27.08.2015 Views

Seferihisar/İzmir - Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi

Seferihisar/İzmir - Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi

Seferihisar/İzmir - Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Dünya <strong>Enerji</strong> <strong>Konseyi</strong> Türk <strong>Milli</strong> <strong>Komitesi</strong><br />

TÜRKİYE 10. ENERJİ KONGRESİ<br />

CUMALI [SEFERIHISAR/İZMIR] JEOTERMAL ALANINDA YAPILAN<br />

SP, MANYETİK VE ELEKTROMANYETİK ÇALIŞMALAR<br />

Petek SINDIRGI 1 , Emre TİMUR 1<br />

1 Dokuz Eylül Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü 35160 Buca İZMİR<br />

ÖZET<br />

Jeotermal enerji günümüzde enerji üretimi amacıyla kullanılan en temiz<br />

kaynaklardan biridir. Sondajlarla rezervuardan yüzeye çıkarılan sıcak su ve buhar<br />

jeotermal enerjinin üretiminde kullanılmaktadır. Elde edilen termal enerji;<br />

doğrudan konut ısıtmasında, tarımsal ve endüstriyel amaçlı olarak kullanımının<br />

yanında daha yüksek sıcaklıktaki sistemlerden elde edilen enerji, elektrik<br />

üretiminde kullanılabilmektedir.<br />

İzmir’in <strong>Seferihisar</strong> ilçesine bağlı Cumalı kaplıcaları bölgesinde yapılan çalışmada,<br />

SP, Manyetik ve VLF-EM yöntemleri uygulanmıştır. Alışılagelmiş SP<br />

değerlendirmelerinin yanısıra yöntemin sıcaklıkla olan ilişkisi kullanılarak<br />

kaynağın doğasına uygun modellemeler yapılmıştır. Toplam manyetik alan<br />

ölçümleri ile üç farklı frekansta yapılan VLF-EM ölçümlerinin çeşitli veri işlem<br />

teknikleriyle değerlendirilmesi sonucunda kırık hattı üzerinde belirgin izler elde<br />

edilmiş ve yapı modellenmiştir.<br />

Aynı alanda uygulanan bu üç yöntem yüzeyaltı yapısının ortaya konmasında<br />

uyumlu sonuçlar vermiştir. Yapılan çalışmalar ışığında, bölgedeki ana rezervuar<br />

yapısının büyük bir olasılıkla Kretase filiş olduğu belirlenmiş, kırık yapısının yeri<br />

ve derinliği saptanmıştır.<br />

1. GİRİŞ<br />

Uzun zamandır kullanılan petrol, kömür gibi fosil enerji kaynaklarının tükenebilirlik<br />

ve çevre kirliliğine yol açması gibi sorunları nedeniyle yeni enerji kaynaklarının<br />

aranması gerekmiştir. Bu tür olumsuzlukları içermeyen enerjilerden biri olan<br />

jeotermal enerjinin denetimli kullanılması durumunda ise; kendini yenileyebilme<br />

özelliği ve oldukça az çevre kirliliği yaratması, ekonomik olması ve akışkan<br />

sıcaklığına göre çok çeşitli kullanım alanlarına sahip olması gibi avantajları vardır.<br />

167


Dünyada jeotermal zenginliği ile yedinci sırada yer alan Türkiye, jeotermal<br />

potansiyeli ile toplam elektrik enerjisi ihtiyacının % 5’ine kadar, ısıtmada ısı<br />

enerjisi ihtiyacının %30’una kadar karşılayabilecek potansiyele sahiptir. Bu<br />

potansiyel, Anadolu plakasının aktif bir jeolojik yapıya sahip olmasından<br />

kaynaklanmaktadır. İnceleme alanı olarak seçilen İzmir-<strong>Seferihisar</strong>-Cumalı<br />

kaplıcaları bölgesi de Batı Anadolu’nun önemli jeotermal alanlarından biridir. MTA<br />

tarafından 1970 yılından bu yana ayrıntılı Jeoloji, jeokimya ve sondaj çalışmaları<br />

yapılmış ve önemli sonuçlar elde edilmiştir. Ancak alanda uygulanan jeofizik<br />

araştırmaların ve yöntem sıklığının azlığı, ortama ait jeotermal modelin<br />

yorumlanmasında bazı güçlüklere neden olmaktadır. Bu güçlükleri bir ölçüde olsa<br />

aşabilmek amacıyla, alanın Cumalı kaplıcası çevresinde doğal gerilim (SP),<br />

manyetik ve VLF araştırmaları yapılmıştır [Şekil 1].<br />

Şekil 1. Çalışma alanı ve uygulanan jeofizik yöntemlere ait profiller<br />

2. BÖLGEDE DAHA ÖNCE YAPILAN JEOFİZİK ÇALIŞMALAR<br />

Jeotermal sistemlerin çözümlenmesi için çok gerekli olan jeolojik ve jeofizik<br />

