18.08.2015 Views

KAHVE MOLASI

kahvemolasi2

kahvemolasi2

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Atam izindeyiz...


GİRİŞKahveci Avukatlık Bürosu olarak gerek merkez ofiste çalışan avukatlar, gerek Kahveci ailesiile yetişip kendi bürosunu açmış ve hala bizlerle bir ekip olarak çalışan avukatlar, gerekseattığımız her adımda bizlere desteği azımsanamayacak olan idari personelimiz ile herzaman sürekli bilgi akışı ve dayanışmayı ilke haline getirmeyi benimseyerek çalışmalarımızısürdürmekteyiz. Bu bilgi akışı ve dayanışmanın daha etkin hale gelmesi, iletişimin güçlenmesiamacı doğrultusunda hiçbir kazanç ve mesaj kaygısı içermeksizin, tümüyle çalışmalarımızınpaylaşılmasına yönelik olarak Kahve Molası Dergisini yayınlamaktayız.Dergimiz, hem hukuki gelişmeleri daha yakından takip etmek, hem aile üyesimeslektaşlarımızın faaliyetlerini paylaşmalarına ortam hazırlamak hem de iletişimimizi yazılıbir boyuta taşıyarak dergimizin tüm okuyucularını kısa bir kahve molasına davet etmeyihedeflemektedir.Bizden haberler , hukukumuzdaki son gelişmeler ve çalışma alanlarımıza ilişkin yeni vegüncel makaleleri içeren dergimizin bu sayısını ilgiyle ve beğenerek okumanız dileğiyle.Kahveci Avukatlık Bürosu


TOPLUMUN ÇÖKÜŞÜAsıl üzücü olan ise; bir iş takibi için, o dönemde Gayrettepe debulunan Asayiş Şube Müdürlüğü, Hırsızlık ve Yankesicilik Bürosunda bulunurken, Ahlak masası tarafından toplanarak getirilmişbulunan bir otobüs hayat kadını arasında bu hanımı da otobüsteninerken görmem olmuştu.Avukatlığımın ilk yıllarında,bir arkadaşımın isteği ile gençve güzel bir bayanın davasınıüstlenmem istenilmişti.Kendilerine randevu verdim,gerçekten büroma güzel birhanımefendi geldi. Yanındadünyalar güzeli bir kızıvardı. Bizden istediği hukukiyardımın konusu; eşindenboşanmasına yardımcıolmamdı. Kendisinden, hayathikayesini anlatmamı istedim.Bana anlattıkları çevrenin ailekurumu üzerinde ki etkisinigöstermesi bakımındanilginçti. Güzel hanım,Ümraniye de bir gecekonduda oturuyordu, eşi işçi olarakçalışan ve o günkü şartlar da150 milyon Türk Lirası maaşalan ortalama bir Anadoluinsanı idi. Bir de kızları vardı.Fakat kendisi, bu tarifin çokdışında giyim standardına2 >> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>Av. Vehbi <strong>KAHVE</strong>Cİsahipti. Bana, kocasının aldığımaaşın çok az olduğunu, bumaaşla; ev kirası vermekzorunda olduklarını, eşininbu paradan geçineceğini,kendisinin ve kızının da buparadan geçinmek zorundaolduğunu, üstüne üstlük biryere gideceği zaman eşindenizin almak zorunda olduğunusöyledi. Bu hayatın kendisinisıktığını, halbuki eşinin biray da aldığı parayı bir gecedekazanabileceğini söyledi.Bu nedenlerle boşanmakistediğini kendisine yardımcıolmamızı istedi. Bu konudafikrini pekiştiren olayın ise;bir iş için gittiği jandarmakarakolunda, karakolkomutanının kendisini yemeğedavet ettiğini ve işinin dehemen yapıldığını söyledi.Bu tecrübe, kendisine dahayüksek standart da bir hayat


yaşayabileceğigüven vermişti.konusundaAvukatlar, mesleklerinin ilkyıllarında ne tür olursa olsun,dava kazanmaktan büyükmutluluk duyarlar.Boşanma davası açıldığındailk duruşmaya girdik. Duruşmada eşi de hazır bulunmuştu.Eşi gerçekten yaşamınbaşka veçheleri olduğunukavrayabilmek kültüründenuzak ya da habersiz, ailekavramına saygılı ve kızınıyanına alabilmek çabasınıgösteren bir baba profiliçiziyordu.Dava devam etti, mahkemetarafların boşamalarınave çocuğun küçük olmasınedeni ile velayetinin anneyeverilmesine karar verdi. Budurum samimi baba rolunukendisine uygun görmüş olanbaba bakımından şok anlamınageliyordu.Günler sonra hanımı, Kabataşda cadde kenarında bir hanımarkadaşı ile, elin bendeoyunu oynarken görmüştüm.Belli ki eski eşinin bir aydakazandığı parayı bir gece dekazanabilmek için kendisinebir yol bulmuştu. Bu durumgerçekten çok üzücü idi.Asıl üzücü olan ise; biriş takibi için, o dönemdeGayrettepe de bulunan AsayişŞube Müdürlüğü, Hırsızlıkve Yankesicilik Bürosundabulunurken, Ahlak masasıtarafından toplanarakgetirilmiş bulunan bir otobüshayat kadını arasında buhanımı da otobüsten inerkengörmem olmuştu.O artık vesikalı bir çalışanolmuştu.Eski eşi yeni ve temizbir yaşam kurma fırsatınıyakalamışken, bu hanımınvelayetini üstlendiği kızınınbugün nerede olduğunuhalen merak ettiğimisöyleyebilirim.Avukat Vehbi <strong>KAHVE</strong>Cİ<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


SanfranciscoINTA VE IACCTOPLANTILARI - SAN FRANCISCO2 yılımı geçirdiğim, lisans üstü eğitim alıp çalışma deneyimielde ettiğim şehre bu sefer INTA ve IACC toplantılarına ofisimizitemsil etmek üzere patronum Vehbi Kahveci ile gidiyor olmakoldukça heyecan ve onur vericiydi.Ofisimiz bildiğiniz üzereInternational AntiCounterfeiting Coalition(IACC) {Uluslararası Taklit KarşıtıKoalisyon} ve International TrademarkAssociation (INTA) {Uluslararası MarkaDerneği} üyesidir.Özetle tanıtmak gerekirse, IACC,Washington DC, ABD merkezli vekendini yalnızca fikri mülkiyetikorumaya ve taklidi önlemeye adamışkar amacı gütmeyen dünyanın enbüyük organizasyonudur. INTA ise,Merkezi NewYork, ABD’de olan vekendini dürüst ve etkili ticaretinelementleri olan markaların ve ilgilifikri mülkiyetin desteklenmesi vegelişmesine adamış, bugün itibari ile190’dan fazla ülkeden dünyaca ünlü5700 marka sahibi, profesyonel veakademisyen üyeye sahip, kar amacı4 >> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>gütmeyen bir dernektir.Av. C. Aslıhan EvcimenKahveci Hukuk BürosuIACC ve INTA her yıl yapılanYıllık Toplantılarını bu yıl geçtiğimizMayıs ayı içerisinde Amerika’nın engüzel şehirlerinden biri olan SanFrancisco’da gerçekleştirdi.2 yılımı geçirdiğim, lisans üstüeğitim alıp çalışma deneyimi eldeettiğim şehre bu sefer INTA ve IACCtoplantılarında ofisimizi temsil etmeküzere patronum Vehbi Kahveci ilegidiyor olmak oldukça heyecan veonur vericiydi.San Francisco’nun bu toplantılariçin yapısı gereği biçilmiş bir kaftanolduğunu düşünüyorum. Zira buglobal şehir, her dinden, her dilden,her ırktan, her cinsiyetten insanı birarada huzurla yaşatabilmeyi beceren


