarımın derhal beraatini talep ediyorum, dedi. Av. Cemal Acar'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum. Çarpıklığı vurgulamak istiyorum. Görevle ilgili uygulamalarda temel bir ilke var. Siz kendi görevinizle ilgili yargılanıyorsanız soruşturma iznini üst makamınız verir. Maalesef savunma makamında barolar birliği vermesi gerekirken bu yetki hala Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğündedir. Bu tam bir garabettir adil yargılanma ilkesini savunma anlamında ihlal etmektedir. Otoriter rejimlerde insanların tek umudu yargıdır ve özellikle hakimlerdir. Tarihimizde adil hakimler efsaneleşmiştir. Bu güveni tekrar tesis edecek olanlar da hakimlerdir. Hakimlerin hiç kimseyle bağlantısız bir şekilde karar vermeleri toplumda bir idealdir. Türkiye geçmişinde bu konuda sayfamız pek iç açıcı değildir. Günümüze kadar her dönemin bir gerekçesi oldu. Ama mutlak suretle yargı bu aşama itibarı ile geçmiş gerekçelere sarılmalıdır. Hakimler verecekleri kararlarla işte adil hakimler bunlar dedirtmelidir. Otoriter rejimin topluma otoritelerini dayattığı zaman buna en güçlü şekilde toplumun yanında hakimler olmalıdır. Savunma da karar makamının yanında olacaktır. Keşke bu dosyada iddianame reddedilseydi. Bu bizi onure ederdi. Çünkü bu iddia soyut bir iddiadır. Baro durup dururken keyfi bir şekilde karar alıp savunma hizmetini durdurmamıştır. Bir problem yaşanıyor, 76.maddeye dayanarak bir karar alınıyor. Baro keyfi bir karar almamıştır. Herhangi bir kimsenin zararı da söz konusu değildir. Her he kadar iddia makamı zarar olup olmadığı yönünde müzekkere yazılmasını talep etmiş ise de dosyada toplanacak delil kalmadığını beyan ediyoruz ve sanıklar hakkında beraat kararı verilmesini talep ediyoruz, dedi. Av. Azat Yıldırım'dan soruldu: 2007 yılında başkan yardımcısı olarak hizmetleri 3-4 gün durdurmuştuk. O tarihte hakkımızda suç duyurusunda bulunuldu. Adalet Bakanlığı soruşturma iznine gerek olmadığı gerekçesiyle soruşturmayı kapattı. CMK hizmeti keşfi de kapsar. Avukatlık kanunun 1. Maddesi TCK 6.maddesine göre, biz de siz de mutat araçlarla keşiflere gidecekse, biz de bütün arkadaşlarımızı mutat araçlarla göndermeye hazırız. Meslektaşlarımızı yargılatan zihniyet yargılanmayı hak etmektedir. Ödeme konusundaki sıkıntılar ve meslektaşlarımızın kendi cebinden ödediği vergiler, araç giderleri bunların tamamını ödeyecek, daha sonra kendisine belli bir ücret ödenecektir. Bu hiç bir ahlaka sığmayan bir uygulamadır. Bizim meslektaşlarımız mutat araçlara 14/17 UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.

