You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
<strong>HECE</strong> <strong>TAŞLARI</strong> DOKUZUNCU SAYI 15 Kasım 2015<br />
Tanpınar‟ı diğer sanatkârlardan ayıran en<br />
önemli vasıfta “estetik-süblimasyona” teksif<br />
kabiliyetinin oldukça fazla olmasıdır. “Dikkat<br />
benim ilahımdır.” Diyebilen bir şairdir Tanpınar.<br />
“Dikkat” ile “estetik-sublime” irreel bir dünyanın<br />
kapılarını aralar. Tanpınar, aralık bu kapıları<br />
sonuna kadar açmasını bilmiştir. Her ne kadar az<br />
şiir yazmış olsa da onun bu dikkati seyir ve<br />
temaşa şiirinde estetik sublimasyonun zirvesidir.<br />
Şiirde rüya nizamını kurmaya çalışan<br />
Tanpınar, yaşadığımız hayatın somut gerçekliğini<br />
rüyanın içerisinde eriterek, ondan esrarlı terkipler<br />
meydana getirir. Kırılgan, naif, geçişlerle şiirin<br />
dokusuna giren her kelime kendi içlerinde<br />
oluşturduğu ses ve anlam öbekleriyle, rüya<br />
nizamının “ân”lık sinematografisini oluşturur.<br />
Tanpınar “Şiir ve Rüya” makalesinde “Rüyanın<br />
uykuya münhasır bir keyfiyet olmadığını”, bilakis<br />
onu “gece gibi içimizde” taşıdığımız söyler; hatta<br />
“tecrit ve teksif gibi zihnî ameliyelerimiz bile, bir<br />
bakıma göre, rüyaya yakındırlar. Zihnin bazı<br />
imkânsız vuzuh anları uyanık hâlde görülen bir<br />
rüyadan başka bir şey değildir. Çok defa manzara<br />
karşısındaki ruh hâletimizde uyanık hâlde görülen<br />
bir rüyadır.”<br />
Ahmet Hamdi Tanpınar, saf şiirin rüyasını<br />
görmüş, vecd halini dini olmayan bir metafizik<br />
algıyla, estetik röprodüksiyonlara taşımıştır.<br />
Türkçenin binlerce yıllık birikiminden süzdüğü<br />
kelimeleri rüyanın saf aydınlığında, yeni<br />
terkiplere dönüştüren Tanpınar; Kendi ifadesiyle;<br />
“Kendi üstüne çöreklenen ruhun bir an için kendi<br />
kendini temaşasından doğan bir mükemmeliyeti”<br />
yakalamış estet bir şairdir. Türk şiirine “vizüel”<br />
bakışın mısra mimarisini kazandıran Tanpınar,<br />
meydana getirdiği şiirle, estetik/metafiziğin, bediî<br />
alakâsını kurmuş, “zekânın madde ile<br />
mücadelesini temin eden esaslı unsurunu<br />
bularak” bunu şiirine dâhil etmiş bir şairdir.<br />
KÜSTÜM DUVARA<br />
Sabri DİL (Mestani)<br />
Her mekân karanlık her mekân sessiz<br />
Sırlı sayfaları astım duvara<br />
Halimi soranın her biri hissiz<br />
Hüzünlü günlerde küstüm duvara<br />
Gâhî gönlüm aktır gâhî de kara<br />
Kimseye etmedim asla müdara<br />
Düşmanların sözü yürekte yara<br />
Türlü diller döküp estim duvara<br />
Kimseler duymasın olan kahrımı<br />
Yıllardır görürler onca sabrımı<br />
Tespih gibi saydım geçen ömrümü<br />
Var olan mührümü bastım duvara<br />
Hayatım boyunca çile çekerim<br />
Başa gelenlere boyun bükerim<br />
Bu yollarda hakir hem de fakirim<br />
Anladı halimden sustum duvara<br />
Geçip giden ömür böyle dert ile<br />
Kederimi attım garip fert ile<br />
Hayat geçiririm sessiz yurt ile<br />
Mestani as diyor postum duvara<br />
Hece Taşları Sayfa 21