ender bir şehirdir. San Francisco’dadil, din, ırk, renk, cinsiyet ayrımı sözkonusu değildir; Türk, İtalyan, Çinli,Japon, Amerikalı, Meksikalı, siyah,beyaz, sarı herkes kendi kültürünükoruyarak yaşamını sürdürme imkanıbuluyor. Aynı durum dünyanın birçok ülkesinden gelen binlerce farklıkatılımcı ile gerçekleştirilen IACC veINTA Yıllık toplantıları için degeçerlidir.9000’den fazlamarka ile ilgili çalışanp r o f e s y o n e l i nkatılımı ilegerçekleşen butoplantıların birparçası olmaklahem dünyanındört bir yanındanm e s l e k t a ş l a r ı m ı z l atanışma hem de dünyacaünlü bir çok müvekkilimizintemsilcileri ile yüz yüze görüşmeve güncel durumu değerlendirmeşansı bulduk; ayrıca son gelişmelerleilgili olarak marka hukuku vemarkalaşmakla ilgili bir çok değişikbaşlık ve trendlerin konuşulduğuyuvarlak masa toplantıları, paneller,sunumlar ve oturumlarla oldukçazevkli, bilgilendirici ve heyecanlı birseyahat geçirdik.Bu seyahatimizde IACC veINTA yıllık toplantılarına ilaveten,müvekkillerimiz olan dünyaca ünlümarkaların düzenlediği ve sınırlıkatılımcının davet edildiği sunumlarakatılarak hem Türkiye’deki günceltaklit durumu ve mücadelesinidünyanın farklı yerlerinden gelenmeslektaşlarımıza anlatmakhem de diğer ülkelerdekitaklit ve mücadelesi ileilgili gündemden ilkağızdan haberdar olmave taklidin önünegeçebilmek adına fikirteatilerinde bulunmafırsatı elde ettik; busunumlar akabindeverilen kokteyllerdede müvekkillerimizle işdışında da vakit geçirmeşansını yakaladık.Bu seyahatin, bize taklitle vemarka ile ilgili olarak dünyadakiduruma hakim olma, Türkiye’deki sondurumu anlatma, birçok farklı ülkedenmeslektaşımız ve marka yöneticileriile tanışma ve müvekkillerimizlegüncel durum hakkında yüz yüzegörüşme imkanı verdiğinden, oldukçaverimli geçtiğine inanıyorum.<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


TASARRUFUNİPTALİ DAVASI(İİK 277-278-279-280. maddeler)I. İptal Davası Ve Davacılar (İİK M.277)İİK’nun 277 ve devamı maddelerindedüzenlenen iptal davaları geçici veya kesinaciz vesikasına sahip alacaklının, kanundaöngörülen sebeplere dayanılarak iptale tabiolduğu savunulan tasarrufi işlemin sadecekendisi açısından ve alacağı oranında iptaledilmesini talep ederek borçlu ile lehinetasarrufi işlemin yapıldığı üçüncü kişiyekarşı açtığı ve 5 yıllık hak düşürücü süreyetabi olan şahsi nitelikte bir davadır.Alacaklı tarafından açılan bu dava ilecebri icra yolunun tamamlanması amaçlanır.İlamlı veya ilamsız haciz yoluyla alacağınıelde etmek isteyen alacaklının, takipprosedürü sonunda alacağını tam olarakelde edebilmesi ancak borçlunun takipprosedürü sonunda haczedilebilecek mal vehaklarının varlığına bağlıdır. Borçlunun hacizsafhasına kadar mal ve hakları üzerindetasarruf yetkisi sınırlı olmadığından (iflastaborçlunun iflasına karar verilmeden önce)üçüncü kişilerle hukuki ilişkiler yaparakmal ve haklarını elinden çıkarmış olmasımümkündür.İİK’nın konuyu düzenleyen 277.maddesinin 1.fıkrasında: “iptal davasındanmaksat 278, 279,ve 280. maddelerde yazılıtasarrufların butlanına hükmettirmektir.”Şeklinde iptale bağlı tasarruflar maddeyollamasıyla belirtilmiştir.Buradaki tasarruflardan maksat,borçlunun üçüncü kişilerle yapmış olduğutasarruf işlemleridir. Bu tasarruf işlemlerinien geniş şekilde anlamak gerekir; buradakitasarruf (veya tasarruf işlemi) kavramı,hukuki işlem kavramından daha geniştir.6 >> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>İptale bağlıAv. Müge Kırdartasarruflar; İİKKahveci Hukuk Bürosum. 278-280’ded ü z e n l e n m i ş t i r.Bu maddelerde iptal edilebilecek bütüntasarruflar tahdidi olarak sayılmış değildir.Kanun bazı iptale tabi tasarrufları saymışise de, bu sayma tahdidi olmayıp, her gruptasarruf için genel bir tanımlama yapılarakhangi tasarrufların iptale tabi bulunduğunuolaya, zamana ve şartlara göre hakimintakdirine bırakmıştır.II. İptal Davası İle İvazsız TasarruflarınButlanı (İİK M.278)1. İvazsız Tasarruflar (M.278)a. Bağışlama Ve İvazsız Tasarruflar:Alışılmış hediyeler müstesna olmak üzereborçlunu veya müflisin son iki yıl içerisindeyapmış olduğu bütün bağışlamalar veivazsız tasarruflar iptale tabidir. İvazsıztasarrufların ve bağışlamaların iptale tabiolması için lehine tasarruf yapılan 3. kişininborçlunun bu ivazsız tasarrufu yaparkengerçekten borca batık olduğunu bilmesininönemi yoktur.b. Bağışlama Hükmündeki TasarruflarBorçlular kritik zamanlardaalacaklılarından mal kaçırmak amacıylayaptıkları ivazsız tasarrufları genelliklebaşka bir isim altında gizlemek isterler.Bunu önlemek için bazı tasarruflarbağışlama hükmünde sayılarak iptale bağlıtutulmuştur. İİK m.278 anlamında bağışlamahükmünde olan ve bu nedenle iptale tabibulunan tasarruflar şunlardır;