çalışmalar geçmiş yıllarda İzmir - <strong>Seferihisar</strong> - Cumalı kaplıcaları bölgesine de<br />

uygulanmıştır. Ekingen [1970], 1000 km 2 lik bir alanda gravite çalışmaları yaparak<br />

bölgenin tektonik hatlarını çıkarmaya çalışmıştır. Ekingen’e göre rezidüel Bouguer<br />

belirtilerindeki negatif değerlerin Cumalı ve Tuzla kaplıcaları çevresinde pozitif<br />

değerlerin ise Karakoç kaplıcası yakınında görülmesi, yükselim ve çöküntü<br />

yapılarının bir kanıtıdır. Bölgede yapılmış önemli çalışmalardan biri olan Eşder &<br />

Şimşek [1975]’in çalışmasında, alanın jeolojik yapısı, ısıl özellikleri ile<br />

ilişkilendirilmeye çalışılmıştır. Yine Eşder [1990] bölgenin dolaşım mekanizmasını<br />

açıklamıştır. Özgüler &Ünay [1977], yaptıkları özdirenç çalışmasında, özdirenç<br />

değerlerinin GD-KB yönünde düştüğünü ve bunun bölgedeki ana tektonik yapıları<br />

yansıtabileceğini belirtmişlerdir. Çakır [1984], bölgeye uyguladığı özdirenç ve<br />

gravite yöntemleri ile, Karakoç yükselimi ve volkanik domlar çevresinde özdirencin<br />

168


çok düştüğünü ve çöküntü derinliğinin 1.6 km. civarında olduğunu bulmuştur.<br />

Drahor et al. [1999], bölgede SP ve gravite ölçümleri yapmıştır. SP çalışmaları<br />

sonucunda, uçlaşma odak derinliklerini; gravite çalışmaları ile de yükselimçöküntü<br />

yapısındaki bölgenin genel yapısal uzanım yönünün KD-GB olduğunu ve<br />

taban derinliğinin ise 1.5-1.7 km olduğunu saptamışlardır.<br />

3. SEFERİHİSAR JEOTERMAL ALANININ JEOLOJİSİ VE TEKTONİĞİ<br />

<strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanı, İzmir ilinin yaklaşık 40 km. güneybatısında<br />

yeralmaktadır. <strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanının temelini, Menderes masifine ait<br />

Paleozoik yaşlı metamorfikler oluşturur. Bu birim mikaşist, kalkşist ve mermerden<br />

oluşmuştur [Eşder&Şimşek, 1975]. Üst kesimlerinde mermerlerin kalınlığı 150<br />

metreyi bulmaktadır.<br />

Bu birim üzerinde ise, pelitik şist, kumtaşı ve altere kireçtaşından oluşan Kretase<br />

yaşlı İzmir flişi uzanır. Bu birimin alt seviyelerindeki Ultrabazik kayaçlar, üst<br />

seviyelere doğru itilerek, KD-GB doğrultusunda yüzeylenirler [Eşder & Şimşek,<br />

1977]. Birimin üst seviyeleri ise fliş, Permiyenden Kretaseye doğru yaşlardaki<br />

kireçtaşları ve serpantinitler içerir.<br />

İzmir flişi, Bölgenin kuzeybatı ve güneydoğusunda yer alırken, bölgenin ota<br />

kesimlerinde, geniş bir bölümü Miyosen yaşlı tortullarla örtülü olan ve KD - GB<br />

uzanımlı Çubukludağ çöküntüsü bulunmaktadır. Bu çöküntüyü örten tortullar<br />

Yeniköy Formasyonu olarak bilinir. Bu tortullar İzmir flişi ile açısal uyumsuzluk<br />

gösterir [Eşder & Şimşek 1977].<br />

Yeniköy formasyonu üzerinde Pliyosen-Pleyistosen yaşlı Cumaovası volkanikleri<br />

