AİLE HAKEMLİĞİ
Bilimsel tebliÄin devamını okumak için lütfen tıklayınız⦠- Psikiyatrik ...
Bilimsel tebliÄin devamını okumak için lütfen tıklayınız⦠- Psikiyatrik ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
GİRİŞ 1<br />
Ülkemizde son yıllarda ürkütücü düzeyde artan boşanma vakaları ve bu sayının on<br />
yılda yaklaşık bir milyona ulaşması, hadisenin sosyal bir yara ve problem haline geldiğinin<br />
işaretidir.<br />
Ayrıca istatistiklere göre boşanmaların çoğalıp evlenmelerin azalması, aile içi şiddetin<br />
artması, boşanmalardan sonra özellikle kadın aleyhine oluşan cinayetlerin gerçekleşmesi,<br />
boşanan ailelerin birbirlerine düşman olması, aralarındaki kin ve öfkenin dinmemesi, ortada<br />
kalan çocukların ya anne ya baba sevgisinden mahrum kalması, eşlerden biri tarafından anne<br />
veya babanın hayatta oldukları halde öldü gösterilmesi gibi olumsuz olaylar toplumun en<br />
temel taşı sayılan ailenin çözülmesini ve çöküşünü hızla artırmaktadır.<br />
Gerçekten var olan bu sosyal probleme sağlıklı ve kalıcı çözümler bulmamız<br />
gerekiyor. Bu çözümler üretilip uygulamaya sokulmadığı takdirde, ileride toplumu çok yıkıcı<br />
ve onarılması güç felaketler beklemektedir.<br />
Bu olumsuz tablolar, toplumun bu safhaya nasıl geldiği veya getirildiği sorusunu akla<br />
getirmektedir. Elbette bu soruya verilecek birçok cevap vardır. Ama en önemli cevaplardan<br />
birisi toplumun yapısına, inancına, örf ve âdetlerine uymayan kanunların yıllardır uygulanır<br />
olmasıdır.<br />
1926 yılından günümüze kadar Katolik Hıristiyanlık ve putperest Roma hukukundan<br />
mülhem olan İsviçre medeni hukukunun 2 aynen Türkçeye tercüme edilerek, hem de bozuk bir<br />
tercümeyle yürürlüğe konulması ve uygulanması, gerçek hukuk normlarına ters bir uygulama<br />
olmuştur. Çünkü kanunlar, aslı itibariyle her yerde toplumların taleplerine, tercihlerine,<br />
yapısına ve inancına göre düzenlenir ve şekillenir.<br />
Türkiye’de yaşayan toplumların; Türk, Kürt, Arap, Gürcü, Çerkez, Laz, Abaza,<br />
Arnavut, Boşnak, Türkmen ve diğerlerinin % 99’unun Müslüman olması ve İslâm dininin bu<br />
mozaiğin temel taşı gerçekleştirmesi, yürürlükte olan bu uygulamaları tekrar düşünmemizi ve<br />
yapılan yanlışları düzeltmemiz gerektirdiğini belirtmektedir. Öyleki hukuk normlarına<br />
uymayan bu olumsuz uygulamalar, toplumda derin izler bırakmış ve problemleri kangren<br />
haline dönüştürmüştür.<br />
Bizler de bu kısacık çalışmamızla probleme bir nebzecik neşter olabilirsek ne mutlu!<br />
İslâm tarihi boyunca uygulanmış olan “aile hakemliği” veya “aile meclisi” meselesi,<br />
günümüzde uygulanarak problemin hafifletilmesine veya azaltılmasına yardımcı olacaktır. Bu<br />
1 Bu tebliğ, Adana’da bulunan Yuva Kurma ve Aileyi Koruma Derneği (YUVA-KUR) tarafından 14 Mayıs<br />
2012’de düzenlenen “Aileyi Korumada Aile Hakemliğinin Rolü” konulu panelde sunulmuştur.<br />
2 Bkz. Karaman, Hayrettin, Mukayeseli İslâm Hukuku, s. 224, İrfan Yayınevi, İstanbul, 1982. “İsviçre-Türk<br />
Medeni Kanunu’nun sistematiği modern pandekt hukukuna dayanır. Bu da Almanya’da 15. Asırdan itibaren<br />
iktibasına başlanmış Roma Hukuku’dur ki buna ‘müşterek hukuk’ adı da verilmektedir.”<br />
3