i) Yakın hısımlar arasındaki tasarruflarbağışlama gibidir (iptale tabidir): Karı vekoca ile usul ve füru, neseben veya sıhrenüçüncü dereceye kadar hısımlar, evlatedinen ile evlatlık arasında yapılan ivazlıtasarruflar, bağışlama gibidir. Yani iptaletabidir.İİK md.278, III/1 ‘de sayılan yakınhısımlar ile borçlu arasında (m.278, II’dekison iki yıl içinde) yapılan ivazlı tasarruflarmutlak suretle iptale tabi olduğundan,bunun için alacaklıyı ızrar kastı aranmazve bu tasarrufların iyi veya kötü niyetleyapılıp yapılmadıklarının araştırılmasınagerek yoktur. Buna karşılık, borçlunun,md.278, II ‘deki son iki yıldan daha öncekitasarrufların iptali için, m.280, I - II dekişartlar araştırılır.ii) Borçlunun ivaz olarak pek aşağı birfiyat kabul ettiği tasarruflar bağışlamagibidir (iptale tabidir): Borçlunun kendiverdiği şeyin değerine göre, borçlununivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiğitasarruflar, bağışlama gibidir.İİK m.278,III/2’de yazılı tasarruflarıniptale tabi olması için borçlunun pek aşağıbir bedel kabul ettiğini bilmiş veya bilebilirolması şart değildir; bilmese bile tasarrufiptale tabidir. Bunun gibi İİK m.278,III/2’deki tasarrufların iptale tabi olmasıiçin, lehine tasarruf yapılan üçüncü kişininkötü niyetli olması şart değildir; üçüncü kişiiyi niyetli olsa dahi tasarruf iptale tabidir.iii) Borçlunun son iki yıl içerisindekendisine veya üçüncü bir kişi menfaatine,kaydı hayat şartı ile irat (BK m.507-510)veya intifa hakkı (MK m.794) tesis ettiğisözleşmeler ve ölünceye kadar bakmasözleşmeleri (BK m.511-519), bağışlamagibidir (iptale tabidir).c. İvazsız Tasarrufların İptal Süresiİvazsız tasarrufların, m.278,I - II’ de birazkarışık biçimde ifade edilmiştir: Bu sürehacizden (m.79, m.102) veya haczedilecekmal bulunmaması nedeniyle acizden(m.105) veya iflasın açılmasından (m.165)başlamak üzere geriye doğru hesaplanır.Bir ivazsız tasarrufun m.278’e göre iptaledilebilmesi için, tasarrufun, bu tarihtengeriye doğru gidilmek suretiyle, haczin veyaaciz belgesinin verilmesinin dayanağı olanalacaklardan en eskisinin tesis edildiği tarihekadar ki geriye doğru olan dönem içindeyapılmış olası gerekir (m.278,I). Ancak, busüre, geriye doğru sürenin başlangıç tarihiolan haciz, aciz veya iflas tarihinden öncekiiki yılı geçemez (m.278,II). Buna, kısaca,son iki yıl içindeki ivazsız tasarruflar denir.Buna göre, borçlunun son iki yıldan dahaönce yapmış olduğu ivazsız tasarruflarıiptale tabi değildir.Buna karşılık, borçlunun (m.278,I veII’deki anlamda) son iki yıl içinde yapmışolduğu ivazsız tasarrufları, iptale tabidir(m.278). Ancak kanunda da açıkçabelirtildiği gibi, iki yıllık süre, alacaklardanen eskisinin tesis edildiği tarihten öteyegeçemeyecek şekilde hesap edilmelidir.Buna göre, m. 278’deki ivazsıztasarrufların iptal edilebilmesi için de,ivazsız tasarrufun, davacının alacağınındoğumundan sonra yapılmış olması gerekir.İvazsız tasarruf, son iki yıl içinde de davacıalacaklının alacağının doğumundan sonrayapılmış ise, m.278’e göre iptale tabidir.Buna karşılık, ivazsız tasarruf m.278, II’dekiiki yıllık süre içinde yapılmış olsa dahi,tasarrufun tarihi, davacının alacağınındoğumundan önce ise, ivazsız tasarrufm.278’e göre iptale tabi değildir.III. Acizden Dolayı Butlan (M.279)Borçlunun son bir yıl içinde acizhalindeyken yapmış olduğu m.279’da sayılantasarruflar, iptale tabidir. Borçlu m.279’dayazılı tasarrufları (son bir yıl içinde) acizhalindeyken yapmış ise bu tasarruflar iptaletabidir. Bu aciz halinden maksat borçlununpasifinin aktifinden fazla olmasıdır.Borçlunun teminat göstermeyi evvelcetaahhüt etmiş olduğu haller müstesnaolmak üzere aciz halinde bulunan borçlutarafından son bir yıl içerisinde mevcutbir borcu temin için yapılan rehinler iptaletabidir İKK m.279-I’e göre borçlu evvelceteminat göstermeyi taahhüt etmiş ise,borçlunun bu taahhüt gereğince sonradangösterdiği rehin iptale tabi değildir. İİK<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


8m.279, I hükmü mevcut bir borcu teminiçin yapılan rehinler hakkındadır. Sonradanyapılan rehin, m.279, I’e göre iptal edilince,yalnız rehin iptal edilir. O rehin ile teminedilen borç geçerlidir. Alacaklı bu alacağınıborçludan veya iflas masasından teminatsızalacak olarak talep edebilir.Aciz halinde bulunan borçlunun sonbir yıl içinde paradan veya mutad ödemevasıtalarından başka bir suretle yapmışolduğu ödemeler (ödeme yerine geçentasarruflar) iptale tabidir (m.279, II.)Mesela borçlunun borcuna karşılık olmaküzere alacaklısına bir malını devretmesiiptale tabidir.Aciz halinde bulunan borçlunun (son biryıl içerisinde) vadesi gelmemiş borçlarıiçin yapmış olduğu ödemeler iptale tabidir(m.279,III) .Aciz halinde bulunan borçlunun (son biryıl içerisinde) kişisel borçlarının (hakların)kuvvetlendirilmesi için, taşınmazlarınınsiciline vermiş olduğu şerhler (MK m.1009,Tapu Kanunu m.26,V-VI ) iptale tabidir (İİİKm.279/ 4). Satış vaadi sözleşmesi örnekolarak verilebilir.M.279’deki tasarrufların, borçlunun acizhalindeyken (son bir yıl içinde) yapmışolduğu tasarruflar olduğu belirtildi. Kanunlehine tasarruf yapılan üçüncü kişininborçlunun bu tasarrufu yaparken acizhalinde bulunduğunu bildiğini ve bilmesigerektiğini farz etmektedir; fakat üçüncükişiye de borçlunun durumunu bilmediğiniispat etme yetkisini tanımaktadır. İİKm.279’daki tasarruflardan yararlananüçüncü kişi, borçlunun durumunu (acizhalinde bulunduğunu) bilmediğini ispatederse iptal davası dinlenmez. Burada ispatyükü lehine tasarruf yapılan üçüncü kişiyeaittir.M.279’daki bir yıllık süre; hacizden veyahaczedilecek mal bulunmaması nedeniyleacizden veya iflasın açılmasından öncekibir içerisinde yapılmış olması gerekir.Ancak, borçlunun aciz halindeyken yaptığıtasarrufların iptal edilebilmesi içindetasarrufun davacının alacağının doğumundansonra yapılmış olması gerekir.>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>IV. Zarar Verme Kastından Dolayı Butlan(M.280)“Zarar verme kastından dolayı iptal”başlığı altında düzenlenen İİK m. 280,malvarlığı borçlarına yetmeyen birborçlunun alacaklılarına zarar vermekamacıyla, malvarlığını azaltan işlemlerininiptale tabi olacağı düzenlenmiştir. Bumaddede İİK’nun 278 ve 279. maddelerindebelirtilen ve belirli ölçüde özellik taşıyantasarrufları dışında daha genel anlamdaiptale tabi işlemler belirtilmiştir. 280.maddede daha genel anlamda iptaletabi işlemlerin belirtilmesi maddeninuygulanmasının ikincil bir fonksiyonuolduğu anlamına gelmez. Bu nedenle de İİK.278 ve 279’un uygulanabileceği durumlardaeğer şartları gerçekleşmiş ise m.280’e görede iptal davası açılabilir. İİK m.280’e göreiptale tabi tasarruflar malvarlığı borçlarınayetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zararverme kastıyla yaptığı hileli işlemlerdir.Mesela borçlunun borcunu ödememekiçin taşınır bir malını veya taşınmazını birüçüncü kişiye devretmesi gibi. Borçlununalacaklılarına zarar verme kastıyla yaptığıtasarruflar borçlunun içinde bulunduğu malidurumun ve zarar verme kastının, işlemindiğer tarafınca bilindiği veya bilinmesinigerektiren açık emarelerin bulunduğuhallerde iptal edilebilir (m.280,I c.1).Borçlunun hileli tasarrufu alacaklılarınazarar vermek kastı ile yapılmış olduğunudavacı alacaklı veya iflas idaresi tarafındanispat edilmesi gerekir. Bu husus her türlüdelil ve fiili karinelerle ispat edilebilir.Bundan başka kanun, davacı alacaklı veyaiflas idaresi lehine karineler koymuştur(m.280/ II-III):A. İİK.m.280’in Uygulama Şartları:a. Objektif Şart: Borçlunun yaptığıişlem yüzünden alacaklılar, zarara uğramışolmalıdır. Bu unsur objektif şarttır ve tümiptal davası çeşitleri için aranır.b. Sübjektif Şart: Borçlunun zarar vermekkastıyla hareket etmiş olması.c. İşlemin, borçlunun malvarlığınınborcunu ödemeye yetmediği bir dönemdeyapılmış olması gerekir.