T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas mahkum edilecekse, bundan sonra yapılacak tüm keşiflerin mutat araçlarla yapılması gerekmektedir. Bu nedenle meslektaşlarımın beraatine karar verilmesini talep ediyoruz, dedi. Av. Mustafa Özer'den soruldu: Diyarbakır dışından gelen arkadaşlara teşekkür ediyorum. Hukuk adına çok güzel şeyler söylediler ama huzurunuzda bulunan dava keşke hukuk içerikli keşke hukuk talepli bir dava dosyası olsaydı. İstanbul Barosu o dönemler dikkati bir şeye çekiyordu; Türkiye'de ciddi manada bir tehlike ön görülüyor, bu tehlike de savunmayı resmileştirme diyordu. Tarih boyunca yönetenler bilir ki savunmanın avukatın efendileri hiç olmadı, köle de çalıştırmadılar. Bu nedenden ötürü bütün birimler bağımsızdır. Bu savunmanın kendine özgü bir duruşudur. Yapılmak istenen, gerek burada gerek İstanbul'da Eskişehir'de yapılmak istenen, savunmayı, dolayısıyla avukatı köleleştirmek istiyorlar. Bu açık ve nettir. Yargının savunmaya tahammülü kalmamıştır. Ben bunu sıkıyönetimde de gördüm, halen de görmekteyim. Yasanın kendilerine yüklediği yükümlülükten dolayı bir yazı yazılıyor, bundan dolayı da dava açılıyor. Savunma bitirmek isteniyor. Bu açık ve nettir. Bu nedenden ötürü siyasi saiklerle oluşturulan yasalar var, ve bu tehlike hiç geçmiş değil. Savunmanın köleleşmesi sürecine girersek savunma o zaman ne kendini, ne de savunmayı savunabilir. Bu tehlikeye dikkat çekmek istiyorum. Bu dava hukuktan uzak bir davadır. Hukuken değerlendirilmesi gereken hiç bir değer taşımayan bir davadır. Bu nedenden ötürü arkadaşlar hakkında tensiple birlikte bu iddianamenin reddedilmesi gerekirdi. Bu davanın hiç bir hukuki gerekçesi olmadığı düşüncesiyle beraatlerine karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum, dedi. A. Hikmet Delen'den soruldu: Bizden önce savunma yapan baro başkanı üyelerine ve meslektaşlarının savunmalarına iştirak ediyoruz. Birileri baroları terbiye etmeye çalışıyor. Bizim de Viranşehir ilçemizdeki meslektaşlarımız polisin kötü tutumundan dolayı bir kaç defa şikayetçi oldular. Polisin, avukat ifadeye gittiği zaman kötü bir tutum içerisinde olduğunu beyan ettiler. Aradan 20 gün geçtikten sonra başsavcılık yazı yazdı, sadece bir dosyada görevlendirme yapılmadığı için sanırım savcılık bir kurban arıyor. Yargılama üç makamdan oluşuyorsa bir tanesi savunma mesleğidir. Savunma mesleği e kendisine verilen görevleri yerine getirmekle mükelleftir. Baro yönetimi ve başkan avukatlık mesleğinin onurunu korumakla mükelleftir. Meslektaşlarımızı gecenin bir vakti kaldırarak 40-50 km ötedeki bir yere gönderip 1 lira karşılığında oraya göndermek angaryanın ötesinde bir uygulamadır. Bundan dolayı da baro yönetimi ve başkan OCAS'ı tamamen kapatıyoruz dememişler, dedikleri şudur, Adalet Bakanlığının da bildirdiği üzere hangi konular ivedidir, hakimin savcının şerh düşmesi üzerine taksi ücreti alabilir şeklindeki uygulamasına açıklık getirmek istemişler. Baro üstüne düşeni yapmıştır. Baro hangi noktalarda mutat olarak ödeyeceğim, hangi durumlarda taksi parası ödeneceğini sormuştur. Savcılık buna cevap vermiş olsa idi ortada sorun olmayacaktı. Burada baro görevini kötüye kullanmamıştır. OCAS uygulaması Türkiye'nin her tarafında uygulanan bir uygulama değildir. Biz de bu uygulamaya geçtik. OCAS çok pratik olarak yargıya bir hizmet veriyor. İlgili adli makamlar şifresini girmek suretiyle müdafi tayin edebiliyor. Kamu zararından bahsetmek mümkün değildir. Diyarbakır Barosunun kastı söz konusu değildir. Bu bakımdan suçun maddi ve manevi unsurları oluşmamıştır. Bu nedenle derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz, dedi. Av. Gülten Anmar'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum Bu davanın siyasi saiklerle açılmış bir dava olduğunu düşünüyorum. Hukuki bir yargılama söz konusu değildir. Bu davanın amacı avukatlık mesleği itibarsızlaştırmak yönündeki bir girişimin sonucudur. Daha önce barolar birliğinin inisiyatifinde olan ücretler, Adalet Bakanlığına verilmiştir. Üç kuruş bir yol ücreti için bugün burada avukatlar ve avukatlık mesleğinin yargılanması içler acısı bir durumdur. Diğer taraftan çerez parası denilen miktar bu kadar basında dururken bu şekilde yargılama yapılması ülkenin ayıbıdır, dedi. Av. Cihan İpek'ten soruldu: Adalet evrenseldir, bütün sistemlerde böyledir. 6 Mart 1857'de Amerika Yüksek Mahkemesi 5'e 4 bir karar verir. Davacı bir köledir. Dava reddedilir. Bu karar öğrencilere verilir ve öğrencilere bu kararı okuması istenir. Eğer bu karardan rahatsızlık duymuyorsanız hukukla alakanızı kesin başka bir meslek seçin, eğer rahatsızlık duyuyorsanız hukuk 15/17 UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.

T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

mahkum edilecekse, bundan sonra yapılacak tüm keşiflerin mutat araçlarla yapılması gerekmektedir.<br />

Bu nedenle meslektaşlarımın beraatine karar verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Mustafa Özer'den soruldu: Diyarbakır dışından gelen arkadaşlara teşekkür ediyorum.<br />

Hukuk adına çok güzel şeyler söylediler ama huzurunuzda bulunan dava keşke hukuk içerikli keşke<br />

hukuk talepli bir dava dosyası olsaydı. İstanbul Barosu o dönemler dikkati bir şeye çekiyordu;<br />

Türkiye'de ciddi manada bir tehlike ön görülüyor, bu tehlike de savunmayı resmileştirme diyordu.<br />

Tarih boyunca yönetenler bilir ki savunmanın avukatın efendileri hiç olmadı, köle de çalıştırmadılar.<br />

