13. genel kurul çalışma raporu - Sosyal-İş

13. genel kurul çalışma raporu - Sosyal-İş 13. genel kurul çalışma raporu - Sosyal-İş

sosyal.is.org.tr
from sosyal.is.org.tr More from this publisher
23.08.2015 Views

EklerSosyal-İş Sendikası 13. OlağanGenel Kurulu Çalışma RaporuDeğerli İZFAŞ çalışanları,Değerli basın mensupları,Değerli dostlarımız,Bugün grevdeyiz. Daha önce uzlaşma aşamasına gelinen sosyal haklarımız tanınıncaya ve mevcutprim uygulamasının devam etmesi ya da bu talebimizi karşılayacak alternatif bir teklif sunuluncayakadar grevdeyiz.Bir gerçeğin farkındayız. 80. İzmir Enternasyonal Fuarı’na iki hafta kala grevdeyiz. Daha önce desöylemiştik. Fuar tehlikeye girecektir demiştik. Geldiğimiz noktada Fuar tehlikeye girmiştir.Bu noktada şunun altını çizmekte yarar var. Kimsenin bizi, fuarı bilerek ve isteyerek tehlikeye sokmakla,kasıtlı davranmakla suçlamaya hakkı yoktur. Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri 7 aydan bu yanasürmektedir. Sendikamız 7 aydır, bir an önce çözüme varılması için elinden geleni yapmış, iyi niyetgöstermiş, çözümü zorlamıştır. Ancak karşı tarafın aynı gayret içinde olmaması nedeniyle, sendikamızyasal zorunluluk gereği 5 Ağustos’ta grev kararı almıştır. Sendikamız Fuarın tam ortasında greveçıkmak yerine, Fuardan 2 hafta önceki bir tarihi özellikle belirlemiş, fuardan önce çözüme ulaşılmasıiçin bir zaman aralığını gözeterek böyle bir karar almıştır. Bu konuda her türlü uyarıda da bulunmuşve çözüm için var gücüyle çaba sarf etmiştir. Ancak ne yazık ki bu iyi niyetimiz ve hassasiyetimiz deanlaşılmamıştır.267İçinde bulunduğumuz durumun sorumlusunun kim olduğu açık seçik ortadadır.Son sözümüz şudur. Çözüme hazırız. Çözümün yolu açık ve nettir. Bu noktada çözüm çağrımızıartık doğrudan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu’na yapıyoruz. Çünkü İZFAŞ’ın hisselerininyüzde 99’u İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne aittir, İZFAŞ belediyeye bağlı bir şirkettir. Herkesde bilmektedir ki, İZFAŞ ile ilgili toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde de asıl karar veren, son sözü söyleyenİzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanıdır.“Sayın Başkan, gelin bu işi bir an önce çözelim. İzmir Enternasyonal Fuarı’nın hazırlıklarını hiç vakitkaybetmeden sürdürelim ve fuarın gururunu birlikte yaşayalım. İZFAŞ çalışanlarına hakkını verelimve toplu iş sözleşmesini bir an önce imzalayalım”.Kamuoyuna ve ilgililere saygı ile duyurulur.Yaşasın İZFAŞ çalışanlarının haklı grevi,Yaşasın Sosyal-İş, Yaşasın DİSK.Sosyal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu adınaEngin Sezgin (Sosyal-İş Sendikası Toplu İş Sözleşmesi Dairesi Başkanı)

Sosyal-İş Sendikası 13. OlağanGenel Kurulu Çalışma RaporuEklerEK-2922 Ağustos 2011Değerli basın mensupları,Bu resim, 12 Eylül1980 darbesinden birkaç gün sonra çekilmiştir. Fotoğrafta görüldüğü üzere darbesırasında grevde olan bir fabrikanın girişinde çekilmiş olan bu fotoğrafta “Milli Güvenlik Konseyi’ninbildirisi gereği işyerimiz çalışmaya başlamıştır. 15 Eylül 1980 pazartesinden itibaren arkadaşların kendivardiyalarına gelmeleri rica olunur” yazmaktadır. Çünkü 12 Eylül darbesini yapanların ilk icraatlarındanbiri devam eden grevleri yasaklamak olmuştur. Türkiye işçi sınıfının yükselen hak mücadelesiniyok etmeyi temel amaçları arasına alan darbeciler, ilk iş olarak işçi sınıfının en etkin silahlarındanbiri olan grevleri durdurmak ve grevi yasaklamakla işe başlamıştır.26812 Eylül darbecileri yönetimi sözde sivil yöneticilere bırakmış, ancak darbeci mantıkla hazırlanansendikal yasaları da miras bırakmıştır. İşte bugün yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesi Grev ve LokavtKanunu da bu dar, yasakçı, emek düşmanı bu mirasın güzide parçalarından biridir. Bu kanunda gerekBakanlar Kurulu’na gerek mahkemelere, grevleri keyfi bir biçimde erteleme, durdurma, yasaklamaolanağı tanınmıştır.Değerli basın mensupları,Takvimlerde bugünün tarihi 24 Ağustos 2011 olarak yazıyor. Ancak biz bugün Sosyal-İş Sendikasıve İZFAŞ çalışanları olarak 12 Eylül 1980’i bir kez yaşıyoruz. Darbenin ağır yükünü omuzlarımızdahissediyoruz. Çünkü işverenin uzlaşmaz tutumu nedeniyle çıkmak zorunda kaldığımız İZFAŞ grevi,İZFAŞ’ın yaptığı başvuru üzerine, İzmir 1. İş Mahkemesi tarafından 12 Eylül 2011 tarihine kadar tedbirendurdurulmuştur. İşin trajikomik tarafı ise grevin durdurulması kararının 12 Eylül 2011, yani 12Eylül darbesinin 31. Yıldönümüne kadar olmasıdır.Mahkeme kararının gerekçesi de trajikomiktir. Kararın gerekçesi “ülkenin uluslar arası alandakiitibarinin zedelenme ihtimalinin doğması tehlikesidir”.Gerek mahkemeye grevin durdurulması için başvuranın İZFAŞ, yani özünde İzmir Büyükşehir Belediyesiolması gerekse Mahkemenin hem usul hem esas yönünden verdiği karar ve kararın gerekçesi,durumun bir diğer acı boyutunu oluşturmaktır.Üzülerek söylüyoruz ki, mahkemeye grevin durdurulması için başvuran kendini sosyal demokratolarak tanımlayan, sık sık 12 Eylül mirası sendikal yasaları eleştiren, işçilerin hakları konusunda duyarlıolduğunu ifade eden Cumhuriyet Halk Partili bir Belediye Başkanının yönettiği İzmir BüyükşehirBelediyesi’ne bağlı bir şirkettir. Bir yanda “Faşizme karşı omuz omuza” sloganını dilinden düşürmeyenbir siyasal parti, bir yanda 12 Eylül faşizminin mirası yasaların arkasına sığınarak yasal ve haklı birgrevi durdurmaya çalışan bir anlayış. Bu nasıl bir tezattır? Bu ne yaman çelişkidir? Takdiri, kamuoyunabırakıyoruz.