d. İşlemin mal varlığı borçlarınayetmeyen bir borçlu tarafından yapılmışolması gerekire. Üçüncü kişinin borçlunun durumunubilmesi:f. İşlemin Yapıldığı Tarihten İtibaren5 Sene İçinde Borçlu aleyhine TakipteBulunulmuş Olması GerekirB. Alacaklı Lehine Karineler (İİKM.280/2-3)Davacı alacaklının ispat yükünü yerinegetirmesi, özellikle de delil ikame yükünüyerine getirmesinin oldukça zor olduğunugören kanun koyucu, 280. maddenin 2. ve3. fıkralarında alacaklı lehine bazı karinelerkabul etmiştir.a. Borçlunun Yakın Hısımlarıyla YaptığıHileli İşlemlerBorçlunun yakın hısımları ile yaptığı hileliişlemlerde, «borçlu aleyhine» konulmuşolup; «borçlu ile tasarrufta (işlemde)bulunan üçüncü kişinin, borçlunun karısıveya kocası, usul (üstsoyu) veya füru(altsoyu) ile üçüncü dereceye kadar (buderece dahil) kan ve sıhri (kayın) hısımı,evlât edineni veya evlatlığı ise borçlununalacaklılarına zarar verme kasdınıbildiğinin farzedileceği» İİK. mad. 280/II’deöngörülmüştür.Borçlu ile tasarrufta (işlemde) bulunanve borçlunun yakın hısımı olan üçüncükişi, bu karinenin aksini -yani; borçlununalacaklılarına zarar verme kasdı ile hareketetmediğini- ancak İİK. mad. 279/II’ye göreispat edebilir.Lehine tasarruf yapılan üçüncü kişi,borçlunun karısı veya kocası, üstsoyu veyaaltsoyu ile üçüncü dereceye kadar kan veyakayın hısımı, evlat edineni veya evlatlığıise, borçlunun birinci fıkradaki durumunu,yani borçlunun alacaklılara zarar vermekastını bildiği farz olunur. Üçüncü kişi, bukarinenin aksini, ancak 279. Maddenin sonfıkrasına göre ispat edebilir. (m.280,II)b. Borçlunun Ticari İşletmesini Veyaİşyerindeki Mallarını Devretmesiİkinci karine borçlunun, ticari işletmesiniya da işyerindeki ticari mallarını üçüncükişilere devretmesi ile ilgili olup; «borçlununticari işletmesinin ya da işyerinde bulunanticari mallarının tamamını veya önemlibir kısmını borçludan devir veya satınalarak işyerini işletmeye başlayan yahutbu malların bir kısmını borçludan almaklaberaber, işyerini sonradan işgal edenüçüncü kişinin, borçlunun alacaklılarınazarar verme kasdını bildiği ve borçlununda bu hallerde alacaklılarına zarar vermekoşulu ile hareket ettiği» kabul edilir.Bu karine, ancak iptal davası açanalacaklıya sözü geçen devrin, satış veyaticari işletmenin (işyerinin) terk edildiğitarihten en az üç ay önce durumun yazılıolarak bildirildiği veya ticari işletmeninbulunduğu yerde görülebilir levhalarınasılmasıyla birlikte ticaret sicili gazetesiyle,bu mümkün olmadığı taktirde, bütünalacaklıların öğrenmelerini temin edecekşekilde münasip vasıtalarla ilân olunduğuispat edilerek çürütülebilir (İİK. mad. 280/III)Kanunun kabul ettiği bu karine ancak ikişekilde çürütülebilir:• Borçlu ya da üçüncü kişi, devir, satışveya terk tarihinden itibaren en az üç ayönce, durumu iptâl davasını açan alacaklıyayazılı olarak bildirdiklerini» ya da,• Borçlu ya da üçüncü kişi, yine devir,satış veya terk tarihinden itibaren en az üçay önce, ticari işletmenin bulunduğu yerde,bu durumu belirten, görülebilir levhalarasmakla beraber ayrıca Ticaret SiciliGazetesiyle, bu mümkün olmadığı takdirde,bütün alacaklıların öğrenebileceklerişekilde, uygun vasıtalarla ilan ettiklerini»isbat ederlerse, aleyhlerindeki karineyiçürütebilirler.I. İptal Davasında Hüküm:İptal davasında hükmün verilmesi veiçeriği diğer davalardaki gibidir. (HUMKm.375 vd, m.382 vd).Hacizdeki iptal davasının kabulükararında, davalılar iptali istenen tasarrufuntümü üzerinden değil, davacının alacağıüzerinden<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


nispi karar ve ilam harcı ödemeye mahkumedilirler. Fakat iptali istenen tasarrufundeğeri davacının alacağından daha az isekarar ve ilam harcının tasarrufun değeriüzerinden hesaplanması gerekir.İptal davasına ilişkin hükümlerin temyizi,genel hükümlere (HUMK m.427 vd); yalnıztemyiz ve karar düzeltme süreleri adlitatilde de işler. Yani HUMK m.177 hükmüburada uygulanmaz. İptal davasınınkabulüne ilişkin mahkeme kararının icraedilebilmesi için kesinleşmesi şart değildir.II. İptal Davasının Kabulü Kararı;Hacizdeki İptal Davasının KabulüKararında; dava konusu tasarrufundavacının alacağı oranında iptaline kararverilmesi gerekli ve yeterlidir. Davanınkabulü kararı ile dava konusu olan malborçlunun mülkiyetine geri dönmez. Davalıüçüncü kişi gene o malın maliki olarakkalmaya devam eder. Yalnız iptal edilmişolan tasarruf, iptal davasını açmış vekazanmış olan alacaklıya karşı hüküm ifadeetmez; yani yalnız bu alacaklı bakımındaniptal edilmiş sayılır. İptal davasını kazananalacaklı bununla tasarruf konusu mal sankiborçlunun mülkiyetindeymiş gibi onu cebriicraya dahil etmek yani haczettirmekhakkını kazanır (m.283,I)İİK m283’e göre hacizde iptal davasınıkazanan alacaklı, tasarruf konusu malınborçlununmuş gibi haciz ve satışınıisteyebilir. Satış sonucu elde edilenparadan alacağını alır. Tasarruf, iptaldavası açan alacaklıya karşı hüküm ifadeetmeyeceğinden, sonradan lehine ipotektesis edilen alacaklılar ile haciz uygulayanalacaklıların iptal edilmiş tasarruf oranındadavayı kazanmış alacaklıya karşı önceliğibulunmamaktadır. Diğer bir anlatımla,davayı kazanan alacaklıya iptal edilentasarruf oranında taşınmazı devralankişinin verdiği ipoteklerle alacaklı olanlarile sonradan haciz uygulayan alacaklılardanönce ödeme yapılmalıdır. Buna göre hacizdeiptal davasını kazanan alacaklı (davacı)aciz belgesinin verildiği takip dosyasında,iptaline karar verilen tasarruf konusu malıborçlununmuş gibi haczettirir. Bunun için10 >> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>davacı alacaklının, üçüncü kişiye karşıyeni bir icra takibi yapmasına ve m.143,III‘deki süreye uymasına gerek yoktur. Davacıalacaklının haciz talebi üzerine icra dairesiiptaline karar verilen malı haczeder, satarve elden edilen para ile davacı alacaklıyaalacağını ve iptal davasında lehinehükmedilen yargılama giderlerini öder;geriye para artarsa, bu para (borçluyadeğil) davalı üçüncü kişiye ödenir.İcra dairesi iptaline karar verilen malıhaczedip, malın satış bedelini alacaklıyafaiziyle birlikte öder. İİK m.143,4’defaiz istenemeyeceği öngörülmüş ise detasarrufun iptaline karar verilmiş olmaklamuvazzalı devir kanıtlandığından acizvesikasında yazılı alacak miktarı için faizyürütülebileceği Yargıtay kararında daaçıklanmıştır.İptaline karar verilen ve satılıp davacıalacaklıya ödenen bedele yargılamagiderleri de dahildir. Dava konusu tasarrufundavacının alacağı oranında iptaline kararvermekle yetinmesi gereken mahkeme,bundan başka davacının alacağınındavalılardan tahsiline karar veremez.İİK m.278’deki bağışlamalarda vebağışlama hükmünde sayılan tasarruflardakendisine bağış yapılan üçüncü kişi iyi niyetliise üçüncü kişi yalnız dava zamanında yaniiptal davasının açıldığı anda elinde bulunanmiktarı geri vermekle yükümlüdür.I. Tasarrufun İptali Davasında YargılamaUsulü (İİK M.281)İptal davası ayni bir dava değildir, şahsikişisel bir davadır. Mal lehine tasarrufyapılmış olan üçüncü kişinin elinde ise iptaldavasının konusu o mal üzerinde cebri icrayamüsaade edilmesi yani davacı alacaklınınalacağı için o malın haczedilip satılmasıveya o malın borçlunun iflas masasınaverilmesidir. Lehine tasarruf yapılmış olanüçüncü kişi o malı elinden çıkarmış ve malıdevralan dördüncü kişi iyi niyetli olduğuiçin ona karşı iptal davası açılamıyor iseo zaman davanın konusu üçüncü kişinin omalın değeri nispetinde tazminata mahkumedilmesidir.