yer alır. Bu birimin alt seviyeleri, tüf, tüfit, aglomera ve perlitlerden oluşur. Riyolit<br />

ve riyodasitlerden oluşan üst seviyeler ise yüzeyde mostra veren Yeniköy<br />

formasyonunu kesmektedir.<br />

<strong>Seferihisar</strong> jeotermal sistemi, Tersiyer ve Kuvaterner volkanizmanın yer aldığı bir<br />

bölgede oluşmuştur. Genelde riyolit ve riyodasitler atmosfere gaz kaçışını<br />

engeller ve derindeki ısı birikimine katkıda bulunur. Ayrıca derindeki asit<br />

volkanikler ısıyı biriktirerek jeotermal gradyentin artmasına neden olurlar. Bu<br />

nedenle riyolit ve riyodasit lav domlarının bulunduğu bölgelerin jeotermal özellik<br />

taşıma olasılığı yüksektir. <strong>Seferihisar</strong> jeotermal sistemindeki riyolit ve riyodasit lav<br />

domlarının dizilimi de volkanizma yayılımına ve tektonizmaya uygun olarak GB-<br />

KD uzanımlıdır [Şekil 2].<br />

<strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanının güneydoğusunu, bölgenin en yüksek kesimi olan<br />

Dereboğazı yükselimi sınırlar. İkinci geniş ve önemli yükselim ise KD-GB<br />

doğrultulu <strong>Seferihisar</strong> yükselimidir. Çubukludağ çöküntüsünü ve <strong>Seferihisar</strong><br />

yükselimini sınırlandıran önemli tektonik hatlar bulunmaktadır. <strong>Seferihisar</strong><br />

yükseliminin güneydoğu uzanımı tektonik yoğunluğun merkezidir. Çubukludağ<br />

çöküntüsünün bu kısmında, Yeniköy formasyonunu kesen, Doğanbey Ilıcası<br />

169


yükselimi ve Karakoç yükselimi bulunmaktadır. Bunlar çöküntüyü daha küçük<br />

çöküntülere bölmektedir. <strong>Seferihisar</strong> yükselimi ile Dereboğazı yükselimi<br />

arasındaki Çubukludağ çöküntüsünü KB-GD uzanımlı faylar sınırlandırır.<br />

Çalışma alanı olarak seçilen Cumalı kaplıcaları bölgesi, güneybatıda Çubukludağ<br />

çöküntüsünün sonunda yer alır. Bölge, <strong>Seferihisar</strong> ve Karakoç yükselimleri<br />

arasında bulunmakta ve Cumalı ters fayına paralel olarak uzanmaktadır.<br />

Kuzeybatıda, yeniköy formasyonu altındaki İzmir flişi kireçtaşı rezervlerinin<br />

yapısal istifine uygun olarak, Cumalı ters fayına doğru dalmaktadır. Bununla<br />

birlikte doğuda, şeyller arasında azalarak incelmektedir. Bölge, temel tektonik<br />

trende uygun olarak KD-GB doğrultusunda uzanmaktadır [Şekil 2].<br />

Şekil. 2. <strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanı jeoloji ve tektonik haritaları [Eşder ve<br />

Şimşek, 1975’ten iyileştirilerek alınmıştır].<br />

4. ARAZİ UYGULAMALARI<br />

4.1 SP UYGULAMALARI<br />

Jeotermal alanlarda ölçülen doğal gerilimin kökeni ısılelektrik, elektrokinetik ve<br />

elektrokimyasal mekanizmalar ile açıklanmaktadır [Onsager, 1931, Nourbehecht,<br />

1963; Corwin ve Hoover, 1979; Sill, 1982]. Çeşitli bileşimlere sahip sıcak sular ve<br />

buhar içeren rezervuar ve bununla ilişkili taşıyıcı kırık ve kırık sistemleri doğal<br />

gerilim yöntemi yardımıyla belirlenebilmektedir.<br />

1970’li yılların başından beri dünyanın birçok jeotermal alanında, sistemi<br />

tanımlamaya katkıda bulunmak üzere bu yöntem uygulanmış ve olumlu sonuçlar<br />

alınmıştır [Corwin ve Hoover, 1979; Sill, 1983].Bu araştırmada, yukarıda değinilen<br />