<strong>Sosyal</strong>-İş Sendikası <strong>13.</strong> OlağanGenel Kurulu Çalışma RaporuEklerEK-2922 Ağustos 2011Değerli basın mensupları,Bu resim, 12 Eylül1980 darbesinden birkaç gün sonra çekilmiştir. Fotoğrafta görüldüğü üzere darbesırasında grevde olan bir fabrikanın girişinde çekilmiş olan bu fotoğrafta “Milli Güvenlik Konseyi’ninbildirisi gereği işyerimiz çalışmaya başlamıştır. 15 Eylül 1980 pazartesinden itibaren arkadaşların kendivardiyalarına gelmeleri rica olunur” yazmaktadır. Çünkü 12 Eylül darbesini yapanların ilk icraatlarındanbiri devam eden grevleri yasaklamak olmuştur. Türkiye işçi sınıfının yükselen hak mücadelesiniyok etmeyi temel amaçları arasına alan darbeciler, ilk iş olarak işçi sınıfının en etkin silahlarındanbiri olan grevleri durdurmak ve grevi yasaklamakla işe başlamıştır.26812 Eylül darbecileri yönetimi sözde sivil yöneticilere bırakmış, ancak darbeci mantıkla hazırlanansendikal yasaları da miras bırakmıştır. İşte bugün yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesi Grev ve LokavtKanunu da bu dar, yasakçı, emek düşmanı bu mirasın güzide parçalarından biridir. Bu kanunda gerekBakanlar Kurulu’na gerek mahkemelere, grevleri keyfi bir biçimde erteleme, durdurma, yasaklamaolanağı tanınmıştır.Değerli basın mensupları,Takvimlerde bugünün tarihi 24 Ağustos 2011 olarak yazıyor. Ancak biz bugün <strong>Sosyal</strong>-İş Sendikasıve İZFAŞ çalışanları olarak 12 Eylül 1980’i bir kez yaşıyoruz. Darbenin ağır yükünü omuzlarımızdahissediyoruz. Çünkü işverenin uzlaşmaz tutumu nedeniyle çıkmak zorunda kaldığımız İZFAŞ grevi,İZFAŞ’ın yaptığı başvuru üzerine, İzmir 1. İş Mahkemesi tarafından 12 Eylül 2011 tarihine kadar tedbirendurdurulmuştur. İşin trajikomik tarafı ise grevin durdurulması kararının 12 Eylül 2011, yani 12Eylül darbesinin 31. Yıldönümüne kadar olmasıdır.Mahkeme kararının gerekçesi de trajikomiktir. Kararın gerekçesi “ülkenin uluslar arası alandakiitibarinin zedelenme ihtimalinin doğması tehlikesidir”.Gerek mahkemeye grevin durdurulması için başvuranın İZFAŞ, yani özünde İzmir Büyükşehir Belediyesiolması gerekse Mahkemenin hem usul hem esas yönünden verdiği karar ve kararın gerekçesi,durumun bir diğer acı boyutunu oluşturmaktır.Üzülerek söylüyoruz ki, mahkemeye grevin durdurulması için başvuran kendini sosyal demokratolarak tanımlayan, sık sık 12 Eylül mirası sendikal yasaları eleştiren, işçilerin hakları konusunda duyarlıolduğunu ifade eden Cumhuriyet Halk Partili bir Belediye Başkanının yönettiği İzmir BüyükşehirBelediyesi’ne bağlı bir şirkettir. Bir yanda “Faşizme karşı omuz omuza” sloganını dilinden düşürmeyenbir siyasal parti, bir yanda 12 Eylül faşizminin mirası yasaların arkasına sığınarak yasal ve haklı birgrevi durdurmaya çalışan bir anlayış. Bu nasıl bir tezattır? Bu ne yaman çelişkidir? Takdiri, kamuoyunabırakıyoruz.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!