II. Tasarrufun İptali Davasının TaraflarıDavacı, iptal davasını kimlerinaçabileceğini incelerken haciz ve iflashallerini ayrı ayrı incelemek gerekir.Kimlerin iptal davası açabileceği İİKm.277’de tahdidi olarak sayılmıştır.III. Hacizdeki İptal Davasında HacizAlacaklısı:Haciz yoluyla takipte iptal davasınıborçlunun mallarına konulan hacizsonucunda alacağını tamamen veya kısmenalamamış olan haciz alacaklısı açabilir.Bunun için kural olarak icra takibininkesinleşmiş olması gerekir.Haciz alacaklısının alacağını tamamenveya kısmen alamamış olduğu, borçluhakkında alınmış olan borç ödemeden acizbelgesi ile ispat edilir. Yani hacizde iptaldavasını, elinde kesin veya geçici acizbelgesi bulunan alacaklı açabilir. (m.277/I)Az öncede belirtildiği gibi elinde kesin borçödemeden aciz belgesi (m.143, m.105/I)bulunan alacaklı iptal davası açabilir.Borç ödemeden aciz belgesininverilmesiyle, alacaklının alacağı son bulmazaksine bu alacak borçluya karşı mevcutolmakla devam eder. Borç ödemeden acizbelgesinin hükümlerinden biri de iptaldavası açabilme hakkıdır. Borç ödemedenaciz belgesi alacaklıya İİK’nın 277 vesonraki maddelerinde düzenlenmiş olaniptal davasını açabilme hakkı verir.Aciz belgesi iptal davası içim özel bir davaşartıdır. Mahkemenin davacı alacaklınınaciz belgesine sahip olup olmadığınıkendiliğinden araştırması gerekir. Borçödemeden aciz belgesi almadan iptaldavası açmış olan alacaklı sonradan aldığıaciz belgesini mahkemeye verirse bununlabaşlangıçtaki dava şartı noksanlığı ortadankalkmış dava şartı tamamlanmış olacağındanmahkemenin davayı esastan incelemesigerekir. Çünkü hüküm anında dava şartıtamamdır.IV.Hacizdeki İptal davasında Davalı:Hacizdeki iptal davası borçlu veiptale tabi tasarruf lehine olan üçüncükişiler aleyhine açılır (m,282 c.1). Borçluve üçüncü kişi arasında mecburi davaarkadaşlığı vardır.V. İptal Davasında Yetki ve Görev:İİK’da iptal davasında yetkili mahkemeiçin özel bir yetki hükmü yoktur. Bu nedenleiptal davası için yetkili mahkeme HUMK’unyetkiye ilişkin hükümlerine göre belirlenir.Buna göre borçluyla üçüncü kişi aynı yerdeiseler iptal davası bu kişilerin müşterekyerleşim yerinde açılır. (HUMK m.9,I) Borçluile üçüncü kişinin yerleşim yerleri farklı iseiptal davası davalılardan birinin yerleşimyerinde de açılabilir. (HUMK 9,II) İptaldavası şahsi bir davadır. Bu nedenle iptaletabi tasarrufun konusu taşınmaz olsa bile,iptal davasında HUMK m.13 uygulanmaz.İptal davasında görevli mahkeme, davacıalacaklının elindeki borç ödemeden acizbelgesinde ödenmemiş olarak gösterilenalacak miktarına göre Sulh Hukuk veya AsliyeHukuk Mahkemesinde açılır (HUMK m.8)Buna göre görevli mahkeme iptali istenentasarrufun tamamına göre istenmez.VI. İptal Davası Açma Süresi:İptal davası açma hakkı iptale bağlıtasarrufun yapıldığı tarihten itibaren 5 yılgeçmekle düşer (m.284). Beş yıllık iptaldavası açma süresi, m.284 ile İİK m.278/II vem.279/I’deki süreler farklı ayrı niteliktedir.Şöyle ki; İİK 278/II ve m.279/I’deki sürelertasarrufun iptale tabi olma süreleridir. Yanitasarruf m.278/II’deki iki yıl veya m.279/III ‘deki bir yıl içinde yapılmış ise iptaletabidir. Böyle bir iptale tabi tasarrufuniptali için tasarrufun yapıldığı tarihtenitibaren beş yıl içinde, tasarrufun iptalidavası açılabilir. Buna karşılık tasarrufunyapıldığı tarih, m.278/II’deki iki yıllık veyam.279’daki bir yıllık dönemlerden daha eskibir zamana rastlıyorsa, beş yıllık dava açmasüresi henüz geçmemiş olsa bile iptal davasıaçılamaz. Çünkü tasarruf iki veya bir yıllıkdönemlerden önce yapıldığı için m.278veya m.279 hükümlerine göre iptale tabideğildir.Av. Müge Kırdar<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


MobbingAv. Nihal SezerKahveci Hukuk BürosuMobbing aslında yıllardır var olan, ancak kavram olarak ortaya çıkışıve tanımlandırılması çok yenidir. Özellikle hiyerarşik yapılaşmanınolduğu gruplarda, zayıf bir kontrolün olduğu örgütlerde güçlününaltta kalanlara psikolojik yollara başvurarak uzun süreli ve bilinçlibaskı yapmasıdır.Mobbing aslında yıllardırvar olan, ancak kavram olarakortaya çıkışı ve tanımlandırılmasıçok yenidir. Özellikle hiyerarşikyapılaşmanın olduğu gruplarda,zayıf bir kontrolün olduğuörgütlerde güçlünün alttakalanlara psikolojik yollarabaşvurarak uzun süreli ve bilinçlibaskı yapmasıdır.yeterince bilinmemekte veçoğu zaman iş yaşamındakarşılaşılan günlük tartışmalarve iş anlaşmazlıkları ilekarıştırılmaktadır. Genel olarakişyerinde en çok karşılaşılanmobbing örnekleri şöylesıralanabilir:Son dönemde sosyoloji vehukuk başta olmak üzere çeşitlialanlarda disiplinler arası çalışılanbir konu haline gelmiştir.Mobbing İngilizce’depsikolojik şiddet, taciz, rahatsızetme anlamlarına gelmektedir.Ancak kavram olarak ülkemizde12>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