170


mekanizmalar yardımıyla, sıcaklık uçlaşması problemleri; iletim (kondüksiyon) ve<br />

dolaşım (konveksiyon) kavramlarıyla bağlantılı biçimde çözülmüştür. Bu inceleme<br />

sonucunda SP anomalileri üzerinde en etkili parametrelerin ısılelektrik potansiyel<br />

katsayısı olduğu belirlenmiştir.<br />

Bilinen klasik doğal gerilim modellemelerinden farklı olarak, jeolojik ortama uygun<br />

olarak geliştirilen iki modelde çeşitli sayı ve güçlerde sıcaklık kaynakları<br />

oluşturulmuş; ayrıca, ortamların ısıl iletkenlikleri ve ısıl elektrik potansiyel<br />

katsayıları belirlenmiştir [Sındırgı, 2005] [Şekil 3].<br />

Ayrıca doğal gerilim verileri, alışılagelen aşırı tanımlı en küçük kareler ters çözüm<br />

tekniği ile de değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme sonucu saptanan parametreler<br />

Tablo 1.’de<br />

20<br />

15<br />

Gerilim (mV)<br />

30<br />

20<br />

10<br />

0<br />

-10 0 100 200 300 400 500<br />

-20<br />

Mesafe (m)<br />

Doğal Gerilim (mV)<br />

10<br />

5<br />

0<br />

-5 0 100 200 300 400 500<br />

-10<br />

-15<br />

-20<br />

-25<br />

Uzaklık (m)<br />

3. profil gerilim değerleri 3. profil için hesaplanan<br />

Arazi verisi<br />

Model<br />

Şekil 3. 3 ve 4 nolu profiller için oluşturulan modeller, bu modellerin yarattığı<br />

belirtiler ve ölçülen SP anomalisi<br />

Tablo 1. SP profillerine ait polarlanma açıları ve derinlikler.<br />

Profil Polarlanma<br />

No Açısı<br />

Derinlik(m)<br />

3 278 121<br />

4 271 124<br />

171


4.2. MANYETİK VE VLF UYGULAMALARI<br />

<strong>Seferihisar</strong>-Cumalı jeotermal alanında Doğal Gerilim yöntemini ile birlikte 2 profil<br />

üzerinde manyetik ve VLF-EM yöntemleriyle ölçümler alınarak değerlendirilmiştir.<br />

Alanda yapılan SP ölçümleri sonucunda elde edilen anomali grafikleri ile aynı<br />

konumlarda büyük değişimler gözlenmiştir. Manyetik veriler farklı modeller için<br />

yuvarlatılıp 1-Boyutlu ters çözüm yöntemleri [Raju, 2003] kullanılarak<br />

değerlendirilmiş; VLF verileri de 1-Boyutlu filtrelenerek [Fraser, 1969] çizdirilip<br />

yorumlanmıştır.<br />

Jeofizik arama yöntemlerinden belkide en eskisi olan manyetik metod, jeotermal<br />

alanlarda son yıllarda sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır [Serpa, L. F., Kenneth, L.<br />

C., 1984; Smith et. al., 2002; Smith and Pratt, 2003]. Yer içindeki ferromanyetik<br />

mineral içeren kayaçların oluşturduğu manyetik alan, yer manyetik alanı üzerinde<br />

farklılıklara neden olmaktadır. Yüzeyden veya havadan yapılan ölçümlerle<br />

belirlenen farklıklıklar özellikle manyetik küri izotermi ile kabuğun içindeki sıcak<br />

girişim çalışmalarında ve jeotermal alanlarda bulunan kırık hatlarının<br />

modellenmesinde büyük önem taşımaktadır. Bu alanlar özellikle basen kökenli<br />

olası gaz üretim sahaları olarakta değerlendirilebilmektedir [Nabighian et. al.,<br />

2005].<br />

nT<br />

60<br />

40<br />

20<br />

0<br />

-20<br />

-40<br />

-60<br />

-80<br />

m<br />

0 20 40 60 80 100 120 140<br />

-100<br />

-120<br />

-140<br />

Ölçülen Veri<br />

Hesaplanan Veri (Fay Modeli)<br />

Hesaplanan Veri (Dayk Modeli)<br />

Hesaplanan Veri (Katman Modeli)<br />

Modeller<br />

Yapı<br />

Derinliği<br />

[m]<br />

Süseptibilit<br />

e [EMU]<br />

Dip [d]<br />

Orijinden<br />

Uzaklık<br />

[m]<br />

FAY 15.69 -0.002 196.47 39.52 Taban Derinliği= 39.52 m<br />

DAYK 19.57 -0.006 197.86 46.38 Genişlik= 10.88 m<br />

KATMAN 19.82 0.018 196.11 46.04 Kalınlık= 1.98 m<br />

Şekil 4. 1nolu profil için ölçülen-hesaplanan manyetik veri grafikleri ve ilgili<br />