Bu nedenden ötürü bütün birimler bağımsızdır. Bu savunmanın kendine özgü bir duruşudur. Yapılmak<br />

istenen, gerek burada gerek İstanbul'da Eskişehir'de yapılmak istenen, savunmayı, dolayısıyla avukatı<br />

köleleştirmek istiyorlar. Bu açık ve nettir. Yargının savunmaya tahammülü kalmamıştır. Ben bunu<br />

sıkıyönetimde de gördüm, halen de görmekteyim. Yasanın kendilerine yüklediği yükümlülükten<br />

dolayı bir yazı yazılıyor, bundan dolayı da dava açılıyor. Savunma bitirmek isteniyor. Bu açık ve<br />

nettir. Bu nedenden ötürü siyasi saiklerle oluşturulan yasalar var, ve bu tehlike hiç geçmiş değil.<br />

Savunmanın köleleşmesi sürecine girersek savunma o zaman ne kendini, ne de savunmayı savunabilir.<br />

Bu tehlikeye dikkat çekmek istiyorum. Bu dava hukuktan uzak bir davadır. Hukuken<br />

değerlendirilmesi gereken hiç bir değer taşımayan bir davadır. Bu nedenden ötürü arkadaşlar hakkında<br />

tensiple birlikte bu iddianamenin reddedilmesi gerekirdi. Bu davanın hiç bir hukuki gerekçesi<br />

olmadığı düşüncesiyle beraatlerine karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum, dedi.<br />

A. Hikmet Delen'den soruldu: Bizden önce savunma yapan baro başkanı üyelerine ve<br />

meslektaşlarının savunmalarına iştirak ediyoruz. Birileri baroları terbiye etmeye çalışıyor. Bizim de<br />

Viranşehir ilçemizdeki meslektaşlarımız polisin kötü tutumundan dolayı bir kaç defa şikayetçi oldular.<br />

Polisin, avukat ifadeye gittiği zaman kötü bir tutum içerisinde olduğunu beyan ettiler. Aradan 20 gün<br />

geçtikten sonra başsavcılık yazı yazdı, sadece bir dosyada görevlendirme yapılmadığı için sanırım<br />

savcılık bir kurban arıyor. Yargılama üç makamdan oluşuyorsa bir tanesi savunma mesleğidir.<br />

Savunma mesleği e kendisine verilen görevleri yerine getirmekle mükelleftir. Baro yönetimi ve<br />

başkan avukatlık mesleğinin onurunu korumakla mükelleftir. Meslektaşlarımızı gecenin bir vakti<br />

kaldırarak 40-50 km ötedeki bir yere gönderip 1 lira karşılığında oraya göndermek angaryanın<br />

ötesinde bir uygulamadır. Bundan dolayı da baro yönetimi ve başkan OCAS'ı tamamen kapatıyoruz<br />

dememişler, dedikleri şudur, Adalet Bakanlığının da bildirdiği üzere hangi konular ivedidir, hakimin<br />

savcının şerh düşmesi üzerine taksi ücreti alabilir şeklindeki uygulamasına açıklık getirmek istemişler.<br />

Baro üstüne düşeni yapmıştır. Baro hangi noktalarda mutat olarak ödeyeceğim, hangi durumlarda<br />

taksi parası ödeneceğini sormuştur. Savcılık buna cevap vermiş olsa idi ortada sorun olmayacaktı.<br />

Burada baro görevini kötüye kullanmamıştır. OCAS uygulaması Türkiye'nin her tarafında uygulanan<br />

bir uygulama değildir. Biz de bu uygulamaya geçtik. OCAS çok pratik olarak yargıya bir hizmet<br />

veriyor. İlgili adli makamlar şifresini girmek suretiyle müdafi tayin edebiliyor. Kamu zararından<br />

bahsetmek mümkün değildir. Diyarbakır Barosunun kastı söz konusu değildir. Bu bakımdan suçun<br />

maddi ve manevi unsurları oluşmamıştır. Bu nedenle derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz,<br />

dedi.<br />

Av. Gülten Anmar'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum Bu davanın siyasi<br />

saiklerle açılmış bir dava olduğunu düşünüyorum. Hukuki bir yargılama söz konusu değildir. Bu<br />

davanın amacı avukatlık mesleği itibarsızlaştırmak yönündeki bir girişimin sonucudur. Daha önce<br />

barolar birliğinin inisiyatifinde olan ücretler, Adalet Bakanlığına verilmiştir. Üç kuruş bir yol ücreti<br />

için bugün burada avukatlar ve avukatlık mesleğinin yargılanması içler acısı bir durumdur. Diğer<br />

taraftan çerez parası denilen miktar bu kadar basında dururken bu şekilde yargılama yapılması ülkenin<br />

ayıbıdır, dedi.<br />

Av. Cihan İpek'ten soruldu: Adalet evrenseldir, bütün sistemlerde böyledir. 6 Mart 1857'de<br />

Amerika Yüksek Mahkemesi 5'e 4 bir karar verir. Davacı bir köledir. Dava reddedilir. Bu karar<br />

öğrencilere verilir ve öğrencilere bu kararı okuması istenir. Eğer bu karardan rahatsızlık<br />

duymuyorsanız hukukla alakanızı kesin başka bir meslek seçin, eğer rahatsızlık duyuyorsanız hukuk<br />

15/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!