1-İşverence işçinin sözünündevamlı kesilmesi ve kendisiniifade etmesinin sürekli olarakengellenmesi2-İşçinin,çalışmaortamındaki diğer çalışanlarlailişkilerinin koparılmasınıhedefleyen davranışlar3-İşçi hakkında asılsızsöylentilerin çıkarılması ve işçinintoplumsal itibarını düşürmeyeyönelik rahatsız edici davranışlar4-İşçiye cinsel tacizdebulunulması5-İşçiye verilen işinsürekli değiştirilmesi ya daişçinin nitelikleri ile uymayandüşük nitelikli işlerin kendisineverilmesi6-İşçiye diğer işçilerdenfarklı davranılmak suretiyleEşit Davranma İlkesine AykırıdavranışlarBu tür örnek davranışlarınortak özelliği bir anda ortayaçıkma şeklinde değil uzun sürelive sistematik davranışlardanoluşmasıdır. Gerçekte işyerindeçalışan kişilerin sinirlendiği yada tartıştığı; anlık eylemlerlegelişen her olayı bu anlamdanitelendirilmesi mümkündeğildir.Hukukumuzda bu kavramçok yeni olup mobbinginönlenmesi ve buna ilişkinyaptırımlar hakkında özel birdüzenleme mevcut değildir. Bunedenle genel düzenlemeleregöre çözüme gitmekten başkabir seçenek kalmamaktadır. Buanlamda da gerek işveren gerekseişçi bu kavrama sığınarak kendilehlerinde sonuçlar elde etmeyeçalışmaktadırlar.Mobbing genellikle işverenlertarafından, İş Kanunlarınınişçiyi koruyan tazminat ve işeiade hükümlerinden kurtulmakiçin işçiyi istifaya zorlamakşeklinde sistematik olarakuygulanmaktadır. Bu konumağdurları tarafından yargıyataşınmaya başlamış ve mobbingmağduru işçiler lehine kararlarverilmeye başlamıştır.Bu konuda ilk kararı Ankara8.İş Mahkemesi 2006 yılındavermiştir. Davada işçinin,<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


mobbing uygulandığını ilerisürerek davalarında haklılığınıispatlamaya çalıştıklarını dagörmeye başladık. Günümüzdeişçi tanıkları beyanlarında işakdinin haklı nedenle feshindebile mobbing uygulanıyorşeklinde gerçeğe aykırı beyandabulunmaktadırlar.yönetimin değişmesi sonucuişyerinde amiri arasında sürekligerginlik olması, sözlü ve yazılıbaskı oluşturulması, 1,5 yıl içinde5 kez yazılı savunma istenmesi vehaksız kınama cezaları verilmesisonucu davacının duygusal tacizeuğradığı kabul edilmiştir ve işverenişçinin uğradığı manevi baskılarve psikolojik yıpranma sebebiylemanevi tazminat ödeme mahkumedilmiştir. Bu kararın Yargıtay9.Hukuk Dairesi tarafındanonanmasına karar verilmesisonucunda bu tür davalarda sayıartmaya başlamıştır.Buraya kadar anlatımlardaişveren mobbing uygulayantaraftır. Ancak ne yazık ki herçalışanın da iyi niyetli olduğundanbahsedemeyiz. İş Kanunundaişçiyi koruyan hükümlere sığınankötü niyetli çalışanlar, kendisineYeni Adli Yıl’da yeniyasal düzenlemeler yürürlüğegirecek. Bunlardan en önemlisiHukuk Muhakemeleri Kanununagöre İstinaf Mahkemelerininkurulması ile Yargıtay’ın işyükünün hafifletilmesidir. İşdavalarına bakan 9.HukukDairesine temyiz için gönderilendava dosyaları PTT Merkezindebekletilmektedir. İşe iadedavalarına bakmakla görevli yeniHukuk Dairesinin görevlendirmesiile bu konuda verilen yanlış kararve uygulamaların da sona ereceğiinancındayız.Huzurlu çalışma saatlerigeçirilmesi dileğiyle…Av. Nihal Sezer14>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


MARKA CEZAÜlkemizde taklit ürünlere son yıllarda fazla eğilim olduğundan dolayısektör de bir hayli gelişti. Aslında sektör öyle bir hale gelmiş ki ülkemizdebu tür ürünlere talep fazla olduğundan dolayı kolay ve tatlı kazanılanparadan kimse vazgeçmiyor. Arz talep meselesi hem de bu yönde istihdamdurumu da hayli fazla, binlerce insan bu yolla para kazanıyor diyebiliriz.Taklit marka tekstil, çanta, oyuncak vb. ürünlerin üretimini, satışlarınıyapan kişi veya kişilerin yeni uygulamış oldukları taktik arasında dikkatçeken ise iş hanlarına, depo girişlerine, katlara kamera sistemi kurmalarıdır.Bu doğrultuda iş hanlarına giriş çıkış yapan kişileridaha iyi ve net bir şekilde tespit etmeleridir, bu dao kişilerin ne kadar paranoyak olduğunu çok net birşekilde gösteriyor bizlere. Bir örnek vermek isterim birgün Beyazıt bölgesinde hanlardan birisinde üst katlardabulunan dükkana tespit için girmiş bulundum, içerideürünlere baktıktan sonra dışarı çıktığımda yanımayaklaşan bir şahış sanırım yan komşusu idi, nedenbu insanların ekmeğiyle oynuyorsun, kimin adınaçalışıyorsun gibi laflarla beni taciz etti. Tabi bozuntuyavermeden oradan uzaklaştım.Hakan HavaoğluKahveci Hukuk Bürosu<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Başlıksız YazıHer geçen gün biraz daha farkettiğimiz bir gerçekten bahsetmekistiyorum. Bütünleşmek vegelişmek, bütünün içinde parça olmak,kendi olduğunuz yerden, yani parçaykenbütünü görebilmek. Şu her zamanbahsedilen büyük resmi görebilmekkonusu…Bir hukuk deryasının içindeboğulur gibi hissederken, neyi nereyebakıp nasıl bulamayacağını bilmez birşekilde çaresizdir mesleğe yeni başlamışbir avukat. Tüm bunların biranda değilbelki ama zamanla yerine oturduğunugördükçe, daha kısa anlatmak gerekirsegünbegün deneyim ve tecrübe kazanmayabaşladıkça bir avukatın başına gelebileceken önemli şeyin başınıza gelmekteolduğunu fark etmeye başlarsınız ve butarifsizdir. Parça için yani müvekkiliniz,içinde bulunduğunuz oluşum ve tabii kiyeni bir avukat olarak kendiniz için; bütüniçin yani mübaşirden davanın taraflarınageniş bir yelpazede hukuk camiasının herbir süjesi için “olması gereken hukuk”adına uğraş vermektesinizdir. Bununsonuçlarını almaya başlarsınız , herseferinde şevkiniz artar, öngöremediğinizşeyler olumlu bir şekilde geliştikçeumutlanırsınız. En katı kuralların, enmanasız varoluşların bile zamanayayarak aşılabileceğini hissedersiniz,umutlanmakta haklı olduğunuzudüşünürsünüz. İşte tam bu noktada çokdeğer verdiğim fakülteden bir hocamın“Avukatlar, toplum mühendisleridir.”sözünü anmak isterim.Bir avukat olarak üzerinize vazifedirher şey. Adaletten soğumuş bir toplumdamesleğinizle yan yana yürüyen bir yaftaylaAv. Gülşah B. BaşsorgunKahveci Hukuk Bürosuda asla kolay olmayan bir şekilde savaşmakzorundasınızdır bir taraftan. Fakatsorarak, danışarak, okuyarak gelişerekmesleğinizi icra etmeye çalışırken bu okadar da sıkıntı verici bir şey olmaktançıkar . İç bütünlüğünüz tam olduğumüddetçe günlük iç muhasebenizdehuzurluysanız yapılamayacak hiçbir şeyinolmadığına dair inancınız tam olur. Çünkükendine güvenmenin yolu buradan geçer.Siz kendinize güvendikçe parçanın her birbölümü size güvenir. Bütün, bu güveninsemerelerini zaman içinde kendine eklerve pozitif yönde gelişir. Olamayacakdediğiniz şeyler kendiliğinden olmuştur,kısa bir süre içinde asla yapamamdediğiniz şeyleri yapmış olduğunuzugörürsünüz.Bir büyüğüm “Fırsatların kazası olmazderdi” ki belki de hayata dair en önemlisözlerden biridir kendi adıma. Bu düstursayesinde; “olamayacak şeyler” denbirçoğu şu anda birer gerçek olarakhayatımda yer alıyor. İstanbul’un enitibarlı Avukatlık Bürolarından birindemesleğimi icra etmeye devam ediyorumörnek olarak. Benim için imkansızdı,dil eğitimi almak üzere Dünyanın enönemli merkezlerinden birinde yaşadım.Hayatımın en önemli dönüm noktalarısayabileceğim bu iki örnek yukarıdakitezleri çoğu yönden doğrular niteliktedüşüncesindeyim.Unutmayın, hayatın getirdikleriniolumlu karşılamak bile tek başına biranahtardır.16>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Çağlayan Adliyesi’ndekiThemis Heykelive Adalet Duygusu Üze rineÜlkemizde, adalet kavramınınbulunduğu mekânların önündengeçerken, çoğunlukla aynıgörüntünün bulunduğu bir heykel, birresim veya bir rölyef görebilirsiniz.Özellikle yeni açılan Çağlayan Adliyesinino büyük avlu halini almış merkezindeAdalet Tanrıçası Themis’in heybetliheykellerini görünce etkilenmemekmümkün değildi.Pek çok antik mitolojik Tanrılar,Tanrıçalar, kahramanlar sadecekitaplarda yer alırken Themis’in bu kadaraz anlatımla bu kadar efsaneleşmesionu daha da önemli hale getiriyordu.Günümüze kadar ulaşan tarihi sürecininbaşlangıcında Themis, kelime anlamıolarak koymak, yerleştirmek, oturtmakanlamına gelen bir kökten türemiştir.Doğada mevsimlerinyılların ve sanatlarındüzenini sağlayanve aynı zamandacanlı varlıklararasındayaşamla ölümdengesinikuran birTanrıça birTanrısal varlıktır.Themis yasadırkuraldır. Amagelip geçici biryasa değil Tanrılardünyasındada insanlardünyasındada değişmeze v r e n s e lStj. Av. Oya İşler SakaryaKahveci Hukuk Bürosuve ölümsüz doğa yasasıdır. Tanrısalyasadır, Tanrısal yasalar: geçici değil,evrensel ve ölümsüz yasalardır veher yerde, her zaman vardırlar. Onunkarşıtı insansal yasa ise Nemesis’tir. Bukurallara ve yasalara uymayanlar ise,yine bir tanrıça olan Nemesis tarafındancezalandırılır. Themis, Olympos’ta yaşarTanrıların toplantılarına başkanlık eder.Olympos’taki düzeni o korur.Elindeki kılıç, terazi ve ilerikidönemlerde gözlerinin bağlı olmasıhakkında adaletin nasıl sağlanacağıyönünde hep çeşitli kurgular yapılmıştır.Aslında bu kurgular insanların beklediğiadalet ihtiyacına göre şekillenmiştir. Hak,eşitlik vb kavramlar ile düzeni sağlayıcıitici bir güç olarak adalet duygusunugeliştirmiştir. Düzeni sağlayabilmekyasalarla ve hukuk sistemlerine uygunolarak devlet aracılığıyla sağlanabilecekbir uygulama olmasına karşın; çoğuzaman kişisel yararlar bunun sağlanmasınıengelleyebilmektedir. Böyle bir döngüThemis ve Nemesis Tanrıçalarınınbütünleşmesi gibi var olan düzen vekaosun bir parçası olarak insanın zayıfve güçlü yanlarını ve de özelliklerinikeşfetmesiyle birlikte devam etmektedir.Kişisel ve toplumsal bilincin gelişmesiyleThemis’in İnsanlığın evrendeki yerinive sürekliliğini sağlamaya çalışmasınıbir ayna gibi adaletin merkezindeyansıtmaya devam etmektedir.<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