parametre değerler<br />

172


nT<br />

60<br />

40<br />

20<br />

0<br />

-20<br />

-40<br />

m<br />

0 20 40 60 80 100 120 140<br />

-60<br />

-80<br />

-100<br />

Ölçülen Veri<br />

Hesaplanan Veri (Fay Modeli)<br />

Hesaplanan Veri (Dayk Modeli)<br />

Hesaplanan Veri (Katman Modeli)<br />

Modeller<br />

Yapı<br />

Derinli<br />

ği [m]<br />

Süseptibilit<br />

e [EMU]<br />

Dip [d]<br />

Orijinden<br />

Uzaklık<br />

[m]<br />

FAY 8.07 -0.003 246.32 54.6 Taban Derinliği= 28.66 m<br />

DAYK 12.93 -0.091 244.53 53.41 Genişlik= 1.12 m<br />

KATMAN 13.21 0.014 246.78 54.69 Kalınlık= 1.52 m<br />

Şekil 5. 2 nolu profil için ölçülen-hesaplanan manyetik veri grafikleri ve ilgili<br />

parametre değerleri<br />

VLF elektromanyetik yöntemi yüzeye yakın kırık hatlarının belirlenmesinde, su<br />

kaynaklarının araştırılmasında, gömülü yapıların iletkenlik değişiminin<br />

incelenmesinde ve arkeolojik araştırmalarda sıklıkla uygulanmaktadır [Fraser,<br />

1969; McNeill, J.D. and Labson, V. 1991; Blakely et. al., 2000a; Timur, 2003].<br />

Dünyanın çeşitli bölgelerindeki radyo vericilerini kaynak olarak kabul eden<br />

yöntem, yapıların elektriksel iletkenliğinden etkilenmektedir. Yerin sığ derinlikleri<br />

(0-30 m) hakkında bilgi elde etmek için hızlı ve güvenilir bir yöntemdir.<br />

%<br />

100<br />

150<br />

o<br />

50<br />

100<br />

0<br />

m<br />

0 100 200 300 400 500 600 700 800<br />

-50<br />

-100<br />

50<br />

0<br />

m<br />

0 100 200 300 400 500 600 700 800<br />

-50<br />

In-phase<br />

Tilt Data<br />

-150<br />

Quadrature<br />

-100<br />

Fraser Data<br />

Şekil 6. 1 nolu profilin gerçel-sanal bileşen grafikleri ile ham ve filtrelenmiş tilt açısı grafikleri.<br />

%<br />

80<br />

60<br />

40<br />

20<br />

0<br />

m<br />

0 100 200 300 400 500 600 700<br />

-20<br />

-40<br />

o<br />

100<br />

80<br />

60<br />

40<br />

20<br />

0<br />

m<br />

0 100 200 300 400 500 600 700<br />

-20<br />

-60<br />

-40<br />

In-phase<br />

Tilt Data<br />

-80<br />

-60<br />

Quadrature<br />

Fraser Data<br />

Şekil 7. 2 nolu profilin gerçel-sanal bileşen grafikleri ile ham ve filtrelenmiş tilt açısı grafikleri.<br />

173


5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER<br />

Jeotermal sistemlerin belirlenmesinde, çeşitli yerbilimsel uygulamaların bir arada<br />

yapılması ve sonuçlarının birleştirilerek yorumlamaya gidilmesi çok önemlidir. Bu<br />

çalışmada İzmir-<strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanının Cumalı Kaplıcaları bölgesinde<br />

yapılan jeofizik (SP, Manyetik ve VLF) çalışmalar daha önceden yapılmış jeolojik<br />

çalışmaların sonuçları ile birleştirilerek sunulmuştur.<br />

SP çalışmaları sonucunda ortam jeolojisine uygun olarak geliştirilen modelde her<br />

profile ait çeşitli sayı ve güçlerde sıcaklık kaynakları oluşturulmuş; ayrıca,<br />

ortamların ısıl iletkenlikleri ve ısıl elektrik potansiyel katsayıları belirlenmiştir.<br />