MolaBir mola verelim dedik. Anlatalım yaptıklarımızı, yapmak istediklerimizi.Tartalım gözden geçirelim düşüncelerimizi. Hızla akıp giden hayata birparantez açalım. Önümüzü daha iyi görmek için biraz duralım. Bakalımelimizdeki, avucumuzdakine. Paylaşalım sonra; paylaşmanın asaletini,güzelliğini yaşayalım. Durmaksızın akıp giden hayata varlığımızınidrakinde olarak katılalım, kaybolmayalım. Ve bu hengamede, keşmekeştehayatı tam onikiden vuran, hayatımızı çepeçevre kuşatan hukuktan,hakkaniyetten, daha anne karnında insan olma çabası verdiğimiz andan,ölümün kucağına düştüğümüz ana kadar sahip olduğumuz, mücadelesiniverdiğimiz, vazgeçemediğimiz, bazen farkında olmadığımız hak diyenitelendirdiğimiz “şey”den bahsedelim istedik. Zira atalarımız boşunadememiş, küpün içinde ne varsa dışına onu sızdırır diye. İşte hayatımızınhemen her alanını kapsayan, insanların hayatlarına müdahale ederek;insan-devlet, insan-toplum, insan-insan münasebetlerini şekillendirenbu yapı içerisinde hakkın sahibine verilmesi hususunda avukatlar olaraksavunma ayağında bulunuyoruz. Bu görevi ifa ederken ne gözlerimizbağlı, ne elimizde şaşmaz tartı. Sadece hakkın zayi olmaması için verilenmücadelede kendi haklarımız kadar, başkalarının haklarını da korumagayesi. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğüne ulaşma hedefi.Nitekim karar merciinde bulunmasak da, son tahlilde hakkın hükümranolmasının vereceği huzuru yaşama arzusu istediğimiz. Bir ütopya olarakcanlansa da belki zihinlerde bu fikir, kendi haklarımız kadar, yekdiğerininhakkının da yüce, dokunulmaz olduğunu bilmek davası. “Hakkım” derken,bir taraftan “hakkın” da diyebilme civanmertliği bütün mesele. Hasıl-ıkelam; hak yanında yer almak, hakkı tutup kaldırmak, Hak nezdindedeğerli olmayı netice verir ve bu da şüphesiz neticelerin en güzelidir.Av. Emine KüçükbaltacıoğluKahveci Hukuk Bürosu18>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Hayallerim...Her yer karanlık. Dört duvardaralıyor, bir sis perdesiiniyor gözümün önüne. Biralaca karanlık sarıyor etrafımı, yavaşyavaş ve sinsi bir şekilde. Ruhum tümmerhametini bitirmiş. Yüzü bilinmezbir yolculuğa doğru yöneliyorum.O ilerledikçe bedenim sere serpeyere seriliyor. Bilincim yerinde amasesimde ruhum gibi beni terk ediyor.Çığlıklarımı duyan yok mu? Kimsebeni dinlemiyor, herkes de anlamsızbirer hıçkırık ve birkaç gözyaşı, sessizbir tören düzenleniyor.Ölüyorum, bedenim dümdüz yerde.Ama sesleniyorum herkese; “Benölmedim diye”. Kimse duymuyorbeni… Hiç yakışmasa da beyazlarellerine, her biri sıkı sıkı sarıyor benikaranlık elleriyle. Doğruluktan korkanbirkaç kimse, yüzlerinde sinsi birifade, artık o doğruları duymayacağınıbilmesinin sevinci anlamsızgözlerinde. Ömrümün ilkbaharında,sonbaharı yaşıyorum bedenimin tamorta yerinde. İçimdeki hayata dairçığlıklar eşliğinde, derin bir çukurabırakılıyorum. Yaşadığım güzelanılar kulaklarıma geliyor... Bazengüldüğüm bazen ağladığım. Ama üçyanlış bir doğruyu götürür misaliağladıklarım güldüklerimi götürdü.Birde diğerleri, akşam gidecekleriyemeğin hesabı gözlerinde, birkaçı dabiran önce televizyon kumandasınınpardon kendine düzlenmiş sahtehayatın kumandasını ele geçirmedüşüncesinde. Saçma hayatlarındakaç kez öldüklerini bilmelerinerağmen, kendilerini ölümsüz sanarakSevilay ZenginKahveci Hukuk Bürosuyaşamaları, içimdeki hayat çığlıklarınıgüçlendirmekte.Topraklar atılıyor üzerime ama bubeni öldürmez, asıl hayallerimin üzeriörtülüyor, bu beni gerçekten öldürüyorişte. Yerin altında anlıyorum; busahte hayatın bedenime değil dehayallerime düşman olduğunu. Ve benbuna müsaade etmek istemiyorum.Hiçbir zaman bittidiyemediğimiz ama çoktan bitmişarkadaşlıkların peşine düşmüyorumbundan sonra. İnsanın ruhuna değilde kimliğine bakan insanları arkamaalıyorum. Tutsak olmuyorum okumandaya, kitaba ve beyaz sayfalaradönüyorum, yani özüme. Aşk adınayalancı suretleri kaybediyorumbende. Ama hiçbir surete tek birparça bile vermeden saklıyorumaşkı, en gerçeğine. İnadınahaklının yanındayım, tüm savaşlarıyasaklıyorum yine. Sus ağlama anne,bak ölmüyorum işte. Duy çığlıklarımısende, bir el uzat anne. Bak üzerimeatılan topraklarda durdu, bakdoğruluyorum üzülme sakın, silkinipatıyorum ölü toprağını üzerimden.Yeniden gerçek dünyaya doğuyorum.Hayallerim ilk günün tazeliğinde,düşelim gerçek dünyada, en güzelhayallerin peşine... Hayallerimizdenvazgeçmemek ümidiyle…<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Bir vedave yeni bir başlangıç...Hukuk fakültesinin zorluyollarından çıktıktan sonragirilen zorunlu ve resmi birdönem olan stajyer avukatlığı şusıralar bitirmiş olmanın mutluluğunuyaşıyorum. Her şey o kadar hızlıgerçekleşti ki bu hızı yakalayamadım.Stajyer avukat olmak için başvurdum,çalışmaya başladım ve şimdi avukatlıkruhsatı için başvuruyorum. Bu sıradada Amerika’da yüksek lisans yapmahakkı kazandım. Benim hayatımdageçirdiğim en verimli yıl olduğunainanıyorum. Bazen her şeyin yolundagittiği bazen de her şeyin karıştığızamanlarım oldu. Ama biliyorumki bir o kadar kendimi geliştirdimve yeniledim. Hukuk fakültesindeöğrendiğimiz bilgileri yeri geldiuygulayabildiğimiz yeri geldiuygulamada farklılık getiren birçokolayla karşılaştım. Şuna inanıyorum;uygulama çok farklı, teori birnoktada hiçbir işimize yaramıyor.Her şeyi görerek, kendimiz yaparakişin sırlarını çözüyoruz. Adliye deyaşanan olaylar, kalemler, fotokopiçektirebilme telaşları, vezne ve baroodası sıraları hepsi şuan benim içinbir anı. Kahveci Hukuk Bürosu’ndao kadar çok şey öğrendim ki; birsene önce gördüğüm ben ile şuandagördüğüm ben arasında dağlar kadarfark var. Burada gördüğüm davaçeşitliliği sayesinde her şey hakkındabilgi sahibi olabildim. Kendimde20 >> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>Stj. Av. Ece BirkanKahveci Hukuk Bürosugördüğüm en önemli değişiklikaraştırma yapma yeteneğimingelişmiş olması. Fakültede sadecekitapları oku, akademisyenleri dinleödev çok fazla hazırlamadığımız içinaraştırma yapmanın gerçek anlamınıgerçekten bilmiyordum. İlk geldiğimsıralarda, bir avukatımız ‘şu konuhakkında bilgi topla’ dediğinde; ‘Nedediniz? Ne yapmamı istiyorsunuz?’diye cevap vermiştim ama şimdine demek olduğunu ve bana nekadar yarar sağladığını biliyorum. İşarkadaşlarımın bana yardım etmelerive destek olmaları sayesinde budönem hukuki açıdan birçok bilgiöğrendim. Hatta yurtdışında yükseklisans yapmak için başvurulardabulunurken, yurtdışında eğitiminitamamlayıp avukatlık yapanarkadaşlarımın yardımlarından vedesteklerinden yararlandım. Onlarındestekleri ve bilgilerinin kabul almamda etkili olduğunu söyleyebilirim.Stajıma burada başlayıp, buradatamamladım. Bu süre boyuncayaşadığım her şeyden, tanıdığım herkişiden mutluyum ve bu şekilde deayrılarak bambaşka bir ülkede yenibir hayata başlıyorum.


Ofis içiEğitimlerimiz...Kahveci Avukatlık Bürosunun gelişimine önemlikatkıları olan değerli hocamız Prof. Dr. Ahmet KöksalBayraktar büromuzu ziyaret ederek yaşam tecrübeleriniarkadaşlarımızla paylaştı.Kendisine çok teşekkür ediyoruz.Saygılarımızla,22>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Ofis içiEğitimlerimiz...Arnavutköy Polis Eğitim Merkezi Müdürlüğü 1. SınıfEmniyet müdürü Ayhan Pamuk üstadımız ofisimizi ziyaretederek arkadaşlarımıza Polis ile avukatın hukuk adamıolmak açısından aynı ideale ulaşmak için çalıştıklarınıanlattı.Kendisine teşekkürler,<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Doğum GünüKutlamaları...Av. Vehbi Kahveci30.06.201124>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Doğum GünüKutlamaları...<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Doğum GünüKutlamaları...Av. C. Aslıhan Evcimen03.07.201126>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Doğum GünüKutlamaları...<strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Hikayeİyi avukat adamı ipten kurtarırmış ( gercek hikayesi )Yer Ingiltere. Birkac yuzyil oncesi. Adamin biri cinayetten iceri atilir. Bir avukatbulunur adama Ilk gorusmelerinde avukat “Merak etme seni kurtaracagim”der. Adam da avukata guvenir ve mahkemeye cikar.Karar: Idam.Adam avukata kizar, kopurur. “Hani beni kurtaracaktin?” Der. Avukat da “Senmerak etme. Bu daha birsey degil. Temyiz var. Seni kurtaracagim” der. Davatemyize gider.Karar: Idam.Adam yine avukata doner ve sorar. “Hani temyizde beni kurtaracaktin?”.Avukat gayet sakindir. “Dur daha, bu karar Avam Kamarasi’nda oylanacak. Senikurtaracagim.” Dava Avam Kamarasi’na gider.Karar: Idam.Lafi uzatmayalim. Daha sonra Lordlar Kamarasi ve Kralice’nin onaylari vardirsirasiyla. Bu surecte olanlar malum. Kralicenin de onaylamasi ile daragacikurulur. Adami sandalyeye çikarirlar. Av katla gozgoze gelen adamin tum ofkesibakislarinayansimistir. Avukat ise hala son derece sakindir. Gozleriyle isaretederek merak etmemesini, onu kurtaracagini anlatmaktadir adama. Adaminise artik umudu kalmamistir. Cellat gelir, sandalyeyi iter ve talihsiz adamboynunda iple sallanmay baslar. O sirada avukat kalabaligi yararak daragacinadogru kosmaya baslar, merakla ne yapacagini anlamaya calisan cellati birhamlede gecer, ipi keserek adami kurtarir. Tabii ortalik ayaga kalkar, bu seferhem idam mahkumu adam, hem de avukat yakalanir. Avukata bunu nedenyaptigisorulunca cevabi soyle olur:“Bu adam idam mahkumuydu. Siz de onu idam ettiniz. Adamin olup olmemesisizi ilgilendirmez, kanunda “idam edilir” yaziyor, “idam edilerek oldurulur”yazmiyor. Idam gerceklesmistir.” Bunun uzerine kimse adami tekrar asmayacesaret edemiyor, adam belki de haklidir diye. Olay karar icin yenidenKralice’nin onune geliyor. Kralice, zekasindan dolayi avukatin iddiasini dogrubuluyor ve adami affediyor.Bu olaydan sonra, ilgili kanun maddesi degistirilerek “idam edilerek oldurulur”seklinde yeniden duzenleniyor.28>> <strong>KAHVE</strong> <strong>MOLASI</strong>


Levent Mah. Menekşeli Sk.No:4 Beşiktaş - İstanbul0(212) 280 83 63 - 0(212) 280 82 63 (f)


markanızadoğru yönü çizmek için...Levent Mah. Menekşeli Sk.No:4 Beşiktaş - İstanbul0(212) 280 83 63 - 0(212) 280 82 63 (f)bilgi@vektormarkaofisi.comwww.vektormarkaofisi.com

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!