70 metre derinliğe sahip, neojen birimlerin,<br />

özdirencinin 40 Ωm,<br />

ısıl elektrik potansiyel katsayısının 0.1 mV/ o C,<br />

ısıl iletkenliğinin 0.7 W/ m o C,<br />

900 metre derinliğe kadar yayılan kretase flişin,<br />

özdirenci 150 Ωm,<br />

ısıl elektrik potansiyel katsayısı 2 mV/ o C,<br />

ısıl iletkenliği 12 W/ m o C<br />

ve tabandaki metamorfik temelin<br />

özdirencinin 75 Ωm,<br />

ısıl elektrik potansiyel katsayısının 2 mV/ o C,<br />

ısıl iletkenliğinin 5 W/ m o C<br />

olabileceği saptanmıştır. Sıcaklık kaynaklarının büyük bir çoğunluğunun kretase<br />

fliş birimi içinde yer alması ve bu birimin ısıl iletkenliğinin diğer birimlere göre<br />

oldukça yüksek olması, bu birimin akifer rolü oynadığını göstermektedir. Daha<br />

önce yapılmış jeolojik çalışmalar da [Eşder, 2003] bu sonucu desteklemektedir.<br />

İleride akifere yönelik yapılacak çalışmalarda kretase flişe önem verilmesi önerilir.<br />

Manyetik arama yöntemi ile alınan verilerin ters çözüm yöntemleriyle<br />

değerlendirilmesi sonucunda, 10-20 m arasında gözlenen yapı derinliği<br />

rezervuara ait yüzey çıkışları olarak değerlendirilmiştir. 2 profile ait model<br />

parametreleri incelendiğinde yapı derinliğinin kuzeye doğru derinleştiği<br />

belirlenmiştir [Şekil 4,5]. Bu sonuç bölge jeolojisi ile uyumlu olup yapılacak<br />

çalışmaların sayısının arttırılarak desteklenmesi durumunda, alanın jeotermal<br />

potansiyelinin ve havzanın modelinin oluşturulması için büyük yarar sağlanacağı<br />

düşünülmektedir.<br />

VLF-EM yöntemi ile elde edilen veriler sonucunda mayetik ve SP yöntemi ile aynı<br />

konumlarda iletkenliğin hızlı bir değişim gösterdiği gözlenmiştir. Özellikle tilt açısı<br />

verilerinin filltrelenmesi ile elde edilen grafikte olası fayın yeri çok net<br />

gözlenebilmektedir. Özellikle 1 nolu profilin 300. ve 450. metrelerinde gözlenen<br />

174


değişimler, alanda bulunması olası 2 farklı kırık sisteminin varlığını göstermektedir<br />

[Şekil 6]. Benzer değişim aynı doğrultuda 2 nolu profilde de gözlenmiştir [Şekil 7].<br />

<strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanı, Cumalı’nın yanısıra Tuzla, Karakoç ve Doğanbey gibi<br />

ılıcaları da kapsamaktadır. Yapılan çalışmalar, alanın tamamını kapsayan ve<br />

rezervuarların belirlenmesine yönelik, çeşitli jeofizik yöntemleri içeren, daha geniş<br />

çaplı çalışmaların yapılmasının gerekliliğini ortaya koymuştur.<br />

6. KAYNAKLAR<br />

Blakely, R. J., V. E. Langenheim, D. A. Ponce, and G. L. Dixon, [2000a].<br />

Aeromagnetic survey of the Amargosa Desert, Nevada and California; a tool for<br />

understanding near-surface geology and hydrology: U. S. Geological Survey<br />

Open File Report 00-0188, http://pubs.usgs.gov/open-file/of00-188/.<br />

Corwin, R.F.,& Hoover, D.B.[1979]. The self-potential method in geothermal<br />

exploration. Geophysics, 44, 226-245.<br />

Çakır, E. [1984]. İzmir <strong>Seferihisar</strong> alanında gravite ve özdirenç çalışmaları, D.E.Ü.<br />

Mühendislik Fakültesi, Bitirme Tezi.<br />

Drahor, M.G., Sarı, C.,& Şalk, M.[1999]. <strong>Seferihisar</strong> jeotermal alanında doğal<br />

gerilim ve gravite çalışmaları, D.E.Ü. Mühendislik Fakültesi, Fen ve Mühendislik<br />

Dergisi,1, 3, 97-112.<br />

Eşder ,T.,& Şimşek, Ş. [1975]. Geology of İzmir-<strong>Seferihisar</strong> geothermal area,<br />

Western Anatolia of Turkey; Determination of reservoir by means of gradient<br />

drilling. 2. U.N. symposium on the development and use of geothermal recources,<br />

San Francisco, 349-361.<br />

Eşder,T.,& Şimşek, Ş. [1977]. The relationship between the temperature gradient<br />

distribution and geological structure in the İzmir – <strong>Seferihisar</strong> geothermal area,<br />

Turkey. CENTO Scientific programme symposium on geothermal energy, 93-112.<br />

Eşder, T. [1990]. The crust structure convection mechanism of geothermal fluids<br />

in <strong>Seferihisar</strong> Geothermal area. Int: Earth Sci. Con. On Aegean regions, İzmir,<br />

Turkey, 1,135-147.<br />

Eşder, T. [2003].Cumalı-Tuzla [<strong>Seferihisar</strong>-İzmir] sektöründe jeotermal enerji<br />

potansiyeli ve elektrik dışı uygulamalar üzerine çalışmalar.DEÜ Jenarum Yaz<br />

Okulu,s.34-47.<br />

Ekingen, A., [1970]. Gravity survey of the İzmir-Urla district, Maden Tetkik ve<br />

Arama Genel Müdürlüğü, Ankara.<br />

Fraser, D. C. [1969] Countouring of VLF-EM Data. Geophysics, 34, 958-967<br />

175


McNeill, J.D.,& Labson, V. [1991]. Geolocical mapping using VLF Radio Fields. In<br />

Ward S.H., Electromagnetic methods in applied geophysics- Investigations in<br />

Geophysics, Vol. 3. Soc. of Expl. Geophysics., pp. 522-559.<br />

Nourbehecht, B. [1963]. Irreversible thermodynamics effects in inhomogenous<br />

media and their application in certain geoelectric problems. Ph. D. thesis, M.I.T.<br />

Nabighian M. N., Grauch V. J. S., Hansen R. O., LaFehr T. R., Li Y., Peirce J. W.,<br />

Phillips J. D., and Ruder M. E., [2005]. The historical development of the<br />

magnetic method in exploration. Geophysics, Vol:70, No:6, pp.33-61.<br />

Onsager, L. [1931]. Reciprocal relations in irreversible processes.1. Physical<br />

review, 37, 405-426.<br />

Özgüler, M.E.,&Ünay, T. [1977]. Resistivity field work for exploration of<br />

geothermal energy in <strong>Seferihisar</strong>, İzmir, Turkey, CENTO Scientific programme<br />

symposium on geothermal energy, 115-129.<br />

Raju, V. C. [2003]. LIMAT: a computer program for least-squares inversion of<br />

magnetic anomalies over long tabular bodies. Computer&Geoscience, 29, pp.91-<br />

98<br />

Sill, W.R. [1982]. Self Potential Effects Due to Hydrothermal Convection Velocity<br />

Crosscoupling, DOE/ID/12079-68.<br />

Serpa, L. F., Kenneth, L. C., [1984]. Simultaneous inversion modelling of gravity<br />

and aeromagnetic data applied to a geothermal study in Utah, Geophysics Vol:49<br />

No:8 p.1327-1337.<br />

Sındırgı, P.,[2005]. Sıcak Alanlada Jeofizik Modellemeler ve Uygulamaları,<br />

Doktora Tezi, DEÜ –Fen Bil. Enst.,İZMİR.<br />

Smith, R. P., V. J. S. Grauch, and D. D. Blackwell, [2002]. Preliminary results of a<br />

high-resolution aeromagnetic survey to identify buried faults at Dixie Valley,<br />

Nevada: Geothermal Resources Council Transactions, 26, 543–546.<br />

Smith, D. V., and D. Pratt, [2003]. Advanced processing and interpretation of the<br />

high resolution aeromagnetic survey data over the Central Edwards Aquifer,<br />

Texas: Proceedings from the Symposium on the Application of Geophysics to<br />

Engineering and Environmental Problems, Environmental and Engineering<br />

Society.<br />

Timur, E. [2003]. VLF Yönteminin Arkeolojik Alanlarda Uygulanması. DEÜ Fen<br />

Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi. İzmir.<br />

176

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!